Türk-İş'in kuruluşunun 58. yıl dönümü

Türk-İş Yönetim Kurulunca yapılan yazılı açıklamada, 31 Temmuz 1952'de kurulan Türk-İş'in, 58. yıla ulaşmanın onurunu yaşadığı bildirildi. Açıklamada, 58 yıl önce emeğin sahip olduğu değere, hak ve özgürlüklere kavuşabilmesi idealine gönül vermiş işçi liderlerince kurulan konfederasyonun tarihinin, aynı zamanda Türkiye'nin işçi hak ve özgürlükleri yolunda verdiği mücadelenin de tarihi olduğu belirtildi.

Kurulduğu günden bu yana ''daha çok demokrasi'' ideali peşinde koşan Türk-İş'in Türkiye'deki demokrasinin sınırlarının genişlemesiyle birlikte işçi haklarının, sendikaların ve dolayısıyla işçi konfederasyonlarının güçleneceğine, bu gücün de demokrasiyi sağlamlaştıracağına inandığı vurgulanan açıklamada, Türk-İş'in işçi hak ve özgürlükleri doğrultusunda verdiği her mücadelenin aynı zamanda bir demokrasi mücadelesi olduğu ifade edildi.

Türk-İş'in en büyük zenginliğinin, tabanında her türlü siyasi eğilimi barındırması olduğu belirtilen açıklamada, ''Bu zenginliğin bir ürünü olarak konfederasyon, hükümetler ve siyasi partilere karşı bağımsızlığı ilke edinmiştir. Türk-İş, bu ilke sayesindedir ki hükümetlerin çalışanlar lehine attığı her adımı desteklerken, aleyhte atılan tüm adımlara karşı çıkmıştır. Türk-İş, bu yaklaşımı nedeniyledir ki işçilerin yanı sıra emeğiyle geçinen tüm kesimlerin umudu olmuştur.''
Türk-İş'in gerilimi temel alan siyaset anlayışına her zaman karşı çıktığı bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Siyasetteki çatışmacı ve ayrıştırmacı üslubun geniş halk kitlelerinde derin bir umutsuzluğa yol açtığı gerçeğinden hareketle Türk-İş, siyasi partilere her zaman 'sorun çıkarıcı' değil 'çözüm odaklı politika üretmeleri' tavsiyesinde bulunmuştur. Toplumda suni gerginliklere ve ayrışmalara yol açabilecek her türlü yaklaşıma karşı çıkan Türk-İş, varoluşunun bir gereği olarak sorunlara her zaman 'emek' ve 'demokrasi' odaklı bakmış, var olan tüm temel sorunların çözümünü de emek ve demokrasi sorunlarının çözümüyle bağlantılı görmüştür.

Türk-İş, kurulduğu günden bu yana hükümetlere 'halkın penceresinden' bakmaları tavsiyesinde bulunmuş, işsizlik ve yoksulluğun hüküm sürdüğü bir ülkede bu sorunlara duyarsız kalan hükümetlerin kan kaybetmesinin kaçınılmazlığının altını çizmiştir. Emeğin sahip olduğu ve alacağı hakların demokrasimizin en önemli zenginliği olduğunu ifade eden Türk-İş, çağdaş demokrasilerde hükümetlerin görevinin bu hak ve özgürlükleri daraltmak değil daha da genişletmek olduğuna dikkati çekmektedir. Aksi uygulamaların Türkiye'de çok ciddi toplumsal sorunları beraberinde getireceğine işaret eden Türk-İş, kuruluşunun 58. yılında emeğin kazanılmış haklarını koruma kararlılığını yinelemekte, yeni hak ve kazanımlar için mücadelesine devam edeceğini bildirmektedir.''

Türk-İş'in hangi amaçla yapılırsa yapılsın terörün her biçimine karşı olduğu belirtilen açıklamada, Türkiye'nin birliğine, bütünlüğüne, kardeşçe yaşam ortamının pekiştirilmesine ve toplumsal barışa her şeyden fazla önem verdiği, bu konuda uzlaşma istediği bildirildi.
İş, emek, özgürlük mücadelesinde 58 yıllık onurlu bir geçmişe imza atan Türk-İş'in bundan böyle de aynı amaç ve ilkeler doğrultusunda mücadelesine devam edeceği vurgulanan açıklamada, ''Kuruluşumuzun 58. yılının, başta Türk-İş topluluğu olmak üzere tüm çalışanlara ve ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz'' denildi.