'Suçu üzerimize atmak moda'

Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Nedim Şener, ilk önce, “Rüşvet paraları cepten taşıyor” başlıklı haberine ilişkin savunma yaptı. Rüşvet operasyonunda adı geçen yargıç F.A.'nın adının haberde kodlandığına dikkat çeken Şener, “Haberde başka hakimlerin adı da kodlandı. Yalnızca F.A.'nın şikayetçi olmasını takdirlerinize bırakıyorum. Biz yayın politikamız gereği gizliliğin ihlal edilmemesine özen gösteriyoruz” diye konuştu. Savunması bitince Mahkeme yargıcı Şener'e “oturabilirsin” dedi. Şener ise “Oturuyorum zaten Silivri'de” diye karşılık verdi.

Davanın diğer sanığı Milliyet'in sorumlu yazı işleri Müdürü Hasan Çakkalkurt da “Konuyu haber değeri taşıdığı için sayfamıza taşıdık. Eser sahibi de belli” dedi. Gülerek söz alan Şener de “Bu aralar suçları bizim üzerimize atmak moda ya sayın Başkan. Doğruduru haber benim” deyince, salondakileri de güldürdü. Şener, “Siyah çanta odada yoktu” başlıklı haberi nedeniyle açılan davaya ilişkin de “Hanefi Avcı, Devrimci Karargah davasında tutuklanınca, odasından ses kasetleri bulunduğu yönünde haberler çıktı. Biz de çantanın odada olmadığını söyleyen tanığın beyanına ulaştık. Zaten bu tanığın ifadesinin alınmasını savcı değil, Avcı'nın avukatları istemişti” dedi. Çakkalkurt ise “Eser sahibi belli diyerek yine sorumluluğu Nedim'e bırakıyorum” diye konuştu.

Yargıç, mahkemenin asıl yargıcının izinli olması nedeniyle davaya baktığını belirterek, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmaları erteledi. Gazeteciler Haluk Şahin, Atilla Özsever, Elif Ilgaz, Turgay Olcaytu ile Şener'in eşi Vecide Şener de duruşmaları izledi.

Davayı izleyen muhabirler de Şener'den tutuklu gazeteci Ahmet Şık'a selam söylemesini istediler. Adliye çıkışında açıklama yapan Haluk Şahin, “Araştırmacı, soruşturmacı gazeteciler, akvaryumdaki filtreler gibidir. Hapiste bulundukları ve görevlerini yapamadıkları ülkelerde akvaryumun suyu kirlenir, zamanla kokuşur. Bu nedenle, mesleklerini yaparken tutuklanan tüm meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.