Tuğçe Kazaz yine konuştu

Yunanlı sevgilisi ile evlenerek Hristiyan olan sonrasında tekrar müslümanlığa dönen Tuğçe Kazaz, AKP döneminde tesettür defilelerine çıkmaya başlamış, sonrasında da tesettüre girmişti. Tuğçe Kazaz AKP'ye desteğini açıklarken, kendisini eleştirenlere bir kez daha cevap verdi.

cumhuriyet.com.tr

Manken Tuğçe Kazaz, yazılı açıklamasında, yumuşak, anlayışlı ve dürüst bir açıklama yapmasının saldırılmaya müsait olduğunu düşündürdüğünü belirterek, "Ben edebimi bozmadan sizlere birkaç şey söylemek istiyorum. Açıkladıklarıma hakim olmadıklarımı ve birileri tarafından konuşturulduğumu iddia edenlere, ya da işsiz güçsüz olduğumu ve para adına değerlerimi sattığımı söyleyenlere. Hadsizce, dinsiz olduğumu iddia edenlere, edep ve adap noktasındaki bir konuyu kullanarak gündeme gelmeye çalıştığımı düşünenlere" ifadelerine yer verdi.

TESETTÜR DEFİLELERİNDE BOY GÖSTERDİ

Bugüne kadar birçok tesettür defilesine katılan ama bunları görmezden gelen Kazaz şunları söyledi, "Ya da reklamımı yapmak ve bu vesileyle iş teklifleri yaratmak gibi bir basın stratejimde olmadı. Yine herkes bilir ki uzun zamandır da basından uzak olmayı tercih ettim. Buna rağmen hiç işsiz kalmadım. Maalesef bu kadar ucuz bir hareketi ben düşünmezken benim yerime düşünen zihinler olmuş. Bu toplum adına acı verici. Şunu da söyleyim. O açıklamadan sonra iş tekliflerinde tahmin ettiğiniz gibi bir artış, kabul ettiğim bir iş de olmadı" değerlendirmesini yaptı.

BİRÇOK KEZ BİRÇOK DOĞRUYA İNANMIŞTI

İlk olarak Hristiyan olan sonrasında kocasından ayrılaralak müslümanlığa geri dönüş yapan Kazaz her zaman inandığı ve doğru bulduğu her şeyin arkasında durduğunu söyledi... Kazaz;

"Pişmanlık duyduğumda nasıl ki çıkıp pişmanlığımı açıkladıysam ve buradan çıkarttığım dersleri çıkıp herkesle belki bir katkım olur düşüncesi ile paylaştıysam, yine aynı şekilde bir başbakan yardımcısı açıklamasında tam da yıllardır yanlışlığını gördüğüm, üstelik hemcinslerimle ortak bir konudan bahsetmişken, doğru bulduğum düşünceleri paylaştım. Ya da sizler gibi sadece hükümetin ya da insanların eksiklerini görüp, farklı senaryolarla büyütüp saldırmak yerine, yaptıkları birçok doğruyu da görmenin adaletli olacağını vurguladım. Çünkü inanıyorum ki biz böyle yapabildiğimiz sürece ülkemizin büyümesine katkı sağlayabiliriz. Aksi takdirde her ne kadar kendimizce niyetlerimiz iyi de olsa ülkemize zarar vermekten öteye geçemeyiz. Ve unutmayalım ki üzerinde yaşadığımız her karış toprak kanla sulanarak, ecdadımız tarafından bize miras olarak bırakılmıştır. Bize düşen buna sahip çıkmak ve gelecek nesillere bunu aktarabilmektir. Onların uğruna savaştığı sadece toprak değildi. Aynı zamanda bu ülkenin birliği ve beraberliği, kardeşlik unsurları, dini inançları, kültürel mirası ve en önemlisi edebini, hayasını ve namusunu korumak içindi. Tam da bu noktada marjinallik ve sıradışılık adına hareket edilmeye başlandığı bir dönemde Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Arınç beyin çıkıp bu kadar kutsiyeti olan bir konuya değinmiş olması çok önemli idi. Çünkü marjinallik adına yaptığım birçok şeyden pişman olduğum ve tamamen kadının yaradılışına ters olduğunu anlamış biri olarak bu açıklama benim için çok değerliydi."

"GÜLEN'İN İHSANOĞLU İÇİN OY İSTEMESİ NORMAL Mİ?"

"Peki yine hangi kaliteli insan kalkıpta saygısızca dinsiz olduğumu iddia eder? Hangi görgü ve hangi cahil cesareti ile? 'Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy vermem' dedim diye mi bu tepki" ifadelerini kullanan Kazaz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak istediği insana oy verme ya da vermeme, bunu çıkıp özgürce sebepleriyle açıklama hakkına sahip olduğunu vurguladı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kendisi için satılamayacak, kullanılmayacak, bölünemeyecek, birilerinin hizmetine girmeyecek kadar değerli olduğunu anlatan Kazaz, "İlla konuştuğum bir taraf mı olmalı? Yine ve yeniden söylemem gerekiyor ki tam da ortadayım. Üstelik kendi kararımla. Fakat Bugün Pensilvanya'da yaşayan Fettullah Gülen'in, Ekmeleddin İhsanoğlu için oy istemesi sizce normal mi Allah aşkına? Arkasında Amerika varken üstelik. Ben Amerika ya da Fettullah Gülen'e neden güveneyim? Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti satılamayacak, kullanılmayacak, bölünemeyecek, birilerinin hizmetine girmeyecek kadar değerlidir benim için" ifadelerini kullandı.