Sivil dikta hazırlığı

Yargıtay Onursal Başsavcısı Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç’ın bulunduğu makamın ağırlığını bilmediğini savunarak “Ben siyasi iktidarın bu tür aldatmacalı yol göstericilere itibar etmemesini öneririm” dedi. Prof. Teziç, anayasa değişikliğini gündeme getirmek için gerekli “güven ortamı”nın iktidar tarafından oluşturulmadığını vurguladı.

cumhuriyet.com.tr

Hukukçulardan değiştirilemez ilkeleri tartışmaya açmaya hazırlanan Kılıç’a tepki:

Yargıtay Onursal Başsavcısı Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç’ın bulunduğu makamın ağırlığını bilmediğini savunarak “Ben siyasi iktidarın bu tür aldatmacalı yol göstericilere itibar etmemesini öneririm” dedi. Kanadoğlu, anayasanın ilk 4 maddesiyle oynanmasını “sivil darbe” olarak nitelendirdi. Prof. Yüzbaşıoğlu, çok sayıda ülkede olduğu gibi Türk anayasasında da sınırlar olduğunu belirterek “açık hükümler varken neyi tartışacaksınız” diye sordu.

Prof. Teziç, anayasa değişikliğini gündeme getirmek için gerekli “güven ortamı”nın iktidar tarafından oluşturulmadığını vurguladı. Teziç, “Eğer hedef bir partinin seçmenleri ve vaatleriyle bağlı bir alanda anayasa değişikliği yapmak isteniyorsa bu çok tehlikelidir” dedi. Teziç, değiştirilemez maddelerin tekrar tartışmaya açılmasıyla türban polemiğini tekrar gündeme getirme ve seçim öncesi avantaj sağlanma hesaplarının yapıldığını söyledi.

Hukukçular, Haşim Kılıç’ın sözlerini eleştirirken değiştirilemeyecek maddelerin tartışılamayacağını belirttiler:

Türkiye için büyük tehlike

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıçın anayasanın değişmez ilkelerini Anayasa Mahkemesinin kuruluş yıldönümünde yapılacak panelde tartışmaya açmayı düşündüğünü belirtmesini Bunu Anayasa Mahkemesi Başkanının yapması Türkiye Cumhuriyeti için büyük tehlike doğuruyordiyerek eleştirdi. Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Anayasanın ilk 4 maddesi ile oynamanın sivil darbe anlamına geleceğini söyledi. Anayasa hukuku uzmanı Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu da Anayasa ile böyle bir sınırlama getirilmişse artık bunların üzerinde neyi tartışacağız ki?dedi. Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç de AKPnin parlamentodaki çoğunluğu üzerinden kendi yönetim hukukunu oluşturmaya çalıştığını söyledi.

Kılıçın Yüksek Mahkemenin kuruluş yıldönümünde anayasanın değişmez ilkelerini tartışmaya açmayı düşündüğünü açıklaması ve Anayasa Mahkemesi raportörlüğü yapan Osman Canın da bu maddeleri eleştirmesi tepki çekti. Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Savaş, Bunun gibi tekliflerde bulunan siyasiler ve Anayasa Mahkemesi Başkanı göreve başlarken, anayasaya sadakat için yaptıkları yemini hiçe saydıklarını bu beyanlarıyla göstermişlerdir. Haşim Kılıç ve Osman Can, anayasamızın laiklik ve Atatürk milliyetçiliği ilkelerini, daha doğrusu cumhuriyetimizin temel felsefesini ve anayasamıza yansıyan değişmez ilkelerini benimsemediklerini ortaya koymuşlardır. Son beyan da bunun en güzel delilidir. Haşim Kılıç aslında anayasayı ihlal suçu işlenmek pahasına anayasanın değişmez ilkelerinin değiştirilmesini istiyor. Anayasa Mahkemesi Başkanının böyle tekliflerde bulunabildiği bir ortamda Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatmanın daha da zorlaştığını görüyor ve üzülüyorumdedi.

Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu da uzun zamandır bu konuda bir tartışma yaşandığını, yeni bir anayasa yapmanın tali kuruculuk meselesi olduğunu belirtti.

‘Tartışacak bir şey yok’

Yüzbaşıoğlu, şunları söyledi:

Anayasa ile böyle bir sınırlama getirilmişse artık bunların üzerinde neyi tartışacağız ki? Teorik olarak şu tartışılabilir: Tali kurucu iktidar, anayasayı değiştirirken şekli kurallara uyarak anayasanın tüm hükümlerini değiştirir mi, değiştiremez mi? Bizde anayasada değişmez ilkeler bulunuyor. Dolayısıyla açık hükümler varken, bunun neyini tartışacaksınız?

Kanadoğlu: Kılıç o makama layık değil

Denizli Atatürkçü Düşünce Derneğinin (ADD) düzenlediği konferansta konuşan Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Kılıça ağır eleştirilerde bulundu. Kanadoğlu şöyle konuştu: Kılıç, bulunduğu makamın ağırlığını, sorumluluğunu bilmeyen bir kişidir. Şimdi, atasözü hatırlatmakta yarar vardır. Bu doğrudan doğruya kılavuz, istikamet ve sonuç meselesidir. Ben siyasi iktidarın bu tür aldatmacalı yol göstericilere itibar etmemesini öneririm. Çünkü, anayasanın ilk 4 maddesiyle oynamak demek, aslında her zaman korktuğumuz ve olmasını hiç istemediğimiz bir sivil darbe niteliğindedir. Sonuç, sivil dinci bir dikta hevesinin ürünüdür. O itibarla böyle bir teşebbüsün Türkiyeyi içinden çıkarılmaz sorunlara sürükleyeceğinden endişe ediyorum.

Teziç: Çok tehlikeli

Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, anayasa değişikliğini gündeme getirmek için gerekli olan güven ortamının iktidar tarafından oluşturulmadığını, bu şartlar altında anayasa değişikliğinin yapılamayacağını vurguladı. AKPnin parlamentodaki çoğunluğu üzerinden kendi yönetim hukukunu oluşturmaya çalıştığını söyleyen Teziç, Eğer hedef bir partinin seçmenleri ve vaatleriyle bağlı bir alanda anayasa değişikliği yapmak isteniyorsa, bu gündemi şimdiden yok etmektir. Bu çok tehlikeli dedi.

Teziç, anayasa değişikliği için siyasi parti temsilcilerinin başta dokunulmazlık konusu olmak üzere değiştirilmek istenilen konular üzerinde fikir birliğine varması gerektiğini söyledi. Teziç, Bu güven ortamını yaratabilmek için bir defa mahkeme kararları üzerindeki endişeleri her gün bağıra bağıra dile getirerek, mahkemeyi ağır hedef haline getirerek, en ağır sözcüklerle Anayasa Mahkemesini itham ederek bir anayasa değişikliği gündeme gelemez. Siz oturduğunuz yerden hazırlayıp sunduğunuz metin üzerinde tartışalım dediğiniz zaman anayasa değişikliği yapamazsınızdedi. Teziç, anayasa değişikliği konusunda parlamentodaki çoğunluğun, beğenmediği hükümleri adeta zorlayarak Anayasa Mahkemesi kararlarını etkisiz hale getirecek düzenlemelerle yola çıktığını söyledi. Bunun anayasa değişikliğinin tamamen siyasi bir amaçla yapıldığının en önemli göstergesi olduğunu vurgulayan Teziç Anayasanın değiştirilemez maddeleri üzerinde tekrar tartışma açmak belli ki örtünme biçimi’, siyasi simge üzerindeki bir polemiği tekrar gündeme getirmek demektir. Bu polemiğin gündeme gelmesi de partilerin bundan kendilerine yine seçim öncesi avantaj sağlama amacı içinde olduğunun göstergesidir. Ne yazık ki buna akademisyenler de alet ediliyor. Hatta ne yazık ki Anayasa Mahkemesi Başkanı gibi tarafsız alanda kalması gereken kişi de bu polemiklerin içine giriyor. Onun, bir partinin görüşü doğrultusunda anayasa değişikliklerine destek verir konumda olması çok üzücüdür. Bu bir Anayasa Mahkemesi Başkanına yakışmazdiye konuştu. Teziç, AKP’nin toplumu ikiye bölecek konular üzerinden tartışma yarattığını, anayasa değiştirme çalışmalarının da bu tartışmanın bir parçası olduğunu dile getirdi.