Taner Yıldız: 301 kardeşimizi kaybettik

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız Soma'daki maden kazasında 301 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

ANKA

Soma'da 301 işçinin yaşamını yitirdiği maden kazasının 5'inci gününde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, içeride kalan işçi olmadığını ve arama kurtarma çalışmalarını sona erdirdiklerini söyledi. Arama-kurtarma çalışmalarının sona ermesi üzerine Taner Yıldız açıklama yaptı. 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Soma maden kazasında 301 işçinin hayatını kaybettiğini belirterek, madencilik sektörünün, madencilik dünyasının buradan çıkaracağı çok ama çok ders olduğunu söyledi. "Bizim için çok acı bir tecrübe oldu" diyen Bakan Yıldız,"Şu anada kadar kurtarılan 485 işçimizden sonra, ister kamu, ister özel sektör olsun, ucu nereye dayanıyor olursa olsun, bununla alakalı soruşturmalar, teknik, idari ve hukuki açıdan yapılacaktır" dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Soma'da yaşanan maden kazası sonrası genel değerlendirmelerde bulundu. Bakan Yıldız, Soma maden kazasında 301 işçinin hayatını kaybettiğini belirterek, "Hükümetimiz olarak, daha ilk başından, hadise olduğu gibi buraya intikal ederek, bir koordinasyon, bir kriz merkezi kurarak, bütün bakanlıklarımızın burada ilgili kurumları ile beraber bulunduğu bir hale geldik. Kesintisiz 24 saat çalışıldı. Çünkü canlarımız orada yatıyordu. Ne kadar erkenden kurtarabilirsek, o kadar daha iyi olacağına hep beraber karar vermiştik. Zamanın aleyhimize işleyeceğini biliyorduk. Buradan, hayata tutunan ve kurtardığımız işçi kardeşlerimize, Allah onlara sağlık versin. Bütün çoluk çocuğu ve akrabasıyla hep bir arada olmasını diliyoruz. Allah bundan sonra kendilerine kaza bela vermesin" diye konuştu.

 

'Geniş bir koordinasyon yapıldı, 250 araç ile çalışıldı'

Soma maden kazasının ardından geniş bir koordinasyon sağlandığını ifade eden Bakan Yıldız, 250 araç ile çalışıldığını açıkladı. Bunların içinde ambulansından, itfaiyesine, iş makinesinden helikopter ve uçağına kadar bir çok aracın bulunduğunu ifade eden Bakan Yıldız, devlet ve hükümetin bütün sektörüyle burada yer aldığının altını çizdi.

Bakan Yıldız şunları söyledi: "Güvenlik personeli hariç bin 300 personelimiz burada görev yaptı. Dışarıdan birçok ziyaretçimiz geldi, bu acıyı paylaşmak için. Onların her birinin ayaklarına ve yüreğine sağlık. Birlik ve beraberliğin çok iyi bir örneğini sergilemiş oldular. Zor bir şartta, bu kadar hızlı çalışabilmek için kurtarma ekibiyle beraber yoğun bir çaba sarf edildi. Kimse emeğini, niyetini, gayretini buradan esirgemedi."

 

'Koordinasyon bundan sonra devam edecek'

Koordinasyonun bundan sonra devam edeceğini belirten Bakan Yıldız, "Kurtarma faaliyetleri bittikten sonra bizler buradan çekilip gitmiyoruz. Psiko-sosyal destek sürecek. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'ndan, Sağlık Bakanlığı'na kadar, buradaki arkadaşlarımızın, ailelerinin yanında yer alacağız" dedi.

 

'Zamana karşı bir yarış verildi'

