'Türk siyaseti şimdi kaçak güreşiyor'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, geçmiş yıllarda siyasetçilerin saatlerce tartıştıklarını, vatandaşların da bu tartışmalar ışığında doğru kararı verdiğini anımsatarak, ''Türk siyaseti şimdi kaçak güreşiyor, sahada güreşilmiyor, inşallah bundan sonra sahada güreşir vaziyete getiririz'' dedi.
cumhuriyet.com.trCHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, partisinin Çayyolu Temsilciliğini ziyaret ederek, partililerle görüştü. Görüşme öncesinde ve sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Tekin, Türkiye'de siyasetin üslubunun mutlaka değişmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de siyasetin, basının özgür olması, siyasetin tartışılabilir bir ortama girmesi gerektiğini savunan Tekin, ''Savaşan değil, gerçekten barışçı bir dil kullanılması lazım. Geçmiş yıllara baktığımızda ciddi mizah vardı. Sayın Erbakan, Sayın Ecevit, Sayın Demirel saatlerce ekranlarda tartışırdı. Bizde neyin doğru olduğuna karar verirdik. Ne yazık ki Türk siyaseti şimdi kaçak güreşiyor, sahada güreşilmiyor, inşallah bundan sonra sahada güreşir vaziyete getiririz'' dedi.
''2011'de savaş dili değil, barış dili hakim olsun, üretken bir dil olsun istiyoruz'' diyen Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ama Sayın Başbakanımızın üslubu bu, ne yazık ki bu üslup içerisinde davranıyor. Referandum döneminde de 'soydu, soptu...' Türkiye'de tartışılması gereken çok ciddi sorunlar var. Her ne kadar belli kesim medya grubumuz bunu görmemezlikten gelse de, Türkiye'nin yoksulluğunun altındaki temel neden yolsuzluktur. Türkiye hala yoksulluğu yolsuzluğu çözebilmiş değildir. Sayın Başbakan, siyasetçilerimiz, Türkiye'nin önemli sorunlarını görebilse ama bunlar konuşulmuyor. İnanıyorum ki 2011'de siyasetçiler üsluplarını değiştirirler, önce Sayın Başbakan bu üslubunu değiştirmek zorunda...''
Tekin, bir gazetecinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisinin dünkü grup toplantısında ''3 müjde'' açıklaması yaptığını belirterek, bunun bir seçim yatırımı olarak değerlendirip değerlendirmediğine yönelik sorusunu, ''Çok müjdeler gördük de bu müjdelerin hiç birisi hayata geçmiş değildir. Tabii ki bunlar seçime yönelik vaatler, keşke iktidar bunu iki yıl önce uygulayabilseydi. Yapacaksa yine de desteklemekte yarar var, hemen hayata geçirsinler. Ama böyle seçime yönelik... Türk seçmeni çok bilinçli bir seçmendir. Türk seçmeni günü birlik siyasetle değişen bir seçmen değildir. Bunların çok etkili olacağını zannetmiyorum'' diye yanıtladı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun ''iki dil'' konusundaki açıklamaları ve ''tartışılması gerek'' şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Tekin, ''Sezgin Bey'in açıklamalarını okudum. Son derece güzel ve gayet olumlu. CHP Genel Başkan Yardımcısına yakışır bir üslupla cevap vermiştir. Sezgin Bey'e katılıyorum, bu konuların tartışılması gerek. Bu ülke ne çektiyse yasaklardan çekti. Sorunların tartışılması Türkiye'nin aleyhine değildir. Demokratik bir çerçeve içerisinde her şey konuşulabilir...'' dedi.
'Hedefimiz, tüketen değil, üreten bir örgüt oluşturmak'
Tekin, CHP'nin hazırladığı Doğu ve Güneydoğu sorunlarını ele alan raporun hatırlatılması üzerine de ''CHP olarak, bizim ciddi hazırlığımız var. Daha öncede 89 raporumuz vardı. Sayın Genel Başkanımız bunun yeterli olmayacağını, buna mutlaka bir takviye yapılması gerektiğini söyledi. Bu çalışmalar yapılıyor ama bizden önce mevcut iktidara sorulması gereken soru, örneğin 1,5 yıl Türkiye'nin gündemini meşgul eden bir kapalı paket vardı, hiçbirimizin bilmediği. Onu bir açıklasa Sayın Başbakan bizde ona göre düşüncelerimizi söyleriz...'' karşılığını verdi. Siyaset ve devlet geleneğinde iktidarın muhalefet partisine bilgi vermesi gerektiğini belirten Tekin, bunun yapılmadığını savundu. Tekin, bu üslubun da değişmesi gerektiğini söyledi.
Tekin, ''Bazı il başkanlarının görevden alınması söz konusu mu?'' sorusunu, ''Bizim temel hedefimiz, tüketen değil, üreten bir örgüt oluşturmak. Türkiye her coğrafyasının her ilinde her beldesinde olmak istiyoruz. Bu anlayış içerisinde olan her arkadaşımızla yolumuza devam edeceğiz'' diye yanıtladı. Tekin, benzin fiyatlarının yükselmesini de eleştirdi.