"Tek yanlı taviz vermemiz söz konusu değil"

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Ermeni güçlerinin işgali altında tutulan Yukarı Karabağ ile ilgili sorununun çözümü konusunda, "Tek yanlı taviz vermemiz söz konusu değil" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Ermeni devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, ülkesindeki bazı siyasi güçlerin yorumlarının gerçeği yansıtmadığını ifade ederek şunları söyledi:
"Ermenistan'daki bazı siyasi güçlerin hala seçimlerin sona ermediği düşüncesinde olduğu ve spekülasyon amacıyla her şeyi kullandığı görülüyor. (Bu siyasi güçler) Türk ve Azeri basınını kendi yorum ve öngörülerinde kullanmak üzere çok yakından izliyor, ancak Ermenistan ve Yukarı Karabağ'daki (işgal) yönetimin resmi görüşleriyle ilgilenmiyorlar."

Sarkisyan, "Sorun ancak Yukarı Karabağ'daki (Ermeni) halkın kendi geleceğini tayin hakkının tanınmasıyla çözülebilir. İkinci koşul ise Ermenistan ile Yukarı Karabağ arasında kara sınırı olması. Üçüncü olarak da Yukarı Karabağ halkının güvenliği için ciddi bir uluslararası güvence olmalı. Sadece deli biri bu yaklaşımlardan tek yanlı taviz verilebileceğini söyleyebilir" diye konuştu.

Rusya Cumhurbaşkanı Dimitri Medvedev'in de katılımıyla Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile 2 Kasımda Moskova'da imzaladıkları bildiriye ilişkin bir soru üzerine Sarkisyan, "Bu bildiri, sorunun siyasi müzakerelerle çözülmesiyle ilgili olarak Azerbaycan'ın sorumluluk üstlendiği tek belgedir" dedi.

Müzakerelerde Karabağ'daki işgal yönetiminin de taraf olarak yer alması gerektiğini savunan Sarkisyan, "Bu olacak, başka türlü çözüm olamaz" ifadesini kullandı.
Sarkisyan, çözümdeki koşulların ne olabileceği sorusu üzerine, "çözümün yakın olması ifadesinin yarın, gelecek ay veya 3-4 ay içinde gerçekleşeceği anlamına gelmediğini" belirterek, "Her şeyden önce temel ilkeler konusunda anlaşmalıyız, daha sonra bunu uzun bir süreç takip edecek" diye konuştu.

 

AGİT MİNSK grubu eş başkanları

Öte yandan sorunun çözümünde arabuluculuk üstlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu eş başkanları, hafta sonunda Yukarı Karabağ'daki Hankendi'nde Ermeni işgal yönetimi temsilcileriyle bir araya geldi. Eş başkanlar, daha sonra yaptıkları açıklamada, çözüm konusunda taraflar arasındaki güven ortamının daha da güçlendirilmesinin büyük önem taşıdığını belirtti.

Rus eş başkan Yuri Merzlyakov, Karabağ sorununun çözümündeki temel ilkelerin Madrid'deki görüşmelerde belirlendiğini, Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan liderleri tarafından Moskova'da imzalanan bildirinin de kendilerine ek fırsatlar oluşturduğunu kaydetti.

Kimsenin çözüm sürecinin daha da uzamasını istemediğini vurgulayan Merzlayakov, Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlarının yakın bir gelecekte görüşeceğini, aynı çerçevede iki ülke liderinin de yeni bir görüşme yapması için çalıştığını söyledi.
Diğer eş başkanlar Matthew Bryza (ABD) ve Bernard Fassier de (Fransa) taraflar arasındaki güvenin adım adım artırılması gerektiğini kaydederek, bunun kendi faaliyetlerinde odaklandıkları önemli konular arasında bulunduğunu bildirdi.

 

Yukarı Karabağ

Ermenistan'ın, Azerbaycan'ın Yukarı Karabağ bölgesinde hak iddia etmesiyle SSCB'nin son döneminde bölgede başlayan gerginlik, bağımsızlıklarını kazanmalarından sonra iki ülke arasında sıcak çatışmalara ve daha sonra savaşa dönüştü.

Azerbaycan kaynaklarına göre, bölgedeki Rus askeri gücünün desteğini de alan Ermeniler, Azerbaycan'ın yaklaşık yüzde 20'sini işgal ederken, bu bölgelerdeki halka karşı da çeşitli katliam ve kıyımlar da yaptı.

Bu katliam ve kıyım yüzünden, yaşadıkları bölgeleri boşaltmak zorunda kalan yaklaşık 1 milyona yakın Azeri Türkü, halen ülkenin çeşitli bölgelerinde geçici iskan birimlerinde yaşamını sürdürüyor.

Savaşa 1994 yılında imzalanan Bişkek ateşkes anlaşmasıyla ara verilirken, Türkiye'nin de dahil olduğu AGİT Minsk Grubu tarafından sorunun barışçı çözümüne yönelik çalışmalar başlatıldı.

ABD, Fransa ve Rusya tarafından üstlenilen Minsk Grubu eş başkanlıklarının taraflar arasında bugüne kadar sürdürdüğü arabuluculuk çalışmalarında, kamuoyuna açıklandığı kadarıyla bugüne kadar somut gelişme görülemedi.

Son olarak Moskova'da Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan liderleri tarafından imzalanan siyasi bildiriyle birlikte, Ankara-Erivan arasında kurulan diyaloglar ve Türkiye'nin Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Paktı girişimi gibi gelişmelerin de doğrudan veya dolaylı etkisiyle çözüm için iyimser atmosfer oluşturuldu.

Daha önce de olumlu gelişmelerin, iyimser beklentilerin birkaç kez oluştuğunu ve bunların sonuçsuz kaldığını anımsatan siyasi gözlemcilere göre, somut bir sonuç alınabilmesi için taraflarla birlikte ABD ve Rusya'nın da çözüm için kararlı olması gerektiğini ifade ediyor.

Bakü'nün, sorunun ülkenin toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk ilkeleri çerçevesinde çözülebileceğini, bu kapsamda Yukarı Karabağ'a en üst düzey özerklik verilebileceğini kabul etmesine rağmen, Erivan, bağımsızlık veya Ermenistan'a bağlanmak da dahil, Yukarı Karabağ'daki (Ermeni) halka kendi geleceğini belirleme hakkı tanınması, Karabağ-Ermenistan kara ulaşımının sağlanması gibi koşullar öne sürüyor.