Soma davasının 10'uncu duruşması görüldü: Göz göre göre ihmal

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 6'sı tutuklu 46 sanıklı dava, 14 günlük aradan sonra Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, görüldü. Duruşmada söz alan mağdur ailelerin avukatı Denizer Şanlı, mahkemeye sununlan bilirkişi raporu hakkında "Raporda, ihmalden bahsedilmiş, ancak havalandırma bacası, kömür rezervi kaybının olmaması ve maliyetini artırmaması için yapılmadı. Göz göre göre yapılan bir ihmal var." dedi.

DHA

<video:589151>

Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen faciada, 301 madencinin yaşamını yitirmesi ardından başlatılan adli soruşturmada, haklarında, 'Olası kastla öldürme', 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma', 'Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçlarından 301 kez, 2 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan toplam 46 sanığın yargılanmasına, 14 günlük aranın ardından Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden başlandı. Duruşma öncesinde, gar önünden yargılamanın yapılacağı kültür merkezinin yakınına kadar yürüyen Somalı işçilerin aileleri ile onlara destek veren STK üyeleri, rapordaki facianın önlenebilir olduğu ve ihmal bulunduğuna yönelik tespitleri hatırlatıp bir kez daha acılarını anlattı, tepkilerini ortaya koydu. Aileler adına açıklama yapan madenci Uğur Çolak'ın babası İsmail Çolak, davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını, söyledi.

BİLİRKİŞİ RAPORU OKUDNDU

Bu arada, geçen Şubat ayında facianın yaşandığı Ocak'ta yapılan bilirkişi incelemesinin ardından heyetin geçen hafta mahkemeye sunduğu rapor, duruşmada okunmaya başlandı. Bilirkişi raporunun sonuç bölümünde, "Eldeki veriler, olayın iki kaynaktan gelen gaz ve dumanın ocak havasına katılarak mevcut ocak açıklıklarına yoğun biçimde karışması nedeniyle, meydana geldiğini göstermektedir. Bu olaylar ise eski imalattan sızan üflenen, karbonmonoksit ve metan gibi gazlar, yanıcı gazların tutuşmasına bağlı olarak, bant üzerinde taşınan kömürlerin lastik bandın, ortamdaki kömür tozlarının, elektrik kablolarının, ahşap tahkimatın, mazotun, yağın, plastik boruların yanması sonucunda, oluşan gaz ve dumandır" denildi. Raporda gazların tutuşmasının nedeni olarak da, göçükler, kaymalar ve posta akmaları sırasında darbe gören kabloların yarattığı kısa devre gösterildi.

Raporda bilirkişiler, "Ocağın bir bölgesinde oluşan ve mücadelesi zor da olsa lokal kalabilecek bu olay, hızlı gelişmesi, olumsuz ocak alt yapısı ve çeşitli mevzuata aykırı uygulamalar nedeniyle facia boyutuna ulaşmıştır" değerlendirmesini yaptı. Facianın yaşandığı ocakta üretim zorlamasının olduğunu da savunan bilirkişi heyeti, "Türkiye madencilik tarihinin en büyük iş kazası olan Soma Faciası'nın sistemin yarattığı tüm olumsuzluklara rağmen, kurumlarımızın ve işletmenin basiretli kişilerce yönetilmesi durumunda önlenebilir olduğunu düşünmekteyiz" görüşü dile getirildi. 

GÖZ GÖRE GÖRE İHMAL

Raporun okunmasının tamlanmasıyla verilen aradan sonra ilk olarak mağdur ailelerin avukatları bilirkişi raporuna yönelik değerlendirmelerini bildirdi. Avukatlardan Denizer Şanlı, bilirkişi heyetinin raporundaki değerlendirmelerin, var olan eksikliklerin, iş güvenliği önlemlerinin ve üretim baskısının gözler önüne serilmesinin aşağısında olduğunu söyledi.

Soruşturma dosyasında bulunan önceki bilirkişi raporlarında da, ocaktaki eksikliklerin anlatıldığını hatırlatan Denizer Şanlı, "Raporda, ihmalden bahsedilmiş, ancak havalandırma bacası, kömür rezervi kaybının olmaması ve maliyetini artmaması için yapılmadı. Göz göre göre yapılan bir ihmal var.

"GAZ ÖLÇÜMÜ YAPMAK ŞİRKETİN İŞİNE GELMEMİŞ"

Maden işletmesinin alt yapısıyla ilgili ihmal değerlendirmesini yetersiz karşılıyoruz. Manzara vahim, ancak bu durumu bilirkişi tam olarak değerlendirmemiş. Örneğin bilirkişi raporunda, U 3 bölgesinde yeterli sensör bulunmadığı söyleniyor. Burada belli ki gaz ölçümü yapmak şirketin işine gelmemiş" dedi.

KOZAĞAÇLI: RAPORU KABUL EDİYORUZ MAHKEME HÜKÜM VEREBİLİR

Avukat Denizer Şanlı'dan sonra söz alan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı avukat Selçuk Kozağaçlı da, bilirkişi raporundaki değerlendirmeleri kabul ettiklerini ve ek rapor talebinde bulunmayacaklarını ifade etti. Yargılama boyunca etkin teknik bir çalışma yürüttüklerini de vurgulayan Selçuk Kozağaçlı, "Bilirkişi raporundan sonra, doğru bir yol izlediğimiz anlaşılıyor. Biz de metan gazından bahsettik, çünkü A panosundan düzenli bir gaz kaçağının olduğu belliydi" dedi.

Sanık avukatlarının kömür yangını olmadığını ispatlamak için defalarca yapılmasını istedikleri sondajların önemli veriler sunduğunu da anlatan Kozağaçlı, "Ocağa yapılan 50 sondaj çalışması sonrasında, mükemmel bir sonuç çıktı. Sondajlar, o bölgede nasıl bir felakete neden olunduğunu ortaya koydu. Faciayla ilgili değerlendirmede, bilirkişiler doğru değerlendirmelerde bulunmuşlar. Faciayla ilgili bizden farklı dayanakları da var" dedi.

"OLASI KASTLA YARGILANMALILAR"

Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak suçundan yargılanan sanıkların olası kasttan yargılanması gerektiğini de savunan Selçuk Kozağaçlı, bunun gerekçesini ise bilirkişi raporundaki S panosundaki değerlendirmelerine dayandırdı. Kozağaçlı, "S panosunda, 260'dan fazla çalışan katledildi. Bu bizim içini çok önemli. Eğer şirketin revize planları yerine getirilmiş olsaydı o insanlar ölmeyecekti. Bilirkişiler de bu değerlendirmede bulunmuş" dedi.

Şirketin patronu Alp Gürkan ve şirketin yönetim kurulu üyeleri hakkında da kendilerinin suç duyurusunda bulunacağını, ancak mahkemenin de aynı şekilde suç duyurusunda bulunması gerektiğini söyleyen Selçuk Kozağaçlı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şirketin yöneticilerinden Hayri Kebapçılar'ın 8 aydır peşindeydik. Yargılama dosyasında neden olmadığını soruyorduk. S panosunda uygulanmayan revize planların altında onun imzası var. Bilirkişi bunu tespit etmiş. Yine şirketin patronu Alp Gürkan'ın bu S panosundaki işlemlerin yapılmamasında sorumluluğu var. Bu da raporda yer alıyor. Oradaki sorumluluk yerinde bir şekilde anlatılmış. Bilirkişinin bir yerde bize armağanı olmuş bu tespitleri. Yine tutuksuz yargılanan havalandırma baş mühendisi Fuat Ünal Aydın var. Havalandırma sorunundan dolayı bu kadar insanın hayatını kaybettiği ocakta, onun tutuksuz yargılanması yerinde değildi. Daha önce tutuklanmasını talep etmiştik. Yine tutuklanmasını talep ediyoruz."

Rapora göre ocağın köstebek yuvası gibi kazıldığını, sorunlu bölgelerin önüne yapılan barajların bakımının yapılmadığını anladıklarını ifade eden Selçuk Kozağaçlı, rapordaki eksiklikleri ise şöyle belirtti:

"Bilirkişi daha önce gündeme getirdiğimiz risk analizi konusuna hiç girmemiş. Oysa, sırf yüksek gazı ölçtüğü sırada ses çıkardığı için yaşanan rahatsızlıktan, seslerinin kısılması risk analizi değil, facia için risk yükseltmektir. İş aksamasın diye ocak içindeki haberleşme sistemlerini kaldırmak risk yükseltmektir. Faciadan 2.5 saat sonra havalandırmanın yönünün değiştirilmesiyle hayatını kaybedenler oldu. Buna karar verenler de o ölümlerden sorumludur. Bilirkişiler, ocağın tahliyesi için tüm birimlere sistematik bir bildirimde bulunulduğu değerlendirmesinde bulunmuş. Bu da bizim için yanlış, çünkü elde bununu sağlandığına yönelik bir veri yok. Anlatımlardan böyle bir sonuç çıkarmış olabilirler. Ancak sonuç itibariyle bilirkişi raporu bizim için yeterli düzeydedir."

Selçuk Kozağaçlı, bilirkişi raporuna göre Alp Gürkan hakkında suç duyurusunda bulunulması talebini yineledi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

Manisa'nın Soma İlçesi'nde geçen yıl 13 Mayıs'taki maden kazasında, 301 madenci hayatını kaybetti. Faciadan sonra başlatılan adli süreçte, aralarında Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru ile İşletme Müdürü Akın Çelik'in de aralarında bulunduğu 8 kişi tutuklandı. Facianın yıldönümüne iki ay kala 2 Mart 2015 tarihinde iddianame Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, tutuklu 8 kişi için, 'olası kastla öldürme' suçundan 301 kez 20-25 yıl, 'neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçundan 162 kez 2-6 yıl hapis cezası istedi. Tutuksuz 38 zanlı için de, 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma' suçundan 2-15 yıl hapisle cezalandırılmaları istendi. Ancak bu kişilerden, 25'inin cezalarının, kusur durumundan dolayı 3'te 1 oranında artırılması talep edildi. Geçen 25 Aralık'taki duruşmada da tutuklu sanıklardan maden mühendisleri Hilmi Kazık ve Yasin Kurnaz, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

DAVANIN SANIKLARI

Cezalandırılmaları istenen sanıklardan tutuklu olan ilk 6 kişi: Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, İşletme Müdürü Akın Çelik, maden mühendisi Ertan Ersoy ve emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik. Tutuksuz yargılanan 40 sanık ise maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Yalçın Erdoğan, Harun Güneş, Fuat Ünal Aydın, emniyet teknikerleri Ergün Yılmaz, Coşkun Derici, Necati Karadeniz ve Harun Yılmaz, Erdem Cambaz, Serkan Kocaman, Soner Günay, Ümit Şahin, Nazmicem Nesemioğulları, Hüseyin Alkan, Adem Ormanoğlu, Burhan Karabaş, Sertaç Büyükgüney, Nimetullah Uğurlu, Efkan Kurt, Mehmet Bayri, Sertan Günay, Batuhan Ünlüyol, Ozan Sezer, Erdoğan Cinoğlu, Halil Sarı, Serhat Dinç, Saltuk Alp Demir, Uğur Karabulut, Serdar Günay, Mehmet Uçgun, Ömer Değirmenci, Fahri Pançar, Olcay Erşin, Mehmet Avcı, Halil Burhan, Hüseyin Ergin, Hilmi Karakoç, Mehmet Erez ve Caner Uysal'dan oluşuyor.

CAN GÜRKAN 'FETÖ' YAPTI, DEMİŞTİ

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan son duruşmada Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'ın sözleri damga vurmuştu. Gürkan, savunmasında "Ülkemiz PKK, DHKPC, FETÖ saldırısı altındadır. Bu örgütler Soma'yı da yapmışlardır" iddiasında bulunarak kendini aklamaya çalışmıştı.

NE OLMUŞTU ?

Manisa'nın Soma ilçesi Eynez mevkisinde Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen ocakta, 13 Mayıs 2014 tarihinde saat 15.00 sıralarında başlayan yangında, 420 metre derinlik ve 3.5 kilometre uzunluğundaki galeriler dumanla dolmuş, faciada 301 madenci hayatını kaybetmiş, 162 işçi kurtarılmıştı.


Soma faciasının bilirkişi raporu mahkemeye sunuldu: Facia önlenebilirdi