Maden kazası sonrasında zamana karşı bir yarış verildiğini ifade eden Bakan Yıldız şunları kaydetti: "İlk iki gün, hayatlarından çok fazlaca ümit ettiğimiz işçi kardeşlerimizden, üçüncü gün geldiğinde daha fazla ümidi kestiğimiz noktaya geldik. İçeride ummadığımız yerde yangınlar çıktı. 250 metre boyuncu konveyör yandı. Hemen arkasından karbonmonoksit gazının olumsuz şartlarıyla beraber, kurtarma ekiplerini riske etmeksizin, önemli bir faaliyette bulunuldu. Tersine hava akımları oluşturuldu. İşin tekniğiyle ilgili toplantılar yapıldı. İşin riski vardı, bütün riskleri göze alarak, arkadaşlarımın yoğun bir şekilde çalıştıklarını ve emeklerini esirgemediklerini gördüm. Biz kazanın sebepleri ile alakalı olarak adli ve idari soruşturmaları başlattık. Savcılarımızdan, bilirkişilerimizden, iş müfettişlerimizden oluşan bir grupla beraber, buranın ilk gözetimleri yapıldı. Ulaşabildikleri yere kadar gittiler. Ulaşamadıkları noktalarla ilgili tekrar ikinci bir gözlem yapılacak çalışma müfettişlerimizle. Gerçek nedenini, teknik, idari ve bir çok açıdan değerlendireceğiz. Madencilik sektörünün, madencilik dünyamızın buradan çıkaracağı çok ama çok ders var. Bizim için çok acı bir tecrübe oldu. Amacımız şudur: Şu anada kadar kurtarılan 485 işçimizden sonra, ister kamu, ister özel sektör olsun. Ucu nereye dayanıyor olursa olsun, bununla alakalı soruşturmalar, teknik, idari ve hukuki açıdan yapılacaktır."

 

'Soruşturmalar devam edecek'

Bundan sonra adli ve idari soruşturmaların devam edeceğini ifade eden Bakan Yıldız, "Bu soruşturmaların sonuçlarını hep beraber izleyeceğiz. Sonuçlarının gerek özel sektöre, gerekse kamuya, çalışanlar ile alakalı sorumluluklarını bir kez daha aktaracak. Şu ana kadar arama kurtarma faaliyetlerine yoğunlaştırdığımız ayırdığımız yapının bundan sonra soruşturma, üretimler, üretimin yapılıp yapılmaması, maden ocağının ne tarzda bulunacağı gibi bununla alakalı çalışmalara yoğunlaşacağız. Bunlarla alakalı gayret ve niyetlerimizden mesul olduğumuz bütün kurumlar için tedbirlerin alınması, bütün düzenlemelerin yapılması, yalnızca kanun, yönetmelik, ikincil mevzuat değil, insan kaynaklarıyla itibaren yapılmasını da temenni ediyorum" şeklinde konuştu.

 

Teşekkür etti 

Bölgeye ziyarette bulunanları, çalışmalara destek verenlere teşekkür eden Bakan Yıldız, "Bütün emeği geçen arkadaşlara teşekkür ederim. Başta vefat eden, helal lokma peşinde burada maden işi yapan 301 işçi kardeşime Allah'tan rahmet, kederli ailelerine sabır diliyorum. Çocuklarına sağlıklı ve uzun bir ömür temenni ediyorum" dedi.

 

'Millet onları affetmeyecek'

Maden ocağı önünde gerçekleştirdiği değerlendirme toplantısında çok fazla konuşacaklarının olduğunu söyleyen Bakan Yıldız, "Bu kadar insanların aklı, fikri, kanaatleri ile oynanmaz. Burada bir can pazarı yaşandı. Neyin üzerinde politika yapmak istiyorsanız onu yapın ama burada yapmayın. Ne üzerinde politika yapmak istiyorsanız yapın ama burada yapmayın. Bizimle ilgili derdi olan varsa, bizi her tarafta bulur, gelir söyler. Ama şu acının içerisinde bu kadar ağır iftiralar bunu yapanları küçültür. Millet onları affetmeyecek. Nasıl bir hal nasıl bir vicdandır ki 110 tane Suriyelinin üzerine beton dökülür bunu hangi vicdan söyler. Böyle bir vebali hiçbir arkadaşım kabullenemez. Eğer Suriyelilerle alakalı hassasiyeti olanlar varsa Eset'in binlerce öldürdüğü çocuklara baksınlar, orada karşı çıksınlar. Oradaki yapamadıklarını gelipte bu ocaktan almaya kalkmasınlar. Bu maden ocağını da kötü emellerine alet etmesinler" dedi.

 

'Salı Bakanlar Kurulu'nda sunum yapılacak'

Soma'da yaşanan maden faciasına ilişkin TBMM'ye araştırma önergesi verildiğini anımsatan Bakan Yıldız açıklamalarını şöyle sürdürdü: "İktidarıyla muhalefetiyle; biz bunu destekliyoruz. Bakanlık olarak bütün hazırlıkların şeffaf şekilde paylaşılacağını söylemek istiyorum. Salı günü ilk bilgilendirme toplantısını Bakanlar Kurulu'nda yapacağız. Burada ne yaşadıysak kamuoyu ile paylaştık. Her vatandaşımızı yüreği buradaydı. Emin olmadığımız bilgiyi paylaşmamaya özen gösterdik. Savcılar, bilirkişiler, iş müfettişleri, bakanlığımızın denetim kurumu başkanlığı olmak üzere bir soruşturma başlatıldı. Kazanın olduğu saatten başlatıldı. Ocağa girdiler, inceleme yaptılar. Bundan sonrası, hukuki zeminde devam edecektir. Burada özel sektöre düşen bu zemini hazırlamaktır. Savcıların gözetiminde işlem yapmaktır."

