"Suriye meselesi çok önemli bir tuzak"
HSP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''Suriye meselesi, Türkiye'ye karşı kurulmuş çok önemli bir tuzaktır" dedi.
cumhuriyet.com.trHSP lideri Numan Kurtulmuş, İstanbul Şehir Üniversitesi'nde düzenlenen ''Medeniyet Krizi ve Çıkış Yolları'' başlıklı konferansta yaptığı konuşmada, dünyada siyasal ve finansal krizler bulunduğunu anlattı.
Bu krizlerin sadece bir tek ülke ya da bölgeyle ilgili olmadığını savunan Kurtulmuş, ''Bu krizler son 2-3 asırdır dünyaya değerleriyle, paradigmasıyla, kurum ve kuruluşlarıyla hakem olan modern Batı medeniyetinin krizleridir. Bu krizler evrenselleşmiştir ve bütün dünyayı etkisi altına almıştır'' diye konuştu.
Kurtulmuş, bu değerler içerisinde kalınarak bu krizlerin çözülemeyeceğini, insanı esas alan yeni bir anlayışın bütün dünyada etkin olması gerektiğini söyledi.
Medeniyetlerin dünyaya, insana ve topluma bakış açısının büyük önem taşıdığını belirten Kurtulmuş, modern iktisadın ahlaki değerlerle ilgilenmediğini, modern iktisatta paranın nasıl kazanıldığı değil, ne kadar kazanıldığının önem taşıdığını vurguladı.
Geçmişte ''bir karanlık elin'' Türkiye'nin sanayileşmesini engellediğini savunan Kurtulmuş, ''Bugün Uludere'yi aydınlatmayan karanlık oda ile, bugün Türkiye'de Muhsin Yazıcıoğlu'nun kazasından, Gazi olaylarından, 28 Şubat'ın o karanlık döneminden, Türkiye'deki bir sürü karanlık işlerin aydınlatılmasına mani olan karanlık oda kimse, Türkiye'nin sanayileşmesini önleyen karanlık oda da odur. Türkiye bu sanayileşmeyi sağlayabilmiş olsaydı, bu odaların da Türkiye'deki etkisi kırılmış olacaktı'' diye konuştu.
Gelir dağılımı adaletsizliği
Kurtulmuş, 2012'de dünyaya bakıldığında, firavunlar, nemrutlar zamanında bile olmayacak kadar çok gelir dağılımı adaletsizliği ve fukaralık olduğunu belirterek, dünyada 7 milyar insanının yarısının günde 2 doların altında gelirle geçinmek durumunda kaldığını söyledi.
Modernleşmenin batılılaşma olarak algılandığını, şekilde arandığını ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
''Süleyman Demirel yıllarca şapka salladı. Niye? O zaman yüzde 50'nin üzerinde nüfusun köylerde olduğu bir Türkiye'deyiz. Köylü nüfus modernleşmek istiyor ama kendi geleneksel değerleri buna direniyor. Demirel, CHP'nin başkanı olsaydı şapka sallamayacaktı, Adalet Partisi'nin başkanı olduğu için şapka salladı. Çünkü milletin büyük çoğunluğu CHP'nin temsil ettiği o statükoya karşı. Demirel, köylü kitleyi şehirleşmeye taşımanın bir aracı olarak şapkayı sallıyor.''
Suriye meselesi
Kurtulmuş, Suriye meselesine değinerek, ''Şu günlerde devam eden Suriye meselesi, Türkiye'ye karşı kurulmuş çok önemli bir tuzaktır. Eğer Türkiye, Suriye meselesine doğrudan doğruya müdahil olursa, yeni kaldırmış olduğu etrafındaki çelik duvarları yeniden kurar ve içine kapanır'' dedi.
Suriye'deki durumun Mısır ve Libya'ya benzemediğini söyleyen Kurtulmuş, ''Suriye'deki kavgadan Esad'in yönetimi bırakacağını garanti altına alan bir barış süreci işletilebilir. Batı, Suriye konusunda Türkiye'yi sattı. Suriye meselesi ile ilgileneceksek orada Rusya, onun arkasında da Çin diye bir ülke var. Türkiye, Suriye meselesini 'kendi gücümle çözerim' zannetti'' diye konuştu.
Kurtulmuş, Türkiye'nin de sorunlarını çözmesi gerektiğini vurgulayarak, ''Türkiye Kürt meselesini çözmediği sürece her zaman birtakım tehlikelere, tehditlere açık bir ülkedir. Aleviler, geniş dindar kesimlerin sorununu çözmek zorundayız. Niçin? Örnek Beşşar Esed...'' dedi.
Kürt sorununun çözüm yerinin TBMM olduğunu belirten Kurtulmuş, ''Meclis bu görevinden uzaklaşıyorsa o zaman Genelkurmay, meydanlar hareketleniyor. İşin parlamentoda görüşülmesi, müzakere edilmesi gerekiyor. Önce çözecek miyiz, çözmeyecek miyiz, burada bir netlik yok. Önce karar verilmesi lazım'' dedi.
Kurtulmuş, bir soru üzerine de ''Türkiye'nin yaklaşık 150 bin kişilik uzman orduya ihtiyacı var. Geri kalan insanlarımızın hepsi askerlik yapabilir ama bunun uzun bir süre olması doğru değil. Biz bunu 3 ay olarak istiyoruz'' şeklinde konuştu.