Tatarlı Tümülüsü arkeoloji söyleşisi

Tatarlı Tümülüsü "Renklerin Dönüşü (18 Haziran-26 Eylül 2010) sergisinin açılış töreni ardından dün Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu"nda Prof. Dr. Felix Pirson'un yönettiği, Prof. Dr. Erwin Emmerling, Dr. Alexander von Kienlin, Prof. Dr. Latife Summerer'in katıldığı, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ve İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı işbirliğiyle düzenlenen "Tatarlı- Renklerin Dönüşü" adlı sergi üzerine arkeoloji söyleşisi gerçekleşti.

cumhuriyet.com.tr

Tatarlı Tümülüsü, bu söyleşide kapsamlı şekilde ele alındığı ve eserlerinin nasıl korunduğu üzerine slayt yardımıyla detaylı bilgiler verildi. Almanca-Türkçe eş zamanlı çeviriyle gerçekleşen söyleşide Emmerling restorasyon sürecini, Summerer tümülüsün ikonografyasını ve Kienlin de eserin mimarisini anlattı. Pers Krallarının ikamet ettiği Kelainai (Afyonkarahisar) kenti yakınlarında MÖ. 5. yüzyılda yapılmış olan Tatarlı tümülüsü, ahşap mezar odasında bulunan renkli resimlerle bezenmiş frizler nedeniyle, Türkiye´deki kültür mirasının en değerli eserleri arasında yer alır. Frizler, bugün tamamen kaybolmuş olan antik çağ ahşap resim sanatının yegane örneğidir. Serginin gerçekleşmesini ve kapsamlı kitabının yayına hazırlanmasını sağlayan Alexander von Kienlin ve Latife Summerer; “Tatarlı ahşapları son kırk yıl içinde çok zarara uğramış ve tahrip olmuştur. Mezar odasının aylarca süren yeniden ayağa kaldırılması çalışmalarına rağmen 1969’dan önceki haline getirilmesi imkansızdır. Bu nedenle bu serginin ana fikri kültürel mirasın korunması için yeni br bilinç ve hassasiyet uyandırmak ve kamuoynun dikkatini eski eser kaçakçılığına çekmektir.Tatarlı boyalı mezar odasının 2500 yıl hemen hemen hiç bozulmadan kalabildikten sonra mezar yağmaları, kaçak kazılar, eski eser kaçakçılığı ve bilinçsiz tahriplerle 40 yıl içinde tahrip edilmiş olması ve bunun başka yerler de de sürüyor olması kaygı vericidir.” sözleriyle “kültür mirasının korunması” konusunun aciliyetine dikkat çektiler.

Yağmadan restorasyona Tatarlı tümülüsü


Tatarlı tümülüsü  ahşap mezar odası, 1969 yılında yağma edilmiş, boyalı frizlerden en iyi korunmuş olanlar kısmen kesilmiş ve yurtdışına kaçırılmıştı. Geriye kalan ahşap kalaslar sökülüp Afyonkarahisar Arkeoloji Müzesine getirilmişti. Bundan altı yıl önce, kaçırılan frizlerin dört parçası Münih’te bir müzede bulundu. Bunların Tatarlı Tümülüsü’ne ait olduklarını kanıtladıktan sonra, Münih Üniversitesi Klasik Arkeoloji Enstitüsü’nden Prof.Dr. Summerer ve ETH Zürih, Tarihi Yapıları Araştırma ve Konservasyon Enstitüsü’nden Dr. Kienlin, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile sıkı bir işbirliği içinde, 40 yıl önce tamamen tahrip edilmiş bu mezar odasını tekrar ayağa kaldırmak için bir proje başlattı. Yurtdışına kaçırılan bütün friz parçalarının geri getirilmesini de kapsayan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın desteklediği restorasyon projesiyle, yalnızca bu eşsiz eserler bilime kazandırılmıyor, iki ülke arasındaki karşılıklı dostluk çerçevesinde geliştirilen işbirliği sayesinde, tarihi eser kaçakçılığına karşı uluslararası alanda sürdürülen mücadeleye de barışçıl bir örnek ve önemli bir katkı sağlanmış oluyor.