Türker'den hükümete suçlama

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye İşçi Emeklileri Derneği'nin 19. Genel Kurulu'na katıldı. Toplantıda konuşan Türker, AKP iktidarının emeklilerin bazı haklarını kısıtladığını belirtti ve "Rahmetli Bülent Ecevit'in 1963 yılından itibaren verdiği hakları ala ala bitiremediler" dedi.

Emeklilerin birikmiş faiziyle birlikte devletten alacaklı olduğunu ileri süren Türker, "Şu anda faizsiz olarak, 15 Ocak 2003'ten önce emekli olan Bağ-Kur ve SSK'lıların 5 bin lira alacağı var, verilmedi" diye konuştu.

Türker, öncelikle SSK'nin 2000 yılı fiyatlarına göre devletten 30 katrilyon alacağı olduğunu, bunun 1970'li yıllarda başlatılan emekli keseneğinden kaynaklandığını bildirdi. O dönem kesilen paraların, düşük faizle Ziraat Bankası'na yatırıldığını kaydeden Türker, Ziraat Bankası'nın, Merkez Bankası aracılığıyla teşvik kredileri dağıttığını ifade etti.

Türker, "Bugün büyük patronların yabancılara sattığı bütün şirketlerin temelinde, sigortalıların düşük faizle kullandırılan paraları vardır ve 1971'den başlayarak hesapladım, o tarihteki paraya göre, 30 katrilyon alacağı var SSK'nın. Devlet bunu ödemek zorundadır. Bu birinci alacağınız" dedi.


"Devlet emeklilere 5'er bin lira borçlu"

DSP iktidardayken, kendisinin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olduğunu ve o dönemde maaşlara 100 lira seyyanen zam yapıldığını hatırlatan Türker, bu zammın, memurlar dışında SSK ve Bağ-Kur emeklilerine de yansıtılması için kararname çıkarıldığını, ancak AKP'nin kararnameye uygun davranmayarak emeklilere paralarını ödemediğini anlattı.

Türker, o günden bu güne emeklilere ödenmesi gereken paraların biriktiğini ve 5'er bin lirayı bulduğunu dile getirdi ve "Devlet emeklilere 5'er bin lira borçlu. Hükümet bunu ödemeli" dedi.

Türkiye'nin 2001 krizinde Arjantin'deki gibi yağma, isyan olaylarıyla karşı karşıya kalmadığını, bunun da o dönemde de devletin 11 milyon memura ve emekliye maaş ödemesi olduğunu iddia eden Türker, "Onun için kimse çıkıp da 'emeklilerin parasını azaltalım' demesin, artırsın" görüşünü savundu.


"Ben Ecevit'ten böyle öğrendim"

Türker, Türkiye'nin ciddi bir dönemeçten geçtiği ifade etti ve "Bu dönemeçte size ihtiyaç var. Bir teknisyen olarak söyleyeyim, size en az seyyanen 250'şer TL zam yapılması gerekir" dedi. Türker sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben rahmetli Ecevit'ten öğrendiğim şeyi sizlerle paylaşayım; İşçiye ve emekliye öderken borçlanmaktan korkmayınız. Faiz ödemek için borçlanıyor devlet, başka şeyleri birilerine transfer etmek için borçlanıyor. O zaman emekli, memur işçiye öderken de borçlanmaktan korkmamalıdır. Bizim bir felsefemiz var. Bu ülkede emeğin hakkına sahip çıkmadıkça, emeğin hakkını vermedikçe kimse başarıya ulaşamaz."


"Açılımların planlarını başkaları yapıyor"

Türkiye'nin bugün yaşadığı krizin, 2001 yılında yaşanandan daha sert, ağır ve zarar verici olduğunu savunan Türker, sözlerini şöyle dedi:.
"O dönem 'Ecevit gitsin, MHP olmasın bu hükümette' şeklinde sahneye konulan bir oyun nedeniyle kriz ağırlaştırılmıştı. İktidarımızda sona ermiş olan terör, 2003 yılından sonra Irak savaşıyla birlikte hortladı. Bugün hepimiz bu krizin, özellikle terör krizinin bitmesini istiyoruz, barış istiyoruz, ama bu barışın adımları atılırken hepimiz inciniyoruz. Çünkü 2001 yılında 57. Hükümet'i uzaklaştırmak için birileri nasıl plan yaptıysa, bugün açılımların planlarını da başkaları yapıyor, Hükümet'e dikte ettiriyor. Bunu Hükümet'e yardımcı olmak için söylemek zorundayız. Profesörlerimiz, yazarlarımız, sendikacılarımız, ne için yargılanacaklarını bilmeden, muhtemel ihtilal yapacak terör örgütü zannıyla tutulurken, hakimleriyle savcılarıyla karşı karşıya gelemezken, savcı ve hakimler, helikopterlerle sınıra gönderiliyor. Bunu kim yapar? Emir alanlar yapar. Beni inciten şey, Türkiye'nin ulusal irade dışında birileri tarafından yönetildiği hissini veren uygulamalardır."

"Yurttaşlarımız inciniyor"

DSP Genel Başkanı Masum Türker, AKP Hükümetinin ''Kürt Açılımı'' sürecini ''iyi yönetemediğini'' savunarak, ''Birçok vatandaşımız coşkuya, zafere benzeyen olaylar nedeniyle incindiğini hissediyor. Onlar adına bu durumun yanlış olduğunu hatırlatmak istiyoruz'' dedi.

Türker, partisinin Eskişehir İl Başkanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında, terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan'ın DSP'nin iktidarda bulunduğu dönemde yakalanıp Türkiye'ye getirildiğini anımsattı.

Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'in bölücü başı yakalandığında vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, ''Bu güvenlik güçlerinin koordinasyonuyla gerçekleşmiştir'' diyerek, bu durumun siyasallaşmasını engellendiğini ifade eden Türker, şöyle konuştu:

''Terör örgütü üyelerinin Türkiye'ye dönüş yapması bizim kabul ettiğimiz bir olgudur. Kandil Dağı ya da başka dağlarda teröristlerin olmamasını istiyoruz. Hatta dönen teröristlerin Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen kurarlar çerçevesinde değerlendirilmesini, eğer pişmanlık kapsamına giren varsa bunların da uygulanmasını hem Türkiye'deki birlik ve beraberlik hem de akan kanı durdurmak adına destekliyoruz.

Demokratik Açılım'a bu bağlamda bakıyoruz. Ancak, bunlar terör örgütünün askeri üniformasıyla geliyor, ellerinde Türk Bayrağı taşımıyorlar. Onların karşılanmasında Hükümet'in davranışının yetersiz olduğunu gördük. AKP Hükümeti açılım sürecini iyi yönetememiştir.''

''DTP'ye ve AKP'ye önemli sorumluluklar düşmektedir"

Türker, ''Birçok vatandaşımız coşkuya, zafere benzeyen olaylar nedeniyle incindiğini hissettiğini'' dile getirerek, ''onlar adına bu durumun yanlış olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bu konuda hem DTP'ye hem de AKP'ye önemli sorumluluklar düşmektedir'' dedi.

PKK terör örgütü üyelerinin sınır kapısına götürülen savcı ve hakimlerle ifadelerinin alındığına dikkati çeken Türker, ''Bu durum da vatandaşları ve bizleri üzmüştür'' diye konuştu.

Türker, konuşmasının ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'i ziyaret etti, ''Cumhuriyetimiz'in 86. Yılına Bakış'' konulu panele katıldı.