Sözlükle Barışmak...
cumhuriyet.com.trSon yılların “gözde” sözcüklerinden biri de “infaz”. “Yasak aşka çifte infaz”, “gurbetçiye sır dolu infaz”… Bu örneklerde “infaz” sözcüğünün “öldürme”, daha doğrusu “tasarlayarak, bile bile insan öldürme” anlamında kullanıldığı ortada. Bir de daha yakın dönemlerde görür olduğumuz “infazlama” var! Bu da herhalde verilen öldürme kararını yerine getirme anlamında bulundu! Oysa “nüfuz” kökünden gelen “infaz”, “bir yargıyı yerine getirme, yargılama sonucu verilen cezayı uygulama” demektir. Bu, para cezası da olabilir, belli sürelerle hapislik de, idam da…
Tutkunu olduğumuz bir sözcük de Yunanca kökenli “polemik”. Mankenlerden, futbolculara, minibüs sürücülerine kadar sevmeyen yok! Ama “ağız kavgası” anlamında! Bu da “siyasal, bilimsel, yazınsal konularda sert tartışma, kalem kavgası” demektir aslında. Demek ki yazılı olması, düşünce ve bilgi, birikim üzerinden yürütülmesi gerekiyor “polemik”lerin.
Öbür incimiz de “ticari taksi”. Yine aynı sözlüğü aralayalım: “Ticari”, “ticaret”le, daha kapsamlı bir söyleyişle “türlü ürün, mal vb. alım satımı, tecimle ilgili”, Yunanca kökenli “taksi” ise “belli bir ücret karşılığı yolcu taşıyan otomobil” demek. Özetle, taksiler birer ticaret, anadilimizin sözcüğüyle tecim aracı değil! O halde neden “ticari taksi” diyor kimilerimiz? İlk neden olarak sözlüklere bakma gereği duymamamız diyelim mi?