Silah sevkiyatı 'devlet işi'

Adana’da El Kaide’ye silah taşıdığı iddiasıya durdurulan MİT’e ait olduğu iddia edilen TIR’lara ilişkin operasyonda, TIR şoförünün silah sevkıyatını “devlet işi” olarak tanımlaması dikkat çekti.

Sinan Tartanoğlu/Cumhuriyet

Adana’da El Kaide’ye silah taşıdığı iddiasıya durdurulan MİT’e ait olduğu iddia edilen TIR’lara ilişkin operasyonda, TIR şoförünün silah sevkıyatını “devlet işi” olarak tanımlaması dikkat çekti. “Gizli” jandarma tutanaklarına göre “Daha önce de birkaç defa bu tarz yükleri taşıdık” diyen şoförün, “Yükün MİT’e ait olduğunu biliyorum. Devletin işi olduğu için rahat rahat geldik. İlk kez havaalanından yük aldık ve yükleme esnasında ilk kez aracımızın başındaydık” sözleri, “devlet işinin” ne olduğunu şoförlerin bile bildiğini, ancak savcı ve jandarmadan saklanması için seferber olunduğunu ortaya koydu.

CHP, 19 Ocak 2014’te Adana’da savaş silahı ve mühimmat dolu 3 TIR’ın terör örgütlerine silah taşıdığı iddiası ile durdurulması olayında adli soruşturmayı yürüten savcı Aziz Takcı’nın tanık ifadelerine ve olayı sırasında yaşanan gerginliği gözler önüne seren gizli jandarma tutanaklarına ulaştı.

Tarsus-Adana-Gaziantep otoyolu üzerindeki Sirkeli gişelerinde 3 TIR’ın savcı Takcı’nın arama kararıyla durdurulmasının ardından yine savcı Takcı’nın talimatı ile TIR’lar Seyhan Jandarma Komutanlığı’na götürülmek istendi. Yola çıkıldığı sırada Audi marka bir araç, aksiyon filmlerini aratmayacak şekilde konvoyu durdurdu. Daha sonra Jandarmanın “gizli olay yeri tutanaklarına” göre şunlar yaşandı:

MİT kimlik göstermekte direndi: “06 çekici plakalı” TIR’ın durdurulmasından sonra TIR’ın yolcu bölümünde oturan “şahıs” kimliğini göstermekte ve aşağı inmekte direndi: “Siz kimsiniz? Siz kendinizi ne zannediyorsunuz? Beni aşağıya indiremezsiniz.” Bu sırada bir jandarma üsteğmen, şahsı elinden tutarak aşağıya indirmeye çalıştı, “şahıs ayağı ile üsteğmenin elini kapı korkuluğuna sıkıştırdı”.

‘Başkanım acil durum’: MİT mensubu, kelepçesinin açılmasının ardından, telefonu ile arama yaptığı kişiye, “Başkanım acil durum. Adana Jandarma bizi durdurdu. Şu anda burada 6 Cemse asker var. Hepsi silahlı” şeklinde beyanda bulundu.

MİT’çilerden biri subay kökenli: Söz konusu MİT mensubu, 06 plakalı TIR’ın anahtarını alarak konvoyun hareket etmesini engelledi. Daha sonra 2011 mezunu subay olduğunu beyan eden MİT mensubu TIR anahtarını şoföre verirken bir jandarma istihbarat personeli anahtarı “kaptı”.

Tekme, yumruk, ısırık: Subay kökenli MİT mensubu jandarma istihbarat personelinin üzerine atladı