"Takip edildiğimi hissediyordum"
Birinci Ergenekon davasında, Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atmaktan tutuklu sanık Tekin Irşi, "Mayıs 2006'da bombayı attıktan sonra hep takip edildiğimi hissettim. Danıştay olayından sonra da polis almıyordu bekliyordu" diye konuştu.
cumhuriyet.com.trİstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri’de görülen Danıştay’a silahlı baskın ve Cumhuriyet Gazetesi’nin bombalanması dosyasının birleştirildiği birinci Ergenekon davasının 143. duruşması gerçekleştirildi. Çapraz sorgusunda tutuklu sanık Avukat Kemal Kerinçsiz’in sorularını yanıtlayan Tekin Irşi, tutuklu sanık Osman Yıldırım’ın ifadelerini yalanladı. Yıldırım’ın, “Talimatı Veli Küçük’ten bombaları Muzzafer Tekin’den aldım” şeklindeki ifadeleri konusunda Tekin Irşi “Osman Yıldırım’ın Muzaffer Tekin’i tanıdığına inanmıyorum. Osman Yıldırım’ın bu ifadeleriyle tutuklu iseler tahliye edilmeleri lazım” diye konuştu. Danıştay olayından sonra 18 Mayıs 2006’da gözaltına alınan Tekin Irşi şunları anlattı:
“Danıştay olayından önce de sonra da takip ediliyordum. Hovarda Bar’da İsmail Sağır ile birlikte otururken şef garson geldi ‘burada tuhaf adamlar var’ dedi. En son İsmail ile Hovarda Bar’da gözaltına alındık.”
Tutuklu sanık Veli Küçük’ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük’ün soruları üzerine Tekin Irşı, “Birinci bombayı atmaya giderken Osman Yıldırım ‘Tövbe etmek lazım, namaz kılmak lazım, oruç tutmak lazım’ dedi. Ciddiye almadım. Osman’ın namaz kıldığını, oruç tuttuğunu görmedim. Dini hassasiyetleri olduğunu söyleyemem” dedi.
Avukat Küçük’ün, “Bombayı attığınız 5 Mayıs’ın ertesi günü bütün gazeteleri aldığınızı, okuduğunuzu söylediniz. Osman Yıldırım’ın Cumhuriyet’te başörtülü domuz karikatörü için özür çıkmadığını görünce kızdığını söylediniz. Doğru mu” sorusu üzerine Tekin Irşi, “Evet, Osman Yıldırım, ‘bu gazete niye özür dilemiyor’ diye sinirlenip duruyordu” dedi.
Zeynep Küçük’ün “Osman Yıldırım ‘Veli Küçük’ü tanıyorum’ mu dedi? ‘Veli Küçük’ü bu davaya bağlayacağım mı’ dedi” sorusunu Tekin Irşi şu ifadelerle yanıtladı: “Osman Yıldırım ‘Veli Küçük’e bağlayacağım’ deyince Erhan Timuroğlu ‘Tanımıyorsun nasıl bağlayacaksın’ dedi. Osman Yıldırım ‘Ben de sizinle yargılanmak istiyorum’ dedi.”
2. davanın delili
Üye Hakim Hüsnü Çalmuk, Tekin Irşi’ye Danıştay’a saldırı davasının ilk olarak görüldüğü Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Alparslan Arslan’ın tutumlarına ilişki gözlemlerini sordu. Tekin Irşi, “İlk iki mahkemede düzgündü. Daha sonra buradaki gibiydi. Hiç konuşmuyordu, şu anki durumu gibi” diye konuştu.
Çalmuk, İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Mahir Akkar’da ele geçirildiği iddia olunan bir DVD’de Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Danıştay’a saldırı davasının 13 Şubat 2008 tarihindeki karar duruşmasına ilişkin görüntülerin bulunduğunu anlattı ve duruşmadaki perdeye yansıtılmasını istedi.
Osman Yıldırım’ın kararı açıklayan hakimlere küfür ettiği görüntülerin birkaç dakika gösterilmesinin ardından Başkan Çalmuk, “Osman Yıldırım duruşmalarda hep böyle miydi” diye sordu. Irşı, “Osman Yıldırım ilk defa mahkemede küfür etti” dedi.
