'Türkiye artık tekrar büyüme trendine giriyor'

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, HaberTürk Tv'de Türkiye ekonomisinin 2009 büyüme verilerini değerlendirdi. Ergün, ekonominin 2009 yılında yüzde 4,7 küçüldüğünün, son çeyrekte de yüzde 6 büyüdüğünün hatırlatılması üzerine Türkiye ekonomisinin küresel kriz nedeniyle 2008 yılının son çeyreğinden itibaren bir küçülme trendine girdiğini anımsattı. Türkiye'nin, 2009 yılının mart ayından itibaren ekonomisinin toparlanmaya başladığını, küresel krizin etkilerini üzerinden atmaya başladığını daha önce de dile getirdiklerini anlatan Ergün, bunu, reel kesim güven endeksindeki, kapasite kullanım oranlarındaki ve sanayi güven endeksindeki artışlardan, ihracattaki toparlanmadan gördüklerini kaydetti.

Türkiye ekonomisinin bu krizden çabuk çıkacağını değişik zamanlarda ifade ettiğini belirten Ergün, şöyle konuştu: ''Yüzde 6'lık büyüme rakamı tahminlerin üzerinde bir büyüme rakamı oldu. Piyasadaki tahminler 4 civarında bir büyüme olacağı yönündeydi ama yüzde 6'lık bir büyümeyi son çeyrekte yakalamış olduk. Son çeyrekteki bu büyüme rakamıyla beraber Türkiye ekonomisi toplamda yüzde 4,7 küçülme yaşamış oldu. Halbuki biz orta vadeli programda 2009 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 6 küçüleceğini öngörmüştük. Türkiye bu küçülme rakamına ulaşmadı.''

Bütün bunların, Türkiye ekonomisinin kendisini hızla toparlayabilen, küresel krizin etkilerini hızla üzerinden atan bir ekonomi olduğunu gösterdiğini anlatan Ergün, şöyle devam etti: ''Yeniden uzun vadeli bir büyüme dönemine gireceğimizi söyleyebiliriz. Türkiye artık tekrar büyüme trendine giriyor. Bu 2009 yılındaki küçülme rakamı Türkiye'nin küresel krizden ne boyutta etkilendiğini net olarak önümüze koydu. Hasar tespiti yıllık itibariyle sonunda ortaya çıkmıştır. Birinci çeyrekte eksi 14,7 geldiğinde (yandık, bittik yıkıldık) dendi. Telaş etmeyin bu türbülansa ilk girdiğimiz andaki etkilerdir toparlanacaktır dedik. Hasar tespitini sonunda yapmak lazım demiştik. Biz yüzde 6'lık bir hasar olacağını tahmin ediyorduk ama performansımız öyle oldu ki son çeyrekte hasar yüzde 4,7'lerde kalmış oldu. Ama son çeyrekteki bu yüzde 6'lık toparlanma ve mart ayından itibaren sanayi üretiminde reel kesim güven endeksinde ve kapasite kullanım oranlarındaki artış ve bu artışın halen devam ediyor olması, pazarlarımızın yeniden açılıyor olması, bizi önümüzdeki dönemde yeniden uzun vadeli bir büyüme sürecine götürmektedir.''

'Sanayi üretimi ciddi bir stres testinden geçiyor'

Ergün, ''Ekonomik krizden çıkış başladı diyebilir miyiz?'' şeklideki soruyu yanıtlarken, dünya ekonomisinde büyük bir kırılma, büyük bir daralma, yeni bir global kriz yaşanmadığı sürece Türkiye'nin kendi iç dinamiklerinden kaynaklanan bir sorun yaşamayacağını söyledi. Türkiye'nin kendi iç dinamiklerini sağlam bir zemine oturttuğunu, mali yönetimin, finans sektörünün sağlam bir zeminde olduğunu, bu dönemde reel kesimin, sanayi üretiminin ciddi bir stres testinden geçtiğini anlatan Ergün, Türkiye sanayisinin ve iş adamlarının bu stres testini başarıyla tamamladığını kaydetti.

Bakan Ergün, ''Dolayısıyla Türkiye, kendi iç ekonomik sorunları nedeniyle bir ekonomik kriz yaşama riskinde değildir. Dışarıdaki gelişmeleri takip ettiğimizde de önümüzde kısa veya orta vadede önemli global ekonomik kriz görüntüsü yoktur. O zaman Türkiye ekonomisinin bu çıkış trendini devam ettireceğini rahatlıkla söyleyebiliriz'' diye konuştu. ''İşsizlikle mücadele, Türkiye'nin bu büyüme rakamlarının neresinde yer alıyor?'' şeklindeki soru üzerine Bakan Ergün, bu rakamların işsizliği de olumlu etkileyeceğini, son çeyrekteki yüzde 6'lık büyüme trendinin bundan sonraki çeyreklerde de devam etmesi durumunda, işsizlik rakamlarının aşağı doğru çekileceğini belirtti.

Bakan Ergün, geçen yılın büyüme rakamlarının 2010 yılının büyüme hedeflerini etkileyip etkilemeyeceğine ilişkin soruyu yanıtlarken de 2010 yılındaki büyüme hedefinin Orta Vadeli Programda yüzde 3,5 olarak yer aldığını, bu rakamın revize edilmesi için henüz erken olduğunu kaydetti. Daha sağlıklı bir revizyona gitmek için 2010 yılının birinci çeyrek verilerini de görmek gerektiğini ifade eden Ergün, Haziran sonunda daha net bir rakam söyleyebileceklerini belirtti. Türkiye'nin istikrarlı bir şekilde yakalaması gereken büyüme hedefinin yüzde 7 ve üzerinde olması gerektiğini ifade eden Ergün, çalışmalarını da buna göre odakladıklarını kaydetti.

Esnafa yönelik paket

Esnafa yönelik bir paket hazırlığı içinde olduklarının hatırlatılması ve bu paketin içeriğinde neler olduğunun sorulması üzerine Bakan Ergün, bunun 60. hükümet programında bakanlıklarına verilmiş bir görev olduğunu söyledi. Esnafın değişimi ve dönüşümü için ne tür destekler gerektiği konusunda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olarak bir strateji belgesi ve eylem planı hazırladıklarını ifade eden Ergün, bugün hazırladıkları strateji belgesinin ve eylem planının ana unsurlarını Bakanlar Kurulunda sunacaklarını belirtti.

Böyle bir çalışmaya çoktan beridir ihtiyaç olduğunu ifade eden Ergün, şöyle konuştu: ''Global ekonominin etkileri, iç piyasadaki gelişmeler, esnafın değişim ve dönüşüm konusunda bazı desteklere ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Bu desteklerin kimisi maddi, kimisi teknik, kimisi yönetim, kimisi eğitim destekleridir. Bu tür destekleri vermemiz gerektiğini gördük. Mesela market tartışmalarındaki hadise de... Evet piyasada bir dönüşüm ihtiyacı var. Bu dönüşümü sağlıklı bir zeminde sürdürebilmek için bir düzenlemeye de ihtiyaç var. Bakkallar küçük marketler bir yapısal dönüşüm içerisinde sisteme sağlık bir şekilde entegre olmalılar organize perakende sektöründe daha sağlıklı bir zeminde gelişmeli. Bunun için büyük mağazalar şu projeyi de bizimle paylaşıyorlar. Diyorlar ki (bakkalları bu sistemin içerisine entegre edecek projeleri birlikte geliştirelim) Bunlar da yaşasınlar biz de sağlıklı bir zeminde ilerleyelim. Bu paket bu tür organizasyonlara da imkan veriyor.''

Parçalı yapısıyla esnaf kesiminin ayakta kalmasının son derece zor olduğunu, bunların bir dönüşüme ihtiyacının olduğunu, bu dönüşümü ana sektörle ve ana sektörün yan unsurlarıyla bir araya gelerek oluşturmak gerektiğini anlatan Ergün, ''Bu Esnaf Değişim Dönüşüm Strateji belgemiz bütün bunlara imkan veren, yaklaşık 7 tane alanı içeren ve bu 7 alanda 30 tane tedbiri içeriyor'' dedi.
 

'Esnafın kredi ve finansman şartları gözden geçirilecek'

Bu dönüşüm sırasında esnaf ve sanatkarın kredi ve finansman şartlarının gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Ergün, şöyle devam etti: ''İkincisi vergi istihdam ve diğer yüklerinin azaltılmasıyla ilgili şartları gözden geçirmek gerekiyor. Üçüncü alan, esnaf ve sanatkarlara yönelik olarak eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin geliştirilmesi gerekiyor. Dördüncü alan yenilikçilik ve girişimcilik ruhunun geliştirilmesi gerekiyor. Altyapı, kümelenme ve ortaklık faaliyetlerini desteklememiz gerekiyor. Bir başka başlık da hukuki düzenlemeler yapılması gerekiyor. Örneğin Esnaf örgütlenmeleri çok dağınık 3 binden fazla odada örgütlenme var. Bu örgütlenmenin maliyeti yılda 400 milyon lira. Her şeyin odası var. Ayakta içiciler odası var mesela, semerciler odası var bir sürü oda var. Bunların daha modern bir örgütlenme yapısına ulaşması lazım. hukuki düzenlemeler bunları içerecek. Son olarak esnaf ve sanatkarın AB programlarından ve desteklerinden yararlanmasıyla ilgili de bir çalışma var.''

Bakan Ergün, söz konusu modeli esnaf örgütü temsilcileriyle birlikte geliştireceklerini, bir model dayatma peşinde olmadıklarını ifade ederek, ''Bu 7 önceliği, 30 tane tedbirle esnafın hizmetine sunmuş olacağız ve esnafın değişimi ve dönüşümüne biz de bu anlamda bir destek vermiş olacağız'' diye konuştu.