"Türk denizciliği çökme noktasında"
Kabotaj Bayramı kutlanırken uzmanlar, Özelleştirme Yasası'yla Kabotaj Kanunu'nun ihlal edildiğine dikkat çektiler. CHP Milletvekili Çöllü, AKP hükümetinin denizcilik sektörünü iyileştirmek için hiçbir düzenleme yapmadığına dikkat çekerek "AB'ye uyum adı altında delinen Kabotaj Yasası nedeniyle denizciliğimiz çökme noktasına gelmiştir" dedi.
cumhuriyet.com.trTBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu üyesi CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü, AKP hükümetinin denizcilik sektörünü iyileştirmek için hiçbir düzenleme yapmadığına dikkat çekerek “Avrupa Birliği’ne (AB) uyum adı altında delinen Kabotaj Yasası ve ekonomik kriz nedeniyle denizciliğimiz çökme noktasına gelmiştir” dedi. TMMOB Gemi Mühendisleri Odası (GMO) Genel Başkan Yardımcısı İnce Gündüz Baldoğan, Kabotaj Kanunu’nun Özelleştirme Yasası kapsamında ihlal edildiği ve “Cumhuriyet döneminin tanıdığı hakları kaybetmek üzereyiz. Türkiye’de denizcilik ve deniz ticareti durma noktasına gelmiş, dışa bağımlılık artmıştır” uyarısında bulundu.
CHP’li Hüsnü Çöllü, Kabotaj Kanunu’nun Türkiye denizciliğinin gelişmesi için çıkarılmış bir yasa olmasına karşın turizm taşımacılığı adı altında Türk bayraklı yabancı girişimcilerin denizlerimizde faaliyet göstermesine izin verildiğini söyledi. Çöllü, “Türk bayrağının yabancı ülkelerde dalgalandığı tek sektör denizciliktir. Bu hem ülkenin güç gösterisidir hem de bir savaş anında ticaretimizin sürmesinin tek yoludur. Aylar önce iş kazalarıyla TBMM gündemini meşgul eden tersanelerimizde üretim durdu. Çin’de artan üretim sonrasında özel yatırımcılarımız filolarını arttırdı, ancak kriz sonrası hiç destek görmediler. AKP hükümetince açıklanan son teşvik paketinde denizcilik sektörüne ilişkin bir tek düzenleme yok. Buna karşın, limanlarımızın rahatlıkla yabancı sermayenin eline geçmesi endişe vericidir” diye konuştu.
‘Dışa bağımlılık arttı’
GMO Genel Başkan Yardımcısı Baldoğan, Kabatoj Kanunu’nun uygulanmaması nedeniyle denizciliğin ve deniz ticaretinin durma noktasına getirildiğine dikkat çekti. Özelleştirilme Yasası kapsamında Türkiye’nin limanlarının yabancı şirketlere satılmasını da eleştiren Baldoğan, özetle şöyle konuştu:
“Kuşadası Limanı’nın özelleştirme adı altında İsrail’li bir şirkete satılması bu yasanın delindiğinin açık örneğidir. Dünyada İsrail ve ABD başta olmak üzere pek çok ülkede kabotaj hakkı sert bir şekilde uygulanmaktadır. Daha önce limanlarımız arasında taşımacılık yapan gemiler artık çalışmıyor. Yolcu taşımacılığımız minimum düzeye indi. Mal taşımacılığında da tamamen karayoluna ve dışa bağımlı duruma gelinmiştir” diye konuştu.
‘Kabotaj hakkı’ nedir?
Bir devletin kendi limanları arasında yolcu ve yük taşıma hakkı olarak tanımlanan kabotaj hakkının temelleri, Lozan Antlaşması öncesi İzmir’de gerçekleştirilen 1. Türkiye İktisat Kongresi’ne dayanıyor. Osmanlı Devleti’nin kapitülasyonlar çerçevesinde yabancı ülke gemilerine tanıdığı kabotaj ayrıcalığı, 1923’te Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasıyla kaldırıldı. Kapitülasyonların tamamen kaldırılmasının ardından 20 Nisan 1926’da TBMM’ce kabul edilen Kabotaj Kanunu, 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe girdi. Kabotaj Kanunu’na göre, akarsularda, göllerde, Marmara Denizi ile boğazlarda, bütün karasularda ve karasular içinde kalan körfez, liman, koy ve benzeri yerlerde, makine, yelken ve kürekle hareket eden araçları bulundurma, bunlarla mal ve yolcu taşıma hakkı Türk yurttaşlarına verildi. Yabancı gemilerin yalnız Türk limanlarıyla yabancı ülkelerin limanları arasında insan ve yük taşıyabileceği karara bağlandı. İlk kez 1 Temmuz 1935’te “Denizcilik Bayramı” olarak kutlanmaya başlandı. 1939’dan sonra ise “Denizcilik ve Kabotaj Bayramı” adını aldı.
Rakamlarla Türkiye denizciliği
* Türkiye’nin 8 bin 333 kilometre kıyı şeridi bulunuyor.
* Yük ve yolcu taşımacılığında deniz ulaşımının payı yüzde 4.1’dir.
* Son 10 yıllık dönemde deniz yolu yatırımlarında yalnızca yüzde 2.4 artış yaşandı.
* 2003’te ihracatın yüzde 28’i Türk bayraklı gemilerle sağlanırken 2008’de oran yüzde 15’e indi.
* 2003’te ithalatın yüzde 30’u Türk bayraklı gemilerle sağlanırken 2008’de oran yüzde 14’e indi.
* 2000’de dünya sıralamasında 18’inci sırada yer alan Türk filosu, 2005’te 24, 2007’de 26, 2008’de ise 25’inci sıraya geriledi.