Türkçenin uluslararası dergisi Turnalar
Türkçenin uluslararası dergisi Turnalar’ın genel yayın yönetmeni Metin Turan ile konuştuk.
Nurduran DumanÜrünlerinizi kibatek@gmail.com adresine yollayabilirsiniz.
- 20 yılı aşkın süredir yayımlanan bir dergi Turnalar ve Türklerin dünya üzerinde yaşamakta olduğu coğrafyanın neredeyse tümüyle ilişkisi var...
Özgün ürünlerin yer aldığı bir dergi olmak yanında, amacımız Türkçe yaratılmış edebiyat ürünlerini yaygınlaştırmak, Türkçe yazan edebiyatçılar arasında dayanışmayı artırmak. Bunu yaparken, hiç tartışmasız, dünyanın başka dillerinde yazan, başka halklara ait edebiyatçılarıyla da bağımızı güçlendirmek istedik. 21 yıllık yayın serüvenimiz, yaklaşık 50 ülkede temsilcilik düzeyinde bağlantımızı oluşturdu. Turnalar, Türkiye ve KKTC’den başka Almanya, Azerbaycan, Polonya, Rusya, Makedonya, Moldova, Ukrayna, Kazakistan, Romanya, İran gibi çok sayıda ülkeye hiç de küçümsenmeyecek sayılarda ulaştırılan bir dergi. Günümüzün dijital yayın ortamlarının olanaklarını da eklersek, yaygınlık alanının çok daha geniş olduğu kolaylıkla görülebilir. Bu yirmi yıllık süreç, Türkçe yazan edebiyatçılar için Turnalar’ı bir buluşma zemini yaptığı gibi, uluslararası çevrelerde oluşturmuş olduğu etki ile Türkçeden başka dillere çok sayıda edebiyat yapıtı kazandırmanın da adresi oldu.
- Geniş bir coğrafyanın dergisi olarak ister istemez farklı ülkelerin farklı özellikleri, hatta farklı yetkinlikleri olan edebiyat ortamlarından ürünlerle karşılaşıyorsunuz. Bu farklılığı yayım sürecinde nasıl kaynaştırıyorsunuz?
Dergiye dünyanın neresinde olursa olsun, Türkçe yazan herkes yazabiliyor. Buradaki tek değerlendirme unsuru, gönderilen ürünlerin belli bir yetkinlikte olmasıdır. Şunu da belirtmek isterim, her ülkenin farklı bir edebiyat birikimi var. Bize gönderilen ürünlerde, örneğin Moldova’dan gelen bir şiirde ya da Makedonya’dan gönderilen bir öyküde aradığımız biçem yetkinliği ile Türkiye’den gönderilen bir üründe aradığımız nitelikler, doğal olarak, farklılık gösterebiliyor. Bu dergimizin ilk sayılarına bakıldığında daha belirgindi; yani hemen hemen her ülke edebiyatçısının farklı betimleme ve imgelemlere sahip olduğu daha kolay anlaşılıyordu. Zamanla belli bir homojenleşme oluşmaya başladı ve ürün akışı da belli coğrafyalarda yoğunlaştı. Örneğin, Türkçe yazma kültürünün hemen hemen Anadolu sahası ile paralel seyrettiği Balkanlar bunların başında geliyor.
- Başka ülke edebiyatlarına da sayfalarınızı açıyorsunuz. Çeviri ürünlerin yer alma oranı nedir?
Turnalar’ın temel işlevi Türkçe edebiyatı yaygınlaştırmak. Bunun yanında çeviri ürünlere de yer vermekteyiz, örneğin 71. sayımızı günümüz İran öykücülüğü için hazırladığımız gibi başka dillerdeki edebiyatlardan da dosyalar yayımlıyoruz. Çünkü benzer durumu arkadaşlarımız, diğer ülkelerde Türkçe edebiyat için yapmaktalar. Sadece bu yıl içerisinde İran’da, üç farklı dergi bu dayanışmanın örneği olarak Türk edebiyatı özel sayıları hazırladı. Bu karşılıklı bir işbirliği. Edebiyat zenginliği salt kendi dil birikimimizle yetinmekle oluşmaz. Başka halkların yaratmalarının zenginliğini de keşfetmekle oluşabilir.
*** Dergilerinizi Nurduran Duman adına Cumhuriyet Gazetesi’nin adresine gönderebilirsiniz.