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun sorusu üzerine Irşi, ilk iki duruşmada iyi olan Arslan’ın anne ve babasının da ziyaretlerine geldiğini, arkadaşları için ailesine para yatırmalarını söylediğini belirtti.
Haşıloğlu, Irşi’ye Ankara Sincan Cezaevi’nde İstanbul Cumhuriyet savcılarına, “Arslan’ın sprey gibi, burna sıkılan, kokainden daha etkili, uyuşturucuya benzer bir şey kullandığı” şeklinde ifade verdiğini anımsattı.
Coco Bar’da otururken Arslan ile Osman Yıldırım arasında böyle bir konuşma geçtiğini ancak ayrıntısını anımsamadığını söyleyen Irşi, “Ben uyuşturucu madde kullanmıyorum. Arslan’ın da kullandığını görmedim” dedi.
Arslan söz aldı...
Bu sırada konuşmak isteyen Arslan’a mikrofon verildi. Arslan şunları söyledi:
“Duman ihtiyacı oluyor. Bazen bir türlü bitmiyor. 2-3 paket içiliyor. Sigarayı burnundan çekersen bu ihtiyacını giderirsin.”
Gitan marka bir sigarayı 1-2 defa içtiğini, ancak içinde uyuşturucu madde olduğuna dair bilgi edindiğini ifade eden Arslan “Uyuşturucu, kokain, esrar, haşhaş gibi şeyler kullanmadım. Marlboro sigarasında bu tip maddeler var mı bilmiyorum. Şarapla yıkandığı bilgim vardı” diye konuştu. Haşıloğlu’nun sorusu üzerine Arslan, bahsi geçen spreyin parfüm olduğunu söyledi. Arslan, Tekin Irşi’nin duyduğu konuşmanın şakalaşma olduğunu belirtti. Hakim Hasan Hüseyin Özese’nin, “Dumanın etkisi ne kadar sürüyor” sorusuna Arslan, yemek yeme ihtiyacını giderdiği şeklinde cevapladı.
Özese’nin “Pahalı mı?” sorusuna da Arslan, “Bildiğiniz sigara. Yakın burnunuza çekin. Sigara varsa gösterebilirim. Günde 3-4 paket içenlere tavsiye edebilirim” şeklinde konuştu.
Allah bilir
Tutuklu sanık emekli Veli Küçük’ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük, Alparslan Arslan’a bazı soruları olduğunu belirterek söz istedi. Küçük’ün soruları üzerine Arslan şunları söyledi: “Ben biraz rahatsızım. Siz bu soruları Cumhuriyet Gazetesi’ne atılan bombaların ve Danıştay olayının babanız ile alakası olup olmadığını veya buradaki beyefendiler ile alakası olup olmadığını söylemem için soruyorsunuz. Bunu Allah biliyor. Yok da diyemem, var da diyemem.”
Küçük’ün “Bombaları kimden aldınız” sorusunu “Süleyman Esen’den aldığımı söylemiştim” diye yanıtlayan Arslan, Osman Yıldırım’ın Veli Küçük ve Muzaffer Tekin ile ilgisinin olup olmadığı sorusunu da “Ben bilemem” diye yanıtladı. “Bombaları Osman Yıldırım’a siz mi verdiniz” sorusunu ise “Ben kendimin ne olduğunu bilmiyorum. Süleyman mı, Alparslan mı, babanız mi bilmiyorum” diye yanıtladı.
Arslan birden başka bir konuya geçerek şunları söyledi: “Burada kantin ihtiyacı var, Çikolata, bisküvi almak lazım, yemek lazım. Vedat Ergin’in para sıkıntısı var. İmkanı olanların para yatırması lazım.”
Küçük’ün “Bombaları Süleyman Esen’den alıp Osman Yıldırım’a mı verdiniz” diye sorusunu yinelemesi üzerine Arslan “Kesinlik yok, en nihayetinde Allah bilir. Halden hale geçiyorum” dedi.
Küçük’ün Emniyet’te kendisine gösterilen şemada kimlerin olduğunu bir kez daha anlatmasını istemesi üzerine Arslan şöyle konuştu: “Babanız, Muzaffer Tekin, Hüseyin Görüm, Vatansever Kuvvetler..O gün irtibatım olmadığını söylemiştim. Ama alakaları yoktur diyemem. Muzaffer Tekin ile görüşürken ‘Bomba gibiyim’ derdi. Bunun bombalarla ne kadar alakası var bilemem.” Arslan “Çin’de, Rusya’da cezaevinde olanlara battaniye, yorgan, gıda malzemesi göndermek lazmı. Irak’a, Afganistan’a yardım etmek lazım. Kıyafet göndermek lazım” diye konuştu.
İdris Arslan para gönderdi
Tekin Irşi, hakim Sedat Sami Haşıloğlu’nun sorusu üzerine Alparslan Arslan’ın babası İdris Arslan’ın kendisine ve diğer Danıştay sanıkları Erhan Timuroğlu ile İsmail Sağır’a Sincan Cezaevi’nde 4-5 kez 250-300 lira yatırdığını belirtti. Irşi, İdris Arslan’ın kendisine Silivri Cezaeevi’ndeyken de 2 kez para gönderdiğini söyledi.
Haşıloğlu, Tekin Irşi’nin önceki ifadelerinde “Alparslan Arslan’ın Ankara’ya para almaya gittiğini” söylediğini anımsattı. Bu sırada konuşmak istemesi üzerine mikrofon uzatılan Alparslan Arslan “Ben paradan konuşmayı sevmem. Silah konuşulmuştur. Parayı da konuşurum ama silaha yönlendiririm” dedi.
Hakim Haşıloğlu’nun “Tekin Irşi ‘Milyon dolar alacağı vardı’ diye ifade vermiş” anımsatmasında bulunması üzerine Arslan şöyle konuştu: “Ben bu tip konuşma tarzına girmem. ‘Tekin paralanacağız, Osman paralanacağız’ böyle konuşmalardan nefret ederim. Paranın insan ilişkileri arasında kullanılmasından nefret ederim. Kendimi vitrine edecek değilim. Bundan da nefret ederim.”
Tekin Irşi’nin “100 milyon dolar alacağı vardı” şeklindeki ifadesinin anımsatılması üzerine ise Arslan “Olabilir, 100 milyon dolar alacağım olabilir” dedi. Haşıoğlu’nun “nereden” sorusu üzerine Arslan “Nereden alacağımı söylemek istemiyorum. Merkez Bankası’nda basılıyor. El kadar kağıt, bakmak lazım. İhtiyaç için kullanılabilir. Döner alırsın, çay içersin, sigara içersin” diye konuştu. Arslan’ın “500 bin dolar bankalarda vardır, Soytarıları sevmem, Alıp ihtiyaç sahiplerine verirsin” sözleri üzerine Haşıloğlu, “Hangi bankadan, kredi mi alacaksınız” diye sordu. Arslan “Koçbank’tan olabilir. Rahmi Koç’un muydu. Paraların alınıp fakirlere dağıtılması şeklinde olabilir” dedi.
Perinçek’i severim
Bu sırada İşçi Partisi (İP) Genel Sekreteri Nusret Senem söz alarak “Alparslan Arslan’a emniyette Ergenekon şeması gösterilmiş mi, İşçi Partisi’ne ilişkin sorular sorulmuş mu” diye konuştu. Arslan “Böyle bir şey sorulduğunu bilmiyorum. Doğu Perinçek’e televizyondan görmüşlüğüm var. Çok uzak olduğum bir insan değil. Allah nasip eder Doğu Perinçek’i severim. Yaşından dolayı saygı gösteririz, hizmetini yaparız. Belli olmaz bakarsın rejim değişir. Buradaki avukatlar yargıç olur, bilemeyiz” dedi. Nusret Senem’in şemada kimleri gördüğünü söylemesi konusundaki ısrarı üzerine Arslan “Rahmi Koç, Cumhurbaşkanı, Mehmet Ali Erbil, Mehmet Ali Birant. Çevik Bir’i hatırlamıyorum. Şener Eruygur’u hatırlamayorum” diye konuştu.
Başkan Hasan Hüseyin Özese’nin Tekin Irşi’ye “İfadelerinize göre Alparslan Arslan sizi Ankara’ya Cumhuriyet Gazetesi’ne bombayı pimini çekmeden attığınız için götürmemiş” sözleri üzerine Alparslan Arslan “Vicdanım el vermediği için kendisine ‘gel’ demedim” diye konuştu. İfadelerin ardından mahkeme yarına ertelendi.