Tunç Soyer, tarımda dışa bağımlılığı sona erdirecek modeli tanıttı
“Başkaldırıyoruz... Yerli ve milli üretim bugün başlıyor” diyen Soyer, “sözde değil, özde milli üretim yapacaklarını” açıkladı.
Mehmet İnmezİzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Seferihisar Belediye Başkanlığı’ndan bu yana sürdürdüğü, “Başka bir tarım mümkün” felsefesine dayalı İzmir’in “yeni tarım ekonomisi” modelini açıkladı.
Soyer, “Yerli ve milli üretim bugün başlıyor” dedi. Ödemiş Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlediği toplantıda gazetecilerle bir araya gelen Tunç Soyer, İzmir tarımında Türkiye’de bugüne kadar uygulanan tarım politikasından ayıran iki temel farkın olduğunu vurgulayarak “İzmir tarımı, ekonomik değeri yüksek ve suyu az tüketen stratejik ürünleri destekleyerek tarımsal sulamada harcanan suyu yüzde elli oranında azaltmayı hedefliyor. Kuraklığa karşı çiftçimizi ve şehrimizdeki milyonları koruyor, içme suyu kaynaklarımızı teminat altına alıyor. Yeni politikamızın ikinci farkı ise yoksullukla mücadele hedefi. İzmir tarımı, tohum aşamasından başlayıp son tüketiciye uzanan tüm süreçleri kapsıyor. Satış ve pazarlamayı en baştan planlayarak ürünlerimizin katma değerini büyütüyor, yoksullukla mücadele ediyor ve refahı artırıyoruz” dedi.
Tarım ürünlerine katma değer kazandırmak istediklerini anlatan Soyer, şunları kaydetti: “Lojistiği, paketlenmesi, ürünlerin işlenmesi, markalaşması, tanıtılması, satışı, pazarlanması, ihracatı, araştırma, geliştirme ve eğitim faaliyetleri, sertifikasyon süreçleri ve ürün planlaması ile bir bütün. Bunu böyle görmemizin sebebi, çiftçimizin doğduğu yerde doymasını sağlamak. Biliyoruz ki dökme ürün anlayışıyla bu değirmen dönmez.” İzmir’in iklimi, doğası ve toprağına uygun bir stratejik ürünleri tespit ettiklerini kaydeden Tunç Soyer, “Bunlar arasında küçükbaş süt ve et ürünleri, zeytin ve zeytinyağı, hububat, baklagiller ve son olarak üzüm yer alıyor. Bu ürünleri tercih etmemizin temel nedeni, çiftçiye en çok para kazandıracak üretim biçimleri olmaları” ifadelerini kullandı.
DEV FABRİKA KURUYORUZ
İkinci aşamasının Tarımsal Hizmetler Dairesi aracılığıyla yürütülen tarımsal destek çalışmaları olduğunu, bu kapsamda kooperatifler aracılığıyla yüksek miktarlarda ürün alarak ve bu ürünleri yurttaşlara ulaştırdıklarını anlatan Soyer, “2021 ve 2022 döneminde toplam 338 milyon 600 bin TL’lik alım yapacağız. Böylece belediyemizin köylümüze yapacağı maddi destek neredeyse üç dört kat artacak” diye konuştu. Stratejilerinin 3 aşmasının lojistik, işleme ve markalaşma çalışmaları olduğunu anlatan Tunç Soyer, ürünlerin üreticilerden alınması, işlenmesi, paketlenmesi ve satılacak hale getirilmesini belediye şirketi Baysan’ın üstlendiğini söyledi.
Soyer, “Baysan, özel sektörün risk almadığı veya küçük üreticinin yatırım yapamayacağı konularda, bu yatırımı gerçekleştirerek İzmir tarımının lokomotif gücünü oluşturacak. Bayındır’a ise dev bir süt işleme fabrikası kuruyoruz” dedi. İzmir tarımının 4 aşamasının “satış, pazarlama ve ihracat” olacağını belirten Soyer, ihracatı 250 milyon dolar seviyesine yükseltmek istediklerini aktardı. Soyer, “İzmir tarımının beşinci aşamasında ise araştırma geliştirme, eğitim ve sertifikasyon süreçlerini gerçekleştireceğiz. Gediz Deltası Sasalı’da iklim değişikliği ve kuraklık ile ilgili tarım araştırmalarının yapılacağı bir merkezimiz açılıyor. Burada hem ürün planlama çalışmaları hem de az önce bahsettiğim tasarım ve ihracat destek ofislerimiz yer alacak” dedi.
BAŞKALDIRIYORUZ!
“Yerli ve milli olmak, sözde değil, özde olması gereken bir meseledir” diyen Tunç Soyer, şunları söyledi: “Bir bayrak düşünün! Göklerde dalgalanması için göğsünüzü siper edeceksiniz. Bir memleket düşünün! Sınırlarını korumak için binlerce şehit vereceksiniz. Fakat o sınırların içindeki vatan toprağını kaderine terk edeceksiniz. Tarlaların ve köy evlerinin birer birer boşalmasına seyirci kalacaksınız. Yerli ve milli tohumlarımız hızla yok olurken, yabancı tohumlara teşvik vereceksiniz. Üstelik tüm bunlar olupbiterken, yerli ve milli olmak hamaseti yapmaya devam edeceksiniz. Kimse kusura bakmasın. Tarım tekelleri daha da büyüsün; yabancı şirketler borç batağı altında ezilen köylümüze daha da fazla ithal tohum, daha çok ithal ilaç, ithal yem ve hayvan satsın diye.. Bu büyük işgale yine İzmir’den başlamak üzere başkaldırıyoruz.”
PROGRAM İLGİ GÖRDÜ
Programa, CHP’li milletvekilleri Murat Bakan ve Bedri Serter, CHP Parti Meclisi üyesi Rıfat Nalbantoğlu, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, Cumhuriyet Vakfı Başkanı ve Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Alev Çoşkun, Yenigün Haber Ajansı Yönetim Kurulu üyesi Adnan Aslan, Cumhuriyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Tuncay Mollaveisoğlu, ilçe ve belediye başkanları, belediye bürokratları katıldı.