 

'Aileler mağdur olmayacak'

"Vatandaşlarımızı ihtiyaçları karşılanıyor. Önümüzdeki günlerde genel yardımlarla alakalı, sadece kamu kuruluşlarıyla ilgili değil her türlü faaliyetler paylaşılacaktır. Kredi ertelemesi borç ertelemesi ile ilgili düzenleme olacak mı? Mesela elektrik borcu için şirket biz bunları sildik deniyor. Banka kredi borcunu sildik diyor. Bunlar gibi örneklerin dışında buradaki vatandaşlarımızın mağdur olmayacağını herkes bilsin. Genel yardımlarla alakalı, Başbakanlığımız olmak üzere, her türlü faaliyet kamuoyu ile paylaşılacaktır."

 

'114 maden ocağı kapatıldı'

"Şimdiye kadar mevzuata uymadığı için 114 maden ocağı kapatıldı. Çok kere söyledim bunun haber niteliği yok. İstediğimiz fasıllara uymadığı için kapatıldı. Denetim mekanizması kapattı. 2 ay önce 1 kaza oldu, 1 işçi öldü. 'Hemen denetimlere başlayın' dedim. Bize göre o ocak kapalı denildi. Kaçak çalışan ocaklarda ölümler oluyor. Konuyla ilgili çalışmalar yapılıyor bunları kamuoyuyla paylaşacağız." (ANKA/SON)

 

Taner Yıldız üç kez açıklama yaptı

Öğlen saatlerinde yaptığı açıklamada maden kazasının yaşandığı ocakta arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, içeride hayatını kaybeden 2 işçinin bulunduğunu ve yerlerinin tespit edildiğini söylemişti. Arama kurtarma çalışmalarının güçleştiren yangının kontrol altına alındığını ifade eden Yıldız, "12 ailemizin kayıp talepleri vardı, 10 işçimizi dışarıya çıkardık. İçerideki 2 işçimizi dışarıya çıkarma çalışmaları başladı. 301 işçimiz hayatını kaybetmiş oldu. Bugün ailelerine çok büyük bir ihtimalle, 10 işçimizi teslim etmeyi planlıyoruz. DNA testleri sonuçlanacak. Buradan çıkaracağımız 2 işçiyi de bugün ailelerine teslim etmeyi planlıyoruz. İlk günden bu yabana bu acıyı siyaset üsttü olarak değerlendirdim" dedi.

Yılmaz Özdil'e tepki

Yıldız açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Şu ana kadar sakinliğimi sükûnetimizi koruduk. Son derece önemli bir işte bütün ciddiyetimizle beraber, bütün ekibimizle beraber, bakanlıklarımızla beraber burada bulunduk. Bütün eleştirileri de sinemize çektik. İçimizdeki fırtınayı sessizlik olarak buraya taşıdık. Ama şu kısmına dayanamayacağım. Bir adam kalkıyor diyor ki 'bunlar müstahaktı.' Burada ki hayatını kaybeden işçilerimize yalnızca AK Parti mitingine gittiğinden dolayı, yalnızca başbakanımıza parti lideri dediklerinden dolayı bunlar müstahaktır diyor. Buna tahammül etmemiz söz konusu olmaz."

"77 MİLYONUN YARALI OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİM ONDAN 1 KİŞİ ÇIKARIN"

