‘Sol felsefeli başkana ihtiyaç var'
Eski CHP İstanbul Milletvekili Ali Özcan, yerel seçimlerde önseçimin gerekli olduğunu dile getirdi.
ALİ AÇAR
CHP’de İstanbul için aday belirleme çalışması sürerken, eski İstanbul milletvekili ve eski İl Başkanı Ali Özcan, başarı için önseçim yapılması gerektiğine dikkat çekerek “1989 rüzgârı önseçimle sağlandı.
24 Haziran sonrasında seçmende yaşanan olumsuz hava ancak ön seçimle aşılabilir. Kendi ideolojimize önem verip, sol felsefe ışığında “İstanbul nasıl idare edilir”i anlatacak bir belediye başkanına ihtiyaç vardır” dedi. Özcan önseçim olması halinde aday adayı olacağını ve parti içi heyecanı yaşamak istediğini söyledi. Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Özcan şu yanıtları verdi: Özcan Cumhuriyet’in sorularına şu yanıtları verdi:
CHP’de İstanbul için aday belirleme yöntemi nasıl olmalı. Nasıl bir aday ortaya konmalı?
CHP’de 1975 yılından bu yana il başkanlığı, parti meclisi üyeliği, milletvekilliği ve düz bir partili gibi çeşitli görevlerde bulundum. Yaptığım her görev sürecinde de önseçimi savundum. Çünkü partinin başarısı için olmazsa olmaz bir durumdur. İstanbul’da 250 bin üye ile adayı belirlemiş olsak ve bu gücü sahaya taşısak bu parti tabanında da bir heyacan yaratır.
Anket ya da eğilim yoklamasına nasıl bakıyorsunuz?
Çok sağlıklı bulmuyorum. Çünkü anketlerde şöhret olan toplumdaki insanları ankete sokuyorlar. Örgütte faal olan adam ankette öne çıkmıyor. Siz eğer önseçim yapar da orada çıkan adayı gösterirseniz toplum onu tanır. Bu tür aday belirleme yönteminde yönetimlerin istediği sonuç ortaya çıkar. Belediye başkanının iki vasfı çok önemli. Birincisi başarı ikincisi ise ahlak. Genel başkanımızın vereceği karara asla karşı çıkmam ama bir parti büyüğü, ağabey olarak ön seçimin önemli olduğunu söylüyorum. Kendi ideolojimize önem verip, sol felsefe ışığında “İstanbul nasıl idare edilir”i anlatacak bir belediye başkanına ihtiyaç vardır. İstanbul artık köy kent olmaktan kurtulmalı.
Partinin ittifak görüşmelerine ne diyorsunuz?
Ben genel merkezin aldığı karara asla itiraz etmem. MYK’de alınan bir karar bana uymasa da parti disiplini gereği kabul ederim. Önseçim yapılır. Orada ilk üç sıradaki adaylar ittifakın önüne konularak konuşulur. Parti de Kürt kökenli seçmeninde, muhafazakâr seçmenin de oyunu alacak, herkese eşit davranabilecek kentin belediye başkanı olabilecek vasıflara sahip birisini göstermeli.
Ben hiçbir şeye dilekçe vererek aday olmadım dediniz. Peki parti görevlendirirse kabul eder misiniz?
Hayır. Önseçim olursa aday adaylığını düşünürüm. Tabanıma güveniyorum. Taban beni çıkardıktan sonra ankete de güveniyorum. 24 Haziran seçimleri ortada yokken, İstanbul anakent belediye başkanlığı için bugün ismi geçen aday adayı arkadaşlar dolaşmaya başlamışlardı. Ben o zaman bir tweet atarak İstanbul anakent belediye başkanlığı adayını örgüt belirler halk seçer dedim. Sonra da aday adaylığı için ismi geçen arkadaşları tek tek dolaştım. Önseçim talep eden bir yazı yazdım ve genel başkana, MYK’ya ve parti meclisi üyelerine gönderdim. Önseçim bize seçim kazandırır, dedim. Yalnızca Mahmut Tanal imza attı. Önseçimde sonuncu bile olacağımı bilsem bunu isterim. Parti tabanında ne kadar karşılığımın olduğunu gördükten sonra gereken dersleri çıkarıp düşünürüm. Biz bunu 1989’da gördük. Ondan sonra da bir daha seçim kazamadık. Genel başkanın elinden eteğinden değil, örgütün yüreğinden aday olmak en önemlisi.