'Sonsuzluğu aradı ve buldu'
Şair, oyun, deneme, roman yazarı Melih Cevdet Anday ölümünün 10. yılında Büyükada'da düzenlenen bir törenle anıldı. Yaşamını yitirdiği gün olan 28 Kasım'da adadaki gömütü başında başlayan anma, Anadolu Kulübü'ndeki söyleşiyle devam etti.
cumhuriyet.com.trAnmaya aralarında şairin eşi Suna Anday, gazetemiz yazarı Ali Sirmen, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) Başkanı Mustafa Köz, Adalar Belediyesi Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Milas Ören Belediyesi Başkanı Kazım Turan, Adalar Müzesi Başkanı Halim Bulutoğlu, Esen Çamurdan, Metin Cengiz, Adil İzci, Mehmet Zaman Saçlıoğlu, gazetemiz yazarları Özlem Yüzak ve Orhan Bursalı’nın da bulunduğu Melih Cevdet Anday’ın dostları ve sevenleri katıldı.
TYS, Büyükada Belediyesi, Milas Ören Belediyesi ve Adalar Müzesi’nin ortaklaşa düzenlediği anmanın ilk durağı yazarın gömütü oldu. Gömütü başındaki ilk konuşmayı Köz yaptı: “On yıl öncesini anımsıyorum, yine böyle güneşli bir gündü. Anday’ın şiirinde olduğu gibi hepimiz yine güneşteydik. O günden iki görüntü kaldı aklımda. Anday’ı getiren bir tekne ve arkasında uçuşan martılar. Anday sanki o martıları istemişti arkasında. İkinci görüntü ise Anday’ı toprağa verdikten sonra imam ayrıldı, biz şairler kaldık. Şiirler okuyoruz, birden gökyüzüne iki, üç tane at yukarıdan koşarak geçti. Aynı anda birbirimize baktık ve ‘Troya Önünde Atlar’ dedik. Ağaç, gökyüzü onun için bir sonsuzluk simgesiydi. Bütün şiirlerinde, bütün yazı hayatında bu sonsuzluğu aradı ve buldu.”
Eşi Suna Anday ise “Melih’i hiç tanımayan, onu şiirleriyle uzaktan tanıyan, onunla beraber yemek yemiş, vakit geçirmiş dostlarıyla birlikteyim bugün. Oysa ben burada hep yalnız olurum. Buraya gelince içimde hep sevince benzer bir duygu olur. Yol boyunca sürer. Sonra buraya geldiğimde Melih’in son şiirinden ‘Ses yok sessizlik yok, önce erte yok. Bir mezar gördüm içinde kimse yok.’ dizeleri gelir ve o sevince benzer duygu gider, yerini özleme bırakır. Şimdi burada sizlerle birlikte olunca sanki bir ses duyar gibi oldum. İyi ki geldiniz” şeklinde konuştu.
Anadolu Kulübü’ndeki törende ise Adalar Belediyesi Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Milas Ören Belediyesi Başkanı Kazım Turan, Adalar Müzesi Başkanı Halim Bulutoğlu’nun konuşmalarının ardından Anday’ın yaşamöyküsünü anlatan film gösterimi yapıldı. Gösterimin ardından ise Çamurdan “Oyun yazarı Melih Cevdet”i, Metin Cengiz “Şair Melih Cevdet”i ve Ali Sirmen ise “Dost Melih Cevdet”i anlattı.
Sirmen, Melih Cevdet Anday’la adalı anılarını anlattı. “Melih Cevdet Bey ve aralarında Cüneyt Türel, Aydın Emeç gibi isimlerin de bulunduğu arkadaşlar ile adaya 12.30’da gelinirdi. Önce küçük bir tur yapılır sonra Orman Birahanesi’nde oturulurdu. İşte ondan sonra müthiş şenlik başlardı. Melih Cevdet Bey konuşur, biz dinlerdik. Mümkün olduğu kadar da konu atardık, tahrik ederdik. Olmasa da önce kendisi bir soru sorar, sonra o konuyu açardı. Dört buçuk vapuruyla da dönülürdü. Biz daha sonra işi ilerletip İdeal Pansiyon’da kalırdık üç çift ve pazar sabahları dönerdik.
Melih Cevdet Bey’den çok şey öğrendik ve çok eşsiz zamanlar geçirdik. Titiz, aydın namusunu da ondan öğrendim. Melih Cevdet Bey varsıl bir hayat yaşamadı. Ama onun varsıllığı şimdiki varsılların çoğundan daha fazlaydı. Çok fazla zenginliği vardı.”
Ayrıca onuncu yıl anısına hazırlanan “Melih Cevdet Anday Armağan Kitabı” da okurla buluştu.