Söyleşi ve panellere katılan yazarlarımız okurlarıyla buluştu
Pen Başkanı İnci Aral, Uluslararası Salon Forum Alanı'nda İspanya ve TÜYAP'ın birlikte düzenlediği "Diyaloglar: 'İspanyol ve Türk Yazarların Perspektifinden 21. Yüzyılı Yazmak" başlıklı söyleşiye Soledad Puertolas ve Julio Llamazares ile birlikte katıldı.
cumhuriyet.com.tr21.yüz yılda yazarların içinde bulunduğu baskının altının çizildiği panelde. “Yazar iş yapan değil kendi işinin yaratıcısı olandır. Tüketime yönelik politikalarla yazarların kendini özgürce ifade etmesi engelleniyor.” diyen yazarlar dünyada olduğu gibi her iki ülkede de benzer sıkıntıların yaşandığı tespitinde birleştiler.
Enis Batur Marmara Salonu’ndaki 'Fransız Yazarların Penceresinden İstanbul' başlıklı Oya Baydar’ın yönettiği panele Timour Mouhiddine ve Nora Şeni ile birlikte katıldı. Notre Dame de Sion'lular Derneği’nin düzenlediği panelde bir şehrin anlatmanın kolay olmadığı ve yazarın bir şehre giderken hazırlıklı gitmesi gerektiğivurgulandı.
Yazarlarımız Işık Kansu ve Attila Şenkon Marmara Salonu’nda Dil Derneği -Cumhuriyet Kitapları’nın birlikte düzenlediği “Medya'nın AğzıYöneten” başlıklı söyleşiye katıldışlar. İbrahim Dizman’ın yönettiği söyleşide Kansu “Gazeteci” tanımı üzerinde durarak medyada olması gerekenlerin somut olarak altını çizdi. Kansu; “Gazeteci bilen değil, öğrenen, algılayıp aktaran, kuşkulanan, sezen, fazla konuşmayıp konuşturandır. Gazeteci, gözünü, kulağını, yüreğini ve bilincini işine adamalıdır ki, adam gibi gazeteci olsun.” diyerek medyatiklerin bu vasıfta olmadığını zaten gazeteci de olmadıklarını vurguladı. Şenkon ise; sadece yazılı görsel medyanın değil sokak panoları dahil bütün iletşim araçlarının kirlendiğini, harflerimizin “H”, “D”lerin seslerini kaybettiğini örneklerle vurguladı.
Turgay Fişekçi Karadeniz Salonu’nda “Köprü Kitaplarla Gençliğe Kurulan Yeni Köprüler” başlıklı Günışığı Kitapları’nın düzenlediği panele Necati Tosuner, Müge İplikçi ve Semih Gümüş’le katıldı.Panelde, Semik Gümüş’ün editörlüğünde başlatılan “Köprü Kitaplar” dizisinin amacı ve gereği üzerinde duruldu. Bu yayınlarla ilk gençliğe geçen 10’lu yaşlardaki okurun gerçek edebiyet tadında kitaplarla edebiyata kazandırılmasının amaçlandığı üzerinde duruldu.