Türker'den sert analiz
DSP Genel Başkanı Masum Türker, son 8 yılda ara malı üretiminin durduğunu belirterek, ''Türkiye'nin, bu krizden kurtulması gerekirken, tekrar ara malı ithal eden ülke olması, krizin gözükmeyen en önemli darbesidir'' dedi.
cumhuriyet.com.trDSP Genel Başkanı Masum Türker, Bahçeşehir Üniversitesi Hükümet ve Liderlik Okulunun, Üniversitenin Beşiktaş'taki yerleşkesinde düzenlediği ''Global Liderlik Forumu'' kapsamındaki ''Küresel Kriz ve Ekonomiye Etkileri'' konulu panele katıldı.
Masum Türker, burada yaptığı ''Küresel Kriz ve Türkiye'ye Etkileri'' başlıklı konuşmasında, herkesin günlük olayların yoğun bir şekilde etkisi altında olduğunu belirtti. Yazılı ve görsel basında, krizin, Türkiye'de 2007-2008 yıllarında başlamış gibi yansıtıldığını ifade eden Türker, 1997'de başlayan global krizin etkilerinin yeni yeni hissedilmeye başladığını söyledi.
Türkiye'nin küresel ekonomik krizden etkilenme boyutunun iki açıdan ele alınması gerektiğini belirten Türker, ''Birincisi; iş aleminin, yani sermayenin etkilenmesi, ikincisi; emekçilerin, çalışanların, dar gelirlilerin, kendi başına iş yapanların etkinlenme süreci. Sermayenin etkilenmesini de ikiye ayırmamız lazım. Bir; Türkiye'de faaliyette bulunan küresel sermayenin etkilenmesi, iki; ulusal sermayenin etkilenmesi'' dedi.
Bugünlerde Türkiye'de önemli bir yasal düzenlemenin yapıldığını anımsatan Türker, ''Bu da hem önlemdir hem de kim iktidarsa o iktidarın o ülkede bütün şirketleri denetlenmesi zorunluluğudur. Yani, iktidarın elinde önemli bir güçtür'' diye konuştu.
Türker, halkın krizden etkilenmesinin daha da önemli olduğunu vurgulayarak, bunun, işçilerin, memurların, emekçilerin etkilenmesi olarak görülmesi gerektiğini ifade etti. Türker, ''Kriz zamanlarında en rahat alınan kararlar bu kesimle ilgilidir. Çünkü kriz var, kemerleri sıkacağız, ücretlerin zammını artık fazla yapmayalım, memurların zammını düşürelim, emeklilerin ücretlerini kısalım vs. gibi olgular meydana geliyor ve bunlar nedeniyle de bu kesim artık yavaş yavaş orta sınıf noktasından yoksulluk sınıfının altına doğru inmeye başlıyor'' dedi.
Anket çalışması
Masum Türker, yaptıkları bir anket çalışmasının sonuçlarına da değinerek, şunları kaydetti:
''Çalışmada, her bir işsiz, orta vadede ikinci bir kişinin işsiz kalmasına neden oluyor. Örneğin; kişi işsiz olursa, market alışverişini yapamaz, berbere gidemez ve bu esnafı da ekonomik açıdan olumsuz etkiler. Çalışmaya göre, erkeklerin saçlarını en çok uzattıkları, kadınların ise saçlarını en kısa kestirdikleri dönemler kriz dönemleridir. Çünkü insanlar berbere giderek, fazla masraf yapmak istemiyor. İşsizlerin yüzde 10'una yakını intihar etmeyi düşünüyor. İntihar edenlerin önemli bir kısmının, işsiz olduğu ortaya çıkıyor. İşsizlerin yüzde 75'inin cebindeki para 250 liranın altında. Yine işsizlerin yüzde 70'i yakınlarından ve akrabalarından geçiniyor. Türkiye'de okula gitme çağı gelip de gitmeyenlerin sayısı 325 bin. Ankara'nın merkezinde bu sayı, 3069. Bu çalışmayla bir krizin en önemli etkisinin üretimsizlik ve işsizlik yaratması olduğu ortaya çıkıyor. Buradaki en önemli sorun, krizin, bütün insanları gelir eksikliğine maruz bırakmış olmasıdır.''
Türkiye'deki ekonominin iki önemli koruganı olduğunun altını çizen Türker, BDDK'nın 2001'de kurularak, finansal piyasaları kontrol altına aldığını ve ihracatın görünen ve görünmeyen önemli kısmının İran, Irak ve Suriye ile yapıldığını belirtti.
DSP Genel Başkanı Türker, kriz döneminde düşen cari açığın başlangıçta olumsuz bir durum olmadığını, ancak son 4 ay içinde cari açığın 17,5 milyar dolara çıkmasının sıkıntı haline geldiğini kaydetti. Türker, ''Bu, Türkiye'de bizim işsizliğimiz demektir, ithalatın tekrar artmasıdır'' dedi.
Türkiye'de son 8 yılda ara malı üretiminin durduğuna da işaret eden Türker, ''Türkiye'nin bu krizden kurtulması gerekirken, tekrar ara malı ithal eden ülke olması, krizin gözükmeyen en önemli darbesidir'' diye konuştu. Türker, Türkiye'de kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin büyüklüğüne işaret ederken de kayıt dışının, ülke ekonomisinin yarısını geçtiğini sözlerine ekledi.