"TRT özür dilemeli"
Atatürk'ün isteği üzerine Rus yapımcılar tarafından çekilen ancak 1969 yılında TRT'de gösterildiği sırada yayından kaldırılarak yasaklanan, "Türkiye'nin Kalbi Ankara" belgeselinin yayın sorumlusu Varlık Özmenek, TRT'nin kendilerinden özür dilemesini istedi.
cumhuriyet.com.trTRT'nin 'yasaklılara iade-itibar' açılımı, Atatürk'ün isteği üzerine Rus yapımcılar tarafından çekilen ancak 1969 yılında TRT'de gösterildiği sırada dönemin TRT Genel Müdürü Adnan Öztrak tarafından canlı yayından kesilerek, yasaklanan "Türkiye'nin Kalbi Ankara" belgeselini de gündeme taşıdı. O gecenin yayın sorumlusu gazeteci Varlık Özmenek, yaptığı açıklamada, Atatürk'ün 31. ölüm yıldönümü nedeniyle 10 Kasım 1969'da, gösterildiği sırada yasaklanan belgeselin, Cumhuriyet'in yükselişini, yıkılan, çöken bir imparatorluğun enkazı üzerinde yükselen bir Cumhuriyeti belgeleyen, önemli bir belgesel bir film olduğunu söyledi. TRT Genel Müdürü Adnan Öztırak'ın canlı yayın sırasında yayını kesmesinin, dünya tarihinde bir canlı yayının ilk kez sansürlenmesi olayı olduğunu belirten Özmenek, "Bu film yasaklandı. Yayın sorumlusu olarak ben ve dönemin Televizyon Program Dairesi Başkanı Mahmut Tali Öngören cezalandırıldık, disiplin cezalarına çarptırıldık. 12 Mart muhtırasında da bu ve benzeri programların yayınlanmasına imza attığımız gerekçesiyle de televizyondan atıldık" dedi.
Gerekçe: Komünizm propagandası
"Türkiye'nin Kalbi Ankara" nın, "komünizm propagandası" yapıldığı gerekçesiyle yasaklandığını anlatan Özmenek, "TRT Genel Müdürü Adnan Öztırak, bastonuyla reji odasına geldi ve dedi ki; 'bu film ancak Moskova'da seyrettirilir.' Bilmiyordu ki, Atatürk'ün isteği üzerine çekilmiş bir belgesel. O zaman içimden dedim ki, 'ne cahillik, Cumhuriyetin yükselişini anlatan bir belgesele neler diyorlar" dedi.
"En başta Atatürk'ten sonra bizden özür dilenmeli"
TRT'nin 'yasaklılara iade-itibar' açılımının, "çok güzel ve yerinde bir şey" olduğunu söyleyen Özmenek, "Şimdi, TRT'de yasaklananlara iadeyi itibar deniliyor. Demokrasi, özgürlükler açılımının son derece anlamlı bir örneği. Bizim olayımızda, başta Atatürk olmak üzere, Mahmut Tali Öngören ve benden özür dilenmesi gerekiyor. Bütün sanatçılara olduğu gibi, o zamanlar özel televizyonların da yayın sorumluluğunu üstlenen kişilerden özür dilemeliler. Özür dilemek de bir uygarlık açılımıdır. Türkiye'nin kalbi Ankara'nın yasaklanması bir uygarlık ayıbıydı şimdi, demokrasi açılımı ile birlikte bir uygarlık açılımı ile bu olayın kınanması ve TRT Kurumu'nun özür dilemesi gerekir" diye konuştu