Tıp eğitimi hastanelik

Balıkesir Tabip Odası’nın (BTO) Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) Tıp Fakültesi için hazırladığı “Tıp Eğitimi Raporu”, hükümetin tıp fakültelerine içeriği açısından değil sayısal açıdan yaklaştığını ortaya koydu.

İklim Öngel/Cumhuriyet

BAÜ Tıp Fakültesi’nde tıp eğitiminin, Fen-Edebiyat ve İdari Bilimler fakültelerindeki dersliklerde verildiğine dikkat çekilen raporda, anabilim dallarından 13’ünde sıfır, 9’unda ise birer öğretim üyesi olduğu belirtildi. Fakültedeki 5 öğretim görevlisinin tıpta doktora, uzmanlık veya doçentliğinin bulunmadığının vurgulandığı raporda, yaşanan hukuksuzluklar nedeniyle, “fakültenin fiilen kaosa sürüklendiği, öğrencilerin terkedilmişlik duygusu içinde olduğu” ifade edildi.

BTO, 2006 yılında kurulan Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin verdiği eğitimin niteliklerini inceleyen bir rapor hazırladı. Yetersiz dersliklerden, az sayıdaki öğretim elemanına kadar pek çok konuya dikkat çekilen rapor, BAÜ Tıp Fakültesi’nde yaşanan tıp eğitimi skandallarını ortaya kondu.

Edebiyat Fakültesinde tıp eğitimi: Fakülte, Çağış Yerleşkesi’ndeki 50 yataklı geçici hastanede sağlık hizmeti ve eğitim binaları ile, Fen-Edebiyat Fakültesi ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi dersliklerinde tıp eğitimi vermektedir. Morfoloji Binası henüz proje aşamasındadır. En az 3 yıl sürmesi beklenmektedir. 200 yataklı yeni hastanesinin 2014 yılı içinde tamamlanacağı ifade edilmektedir.

Tıpta uzmanlığı olmayan öğretim görevlisi var: Biri ücretsiz izinli 17 profesör, 12 doçent ve 29 yardımcı doçent olmak üzere toplam 58 öğretim üyesi var. 13 anabilim dalında bir tane bile öğretim üyesi yok. 9 anabilim dalında ise sadece bir tane öğretim üyesi bulunuyor. Ayrıca tıpta doktara, uzmanlık veya doçentliği olmayan öğretim üyeleri de var.

Akademik işleyiş felçli: Akademik işleyişi felce uğratan hukuk tanımaz uygulamalar devam ediyor. Eğitim-öğretim ve sınav yönetmeliğinin değiştirilmesi ve yönergenin çıkarılması gerekmektedir. Kanuna ve yönetmeliklere göre yapılması gereken Fakülte Akademik Genel Kurulu ve Eğitim Kurulları yapılmıyor. Eğitimin koordinasyonu, toplanmayan kurullar, hukuki dayanağı olmayan “başkoordinatör” ataması ve uygulamaları ile fiilen kaosa sürüklenmektedir.

Tek tip kadrolaşma son bulmalı: BTO’nın raporunda, üniversiteyi yönetenlerin eleştiri ve öneri getiren akademisyen ve kurumlara karşı “hasmane tutum” alması yerine, akademik ortamın geliştirilmesine katkı sağlaması gerektiği belirtilerek, “Tek tip kadrolaşma ufuksuzluğu yerine, başvuran nitelikli öğretim üyelerine acilen kadro açılmalıdır” denildi. “YÖK yasasının anti-demokratik maddeleriyle üniversiteyi ve tıp fakültesini yönetme kolaylığına son verilmelidir” denen raporda, BTO’nın yaptığı her başvuru karşısında “uygun görülmemiştir” yaklaşımından öteye geçilmesi istendi.

Öğrenciler terkedilmişlik duygusunda: Öğrencilerin eksik bir tıp eğitimi aldıklarına dikkat çekilen raporda, “Tıp öğrencilerinin eğitimi için gerekli asgari öğretim üyesi, diğer personel, derslik, laboratuvar, kütüphane gibi gereksinimler karşılanmalıdır. Öğrenciler tümüyle terkedilmişlik duygusu içindedir” ifadeleri kullanıldı.