Tannhäuser operası yargılanıyor

Sanata ve sanatçılara yönelik baskılar ülkemizde hızla yaygınlaşırken, Rusya'da da bir opera oyunu yargılanıyor. Moskova ve St. Peterburg 'dan sonra Rusya'nın en önemli opera ve bale merkezi Novosibirsk Devlet Opera ve Tiyatrosu'nda sergilenen Tannhäuser operası mahkemelik oldu.

Mete Kızık/Cumhuriyet

Rusya TASS Haber Ajansı'nın verdiği bilgilere göre geçen Aralık ayında ilk kez gösterime sunulan Richard Wagner'in ölümsüz yapıtlarından Tannhäuser i sahnelenmesi, ülke çapında çeşitli tartışmalara yol açtı. Ortodoks kilisesi yetkilileri oyunun sahnelenmesiyle birlikte harekete geçti. Davacı Novosibirsk Başpapazı," Oyunda haç kullanılması ve İsa'nın Venüs'ün un bacakları arasında olmasının dini duyguları zedelediği gerekçesiyle yargıya başvurdu ve dava açıldı. Yönetmen Timofej Kuljabi savunmasında " İsa değil, Tanrı bağışlayıcıdır. Tiyatro doğmalara teslim olmamalıdır. Oyun diyalog kültürünün bir yansımasıdır" görüşünü savundu. Mahkeme heyeti, Kuljabi'ye herhangi bir hapis cezası vermezken oyunlarda ' dini duyguların dikkate alınması' tavsiyesinde bulundu. Novosibirsk Başsavcılğı tavsiye kararının yetersiz olduğunu, yönetmenin cezalandırılması gerektiğini belirterek itiraz etti.

Yargılama sürerken konu ülke çapında çeşitli tartışmalara yol açtı. Rusya Kültür Bakanlığı geçen hafta yaptığı açıklamada opera yönetiminden Ortodoks kamuoyuna özür dilemesini, tepki çeken yerlerin değiştirilmesini istediklerini söyledi. Bu arada tiyatro bütçesinin mali hesaplarını inceleme altına alınacağını duyurdu.

Tepkiler yükselmeye başladı. Novosibirsk Aydınlar Birliği sanat özgürlüğünün baskı ve tehdit altında olduğuna dikkat çekti. Birlikten yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Bugünkü Rusya'da, üç yüz yıl önce kilise baskısına ve sansürüne uğrayan sanatçıların durumu hortlatılmıştır. Kentimiz radikal Ortodoksların kutuplaştırıcı, düşmanlık yaratan girişimlerine sahne olmaktadır. Sanatçının herkes gibi inanç konularını yorumlamak, yapıtlarında dini temalar, sembolleri kullanmak hakkı vardır. 700-800 yıl önce olmayan koreograf, müzik, sembollerin şimdilerde kullanılması sahnenin bir parçasıdır. Bu davayı Anayasal hak ve özgürlük kapsamındaki İfade özgürlüğünün kullanılmasını engelleme olarak görüyoruz.”

Öte yandan Rusya Tiyatro Sanatçıları Birliği Başkanı Aleksandr Kaljagin, "Sansürün belirleyici olduğu dönemlere dönmek istemiyoruz. Bir sanat yapıtına karşı dava açılması bile başlı başına alarm durumudur, Küçük bir gurubun baskılarına sanat direnecektir." dedi.

Bu gelişmelerin ardından ünlü Bolşov Tiyatrosu devreye girdi. Tiyatro Müdürü Wladimir Urin " Genç yönetmen Timofej Kuljabin'le birlikte çalışmak istiyoruz. O oyunu gelecek sezonu sergilemek istiyoruz" diyerek yönetmene destek verdi...

 

Türkiye'de izleniyor

Sanata yönelik baskıların çeşitli ülkelerde zaman zaman yükseldiğini belirten Dramaturg Haluk Işık, Moskova'da ki gelişmeleri izlediklerini belirterek şunları söyledi: “Sanata karşı ağır baskıların yaşandığı bir ülkedeyiz. Rusya'da ortaya çıkan gelişmeler gibi farklı coğrafyalarda kimi zaman benzer sorunlar yaşanıyor. Sorun hayata, dünyaya ve insana bakıştadır. Sorun bilimi ve sanatı, aklın özgürleşmesi, daha yaşanır bir dünya mümkündür şiarının çabası, hayatı düşünsel ve estetik bir süzgeçten geçirip, daha insani hale dönüştürecek bir yolculuk olarak görüp görmemektedir. Bilim ve sanat bu yolculuğunu, insanlık var olduğu günden bugüne, ulaştığı sonuçlardan sonuna kadar yararlanmasına rağmen, her fırsatta engellemeye ve yok etmeye çalışanlara karşı sürdürmektedir, sürdürecektir. Ötesini düşünmek ve istemek, insanı ve aklını yok saymaktan başka bir şey değildir. Ama insan da, aklı da, dünyanın en büyük gerçeğidir. Sorun, bu gerçek bilindikçe ve algılandıkça, ortadan kalkacaktır. Umut ve çözüm, yine bilim ve sanattadır."

 

R.Wagner ve Tannhäuser:

Fransız Devrimi'nin müzik alanında da etkilediği müzisyenler arasında W.A.Mozart, F.Schubert, F.Liszt ve R. Wagner başta geliyor. Wagner'in en çarpıcı özelliği devrim sonrası yazar ve müzisyenlere göre hem operalarında, hem de düşünsel yazılarında düzene, aristokrat düzene karşı durmasıydı. İlk kez opera yapıtlarında dram, şiir, resim ve müziği bir araya getirdiği 'birleşik sanat eseri' kavramıyla (Gesammtkunstwerk) ölümsüzleşti. L. A. Feuerbach, A. Schopenhauer, P. J. Proudhon, F. Nietzsche,K. Marks'dan etkilenerek, devlet yapısı, toplum ve din üzerine yoğunlaştı. Periler, Aşk Yasağı, Rienzi, Uçan Hollandalı, Tannhäuser yapıtlarında da aşk ve romantizm sosyal, kültürel, dinsel açıdan ele alınır. Aşk ve romantizm ancak yaşanılan dünyaya ait olmaktan çıkar, kahramanları mutluluğu ancak ölüm sonrası yakalar.

Alman Orta Çağ dönemi efsanelerinden Tannhäuser ve Wartburg Şatosu Müzikçiler Yarışması'nın dan esinlenerek yazdığı Tannhäuser operası üç bölümden oluşuyor. Dünyevi mi yoksa tanrı aşkı mı sorusunun incelendiği yapıtta, Tannhäuser'in Elisabeth ve aşk tanrıçası Venüs arasındaki duygusal gelgitlerini ele alıyor. Aşkın bir günah olarak kabul edilmesi, Tannhäuser’in cezalandırılması ve af dilemek için papaya gidişi ve öldükten sonra affedilmesini anlatır. Richard bu yapıtında da Hristiyanlığın cinsellik ve aşkı yorumlamadaki çelişkilerini ele alır.