Topal'ın gizli hayatı
Aracı kurşunlanan Fenerbahçeli Mehmet Topal'ı gece kulübünde, kumarhanede değil hayır kurumlarında bulduk.
Arif KızılyalınGelgelim, o, şu sıralarda attığı goller, verdiği paslarla değil de ‘kurşunla’, ‘silahlı saldırıyla’, ‘pusuyla, ‘zırhlı araçla’, ‘kumarla’, ‘mafyayla’ anılır oldu. İşin garibi sosyal medyadaki linç kampanyasına, koca koca yazarlarla, yorumcular da katıldı; “kulağımıza geldiği kadarıyla kumar borcundan kurşunlanmış” türü dedikodularla!
Peki Mehmet Topal, gerçekten futbol dünyasının o gece hayatıyla süslü arka sokaklarının gediklisi miydi? Bu soruyu arkadaşlarına, rakiplerine, hocalarına sorduk. Aldığımız yanıt hep aynı. “Mehmet iyi bir profesyonel, iyi bir çocuk, dört dörtlük bir insan...” Fatih Terim de Hasan Şaş da Bekir İrtegün de Aykut Kocaman da Ersun Yanal da aynı görüşte birleşti. Anlatılanlardan ortaya çıktı ki Mehmet, ‘hayata sadece futbolcu gözüyle bakmayıp, “sosyal sorumluğun” toplum için önemini kavrayanlardan.
Kramponu ödünçtü
Mehmet Topal, şu sıralar futbol dünyasının çok para kazanan isimlerinden. Özellikle Galatasaray-Valencia- Fenerbahçe üçgeninde, hayatının geri kalan kısmını üst standartta yaşamaya yetecek kadar yatırım yapmış. Ancak Mehmet, çocukluk ve gençlik yıllarını yoksullukla geçiren biri. Dar gelirli bir ailenin evladı olarak dünyaya geldiği Malatya’da futbolu kurtuluş reçetesi olarak görenlerden. Öyle ki sonradan altyapı okuluna gideceği Belediyespor’un seçmelerine bile arkadaşından ödünç aldığı 3 numara büyük bir kramponla katılabilmiş; elbette ayakkabıların burnuna kağıt takviye yaparak...
İşte o günden sonra Mehmet için yeni bir hayat başlamış.
Kumar ve mafya mı? Cevap: Hayır (işleri)
Yokluk günlerinin ardından maçlar, kamplar, antrenmanlar, derken Mehmet’in yolu genç milli takımlardaki performansıyla Galatasaray’la kesişti. Ne var ki Mehmet; birçok mevkidaşı gibi ‘lüks hayata’ merak sarmadı. Doğduğu Malatya’da sağlık ve eğitim sorunlarına eğildi. Hatta beraber futbol oynadığı bir arkadaşının, “Nedir senin bu yardım merakın?” sorusuna içerleyip, “Yokluğu bilir misin? Belki bizim ufacık bir yardımımız bir hayatı kurtarır” diyerek diğer arkadaşlarını da motive etti.
İşin ilginci yardım tutkusu Mehmet’in hayatını da şekillendirecekti ister istemez. Böbrek Vakfı’nda tanıştığı Selda Duman’la hayatını birleştirmesi, ‘iyiliksever aile’ profilini oluşturacak ve mutlu bir aile kurulacaktı.
Türk Böbrek Vakfı: Eşi Selda Topal, ‘İsimsiz’ adlı şiir kitabının tüm haklarını böbrek hastalarına adarken vakfın ne ihtiyacı olsa Topal çifti yardıma koşuyor.
Semiha Şakir Huzurevi: Semiha Şakir Huzurevi’nde kalan bakıma muhtaç kişilere her Ramazan ayında iftar yemeği düzenliyorlar.
TOÇEV: Ali Koç, Erkan Petekkaya gibi isimlerin desteklediği TOÇEV (Tuvana Okumak İsteyen Çocuklar Eğitim Vakfı) aracılığı ile 4 çocuğun eğitim masraflarını üstleniyor. TOÇEV’in yöneticilerine de “Bizim de bir oğlumuz var, artık 5 evladımız oldu” dediler.
LÖSEV: Galatasaray ve milli takımdan arkadaşı Arda Turan ile LÖSEV’in desteğine koştu, farkındalık projelerine katıldı.
Kimsesiz çocuklar: Kocamustafapaşa Çiğdem Özkan Kimsesiz Çocuklar Yurdu’nun, “Oyun parkımız yok” ricasını, Emre Belözoğlu’yla kırmadı, çocukların hayatını renklendirdi.
Rüya 1 Gün: “Rüya 1 Gün” projesi ile tiyatrocusundan yazarına, işadamından sporcusuna onlarca kişi toplayıp seçilen yurtlardaki çocukları ziyaret ederek onlarla hayatı paylaştı. Özellikle Selda Topal’ın 0-2 yaş çocuk yurduna yaptığı ziyaretlerin kimi zaman hava kararana dek uzaması, çif- tin geceyi gözyaşları ile noktalamasına kadar vardı.
Ne kumarı, o parayla çocuk okuturum!
Mehmet Topal şöyle isyan etti: Hayatımda hiçbir zaman kumar oynamadım. Kumarda kaybedilecek parayla yüzlerce çocuk okuturum. Bizim paramız tamamen ya bir hayır işine ya bir ihtiyaca gider ya da kendi ailemiz için kullanırız.