Suudi Arabistan: Siyah, sıcak, sarı
Müslüman dünyası çin özel ve kutsal topraklar olarak nitelenen Suudi Arabistan’ı bu üç sözcükle tanım lamak mümkün.
Olcay Büyüktaşİlk kez ayak bastığım kutsal toprakların bende bıraktığı ilk izlenimdi: Siyah, sıcak ve sarı... Türkiye’nin en çok kullandığı giriş kapısından girdik kutsal topraklara, Cidde’den. Suudi Arabistan’da ilk durak olan Cidde’ye İstanbul’dan 3 ila 3.5 saatlik bir uçak yolculuğunun ardından indik. Ancak atlamadan hemen vurgulamak gerek, daha uçaktayken “siyah”la tanıştık. Ve bu “zoraki” karşılaşma dönüş yolculuğunun sonuna kadar da sürecekti... Uçağa binerken verilen kıyafetlerin bir kısmını uçak iniş için alçalırken giymek durumundaydık. Ferace de bunlardan biriydi... Siyah, geniş tüm giysilerin üstünü örten bir giysi... Saçlarımız için zaten bir eşarp vardı. Ancak Cidde saçlar konusunda radikal değildi. Özellikle yabancılar için durum görmezden gelinebiliyordu. Kentte gezerken erkekler için rengin beyaz, kadınlar için illa siyah olduğunu net bir şekilde gördük, saçlar açık olsa da...
Pasaporttan geçiş...
Mart başında İstanbul’da donduran bir soğuktan 30 dereceye inmek de “sıcak”la ilk sınavımızdı. Esen rüzgâra rağmen yüzünüzü yalayan sıcak, kalınan zaman uzadıkça kendisini daha çok hissettiriyordu. Ancak başta havaalanı olmak üzere girilen tüm mekânlar soğuk hatta fazla soğuk. Bir kadın olarak pasaporttan geçişler biraz sıkıntılı. Eğer evli iseler kocalarından izin almalılar ya da vizede bir erkeğin adı yazmalı; koca, kardeş, oğul ya da baba... Grup olarak alınan iş vizelerinde sorun yaşanmayabilir ancak ekipten bir arkadaşımızın çabuk olsun diye aldığı umre vizesi az daha girişine engel olacaktı. Zira vizede abisinin adı yazılı idi ve abisi grupta değildi. Binbir güçlükle Cidde’ye girebildi...
Meydan çabası
Cidde’yi gezerken en dikkat çeken unsur, kentteki meydan düzenlemeleri. Canlı figürlerin heykelleri yasak olduğu için değişik çalışmalar göze çarpıyor. Çocuk parklarının yanı sıra dikkat çeken bu meydanlardaki heykellerin bir kısmı denizi çağrıştıran yoruma bağlı figürler. Bir kısımı da ne anladıysan o...
Riyad'dan sonra ikinci kent
Kızıldeniz’e kilometrelerce sahili olan bir kent Cidde. Sahil boyunca deniz kenarında vakit geçirmek üzere gelen aileler, mangal yapanlar, oturup laflayanlar ve top oynayan çocukları görmek mümkün. Aileler kalabalık. Ortalama aile nüfusu 6.4. 32 milyon nüfuslu Suudi Arabistan’da 3.5 milyon kişi Cidde’de yaşıyor. Başkent Riyad’dan sonra en turistik kentlerden. Çünkü umre ve hac ziyaretleri için gelenlerin de ilk durağı Cidde...
Büyük binalar ışıklı yollar
Başkent Riyad, ülkenin Mekke ve Medine’den sonra en fazla turist çeken kenti ve de “sarı”nın en yoğun görüldüğü kent. Küçük bir esinti bile çölden çok uzakta olmadığımızı hissettirdi. Yüzümüze çarpan kumların oluşturduğu yoğun sarı, uçakların kalkışını bile engelleyebiliyor. Kentte oldukça iddialı oteller söz konusu.
Riyad’da bir markette alışveriş yaparken öğlen ezanı okununca kepenkler kapandı, kasalar ve reyonlardaki insanlar iş bıraktı. Ancak alışveriş edenler alışverişe devam edebiliyor. Ezan bittikten bir süre sonra işler kaldığı yerden devam ediyor...
Çalışmayı sevmiyorlar
Suudi hükümeti, petrol gelirlerinin düşmesiyle yurttaşlarını çalışmayı teşvik ediyor. İş yapan şirketlere kota koyuyor. Şirket büyüklüğüne göre yüzde 15-20 arasında Suudi’yi (çalışmasa bile) istihdam etmek zorunda. Bu kotayı doldurmayanların devletle işleri yapılmıyor. Ülkede çalışanların çoğunluğunu yabancılar oluşturuyor. Hindistan, Pakistan, Malezya, Endonezya, Türkiye, pek çok ülke yurttaşı buralarda ekmek arıyor. Kadınlar için de belirlenmiş kota var. Her fabrikada belli miktarda kadın çalışması gerekiyor ancak ayrı odalarda ve kıyafetleri yine ancak gözleri açık kalacak şekilde olan giysilerle.