"Ben 77 milyonumuzun yarala olduğumuz söylemiştim, o sayıdan bir kişi çıkarın. Demek ki bu adam yaralı değilmiş. Biz şahıslarımızla ilgili bir hususta, bütün eleştirilere hiçbir eleştiriye cevap vermedik. Yoğunlaştığımız tek bir iş vardı, bugün iki işçimizin yeri tespit edildikten sonra ben bunu söylemek zorundayım. Çalışma arkadaşlarına sesleniyorum. Benim artık ona söyleyecek hiçbir cümlem yoktur. Böyle bir insanla nasıl yan yana çalışılabilir, bunu söyleyecek bir adamla, nasıl bir fikir değerlendirilebilir. Biz basının özgür olmasını isteyen bir yapıdayız, ama bu özgür olmak isteyen basına da, bir istismar aracı olarak konmuştur. Her birimizin 301 işçimizin hassasiyetine ve onların cenazesine gösterilmesi gereken nezakete davet ediyorum. 'Müstahaktır' demek böyle bir ölümü kendi zihninde kalbinde, makul hale getirmektir. Bu acının içerisinde böyle bir cümle, 77 milyon-1 tarafından kabul edilemez. Bu kadar da haksızlık olmaz. Biz bütün acımızla, hüznümüzle beraber, yeni bir kaza olmasın çabası ile gece gündüz uğraşan ekiple birlikte yürütüyoruz. Böyle bir insafsızlığa, böyle bir insansızlığa böyle bir kutsalsızlığa tahammül edemeyiz. Müstahaktır kelimesinin bedeli ödenmek durumundadır. Ben bunu işçi kardeşlerimiz adına söylüyorum"

Enerji ve Tabi kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 2 işçinin cenazelerinin çıkarılmasının ardından arama kurtarma çalışmalarını sonlandıracaklarını söyledi.
Kaza sonrası idari ve adli soruşturmanın başlatıldığını anımsatan Bakan Yıldız, "Dikkat etmemiz gereken 2 önemli konu var. Denetim ve soruşturma yürütülüyor, diğeri de sahanın korunması gerek. Sahanın üretim içerisinde olamamış oluşu koruma tedbirlerini beraberinde getiriyor. Maden ocağının farklı riskler içermemesi gerekiyor. Bakıma ihtiyacı var. Delillerin olduğu yerde, kalması gerekiyor. Kimin ihmali varsa cezasını çekecektir. Kamu oyunun hassasiyetimizi biliyor, bununla alakalı kimsenin zafiyet gösterme imkanı olmaz" dedi.

Sabah yapılan ilk açıklama

Yıldız saban erken saatlerde yaptığı açıklamada, gece yapılan kurtarma çalışmalarında 15 işçinin cenazesine ulaşıldığını söyleyerek, cenazesine ulaşılan toplam ceset sayısının 299'a ulaştığını belirtmişti. Bakan Yıldız, madenden cenazesi çıkarılan 286 işçinin ailesine teslim edildiğini, 13 işçinin ailesine teslim edilmek için işlemlerin yapıldığını bildirdi. Cenazelerin teslimi için işlemlerin sürdürüldüğünü ifade eden Yıldız, "3-4 saat içinde büyük bir bölümü teslim edilecek. DNA testi sonucu işlemlerini ve karşılaştırmaların beklenmesi nedeniyle 4-5 işçinin teslimi gecikebilir. Hedefimiz bugün itibarıyla tüm işçi kardeşlerimizi teslim etmek" dedi.

"BAŞKA YERDE LOKAL BİR YANGIN ÇIKTI"

Yer altında en fazla 3 işçinin olabileceğini değerlendirdiklerini ifade eden Bakan Yıldız, arama faaliyetlerine devam edileceğini vurguladı. "Bu arada farklı bir gelişme oldu" diyen Bakan Yıldız, şu ana kadar ocağın içinde çıkan yangından bağımsız olarak, başka bir yerde lokal bir yangın başladığı bilgisini verdi. Bakan Yıldız, şunları kaydetti:

"Önceki yangınla alakası olmayan, onla ilintili olmayan, Metan seviyesinin yükselmesinden dolayı bu yangını önemsiyoruz. Tabii üretim yapılmadığı takdirde, özellikle madenciler bilirler, bunun farklı yerlerde çıkabileceğidir. Onun için zamanı çok iyi değerlendirmek gerekir. Ocak şu anda hem denetlenmeye muhtaç, hem de kontrole muhtaç. Ocağı kendi haline bırakamayız. Şu anda önemli kararlar da vermek zorundayız. İşçi kardeşledimizi hızlıca çıkartmamız lazım. Bir yandan da kamuoyunla paylaştığımız denetimle alakalı işlemlerin sürdürülmesi lazım. En önemlisi de bunların sağlıklı şartlarda, kimseyi riske edilmeden yapılması gerekiyor. Onun için arkadaşlarla bir değerlendirme yapacağız, kararlarımızı da uygulamaya geçeceğiz".