Torba yine fos çıktı

Aleyhine açılan tazminat davalarından kurtulmak isteyen hükümet, sadece kamu sektöründeki sorunu bir parça gideren hükümleri yeni “torba tasarısı”na soktu. Özel sektördeki 500 bini aşkın taşeron işçisinin sorunu ortada kaldı.

Mustafa Çakır/ Cumhuriyet

Hükümetin, taşeronlarda çalışan işçilerin durumu ile ilgili değişiklikleri de içeren “torba tasarı” netleşti. Ancak, bir milyonu aşkın işçinin beklediği “torbadan” hayal kırıklığı çıktı. Açılan yüklü tazminat davalarından kurtulmak isteyen hükümet, değişiklikleri sadece kamudaki taşeron işçilerle sınırlandırdı. Özel sektördeki yaklaşık 500 bin taşeron işçisinin “umudu” başka yasaya kaldı. Yakında TBMM’ye sunulması beklenen “torbada” taşeron işçilerden devlet personel sistemine, memurlardan SGK prim borçlularına kadar geniş bir alanda değişiklikler yer alıyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre, genel sağlık sigortası kapsamında gelir testi yaptırmayan 3 milyon 300 bin kişinin SGK’ye 7, Bağ-Kur’luların 22 milyar lira birikmiş borcu bulunuyor. Tasarıyla bu borçların “silinmesi” ya da yeniden yapılandırılması gündemde. Ayrıca “memurlara bir derece verilmesi” ile ilgili değişikliğin de yer alması bekleniyor. Ancak bu konuda son karar verilmiş değil.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, devletin alacakları nedeniyle düzenlemelerin bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Çelik, “netameli konular” olduğu için değişiklikleri bizzat Başbakan’a “kalem kalem” sunacaklarını, ardından da tasarının Meclis’e gönderileceğini belirtti.

Tasarıda taşeron işçilerle ilgili değişiklikler “kamudaki” 700 bin civarında işçiyle sınırlı kalacak. Özel sektördeki yaklaşık 500 bin taşeron işçi düzenlemenin dışında tutulacak. İş Yasası’nın taşeronu tanımlayan 2. maddesinde bir değişiklik olmayacak. Buna karşın kamudaki taşeron işçilerle ilgili İş Yasası’na “fıkra” eklenerek yeni tanımlama yapılacak. Kimlerin “asıl”, kimlerin “alt işveren” (taşeron) işçisi oldukları netleştirilecek. Kamudaki taşeron işçiler için devlet güvencesini de içeren “kıdem tazminatı” düzenlemesi gelecek.

Bu düzenlemelerin kamu sektörüyle sınırlandırılmasına tepki gösteren Türk-İş, “Uluslararası sözleşmeler ve ILO bu ayırımı yapmıyor. Bu hükümet öncesinde çıkarılmış iki Bakanlar Kurulu kararı da var. Ancak kamu bunlara uymuyor” vurgusunu yaptı. Bu işçilerin alt işverenin değil, “asıl işverenin” işçileri olduklarının yargı tarafından da kabul gördüğünü belirten Türk-İş, “Sadece Karayolları’nda 7 binin üzerinde taşeron işçisi, bunların geçmişe yönelik alacakları var. Çok yüksek rakamlar. Şimdi Çalışma Bakanlığı kamuyu bundan kurtarmak, bundan sonra gelecek 650 bine yakın davayı ortadan kaldırmak için tedbir üretiyor. Bunu yaparken de kamu kesimindeki alt işveren işçilerine hak veriyormuş izlenimi vermeye çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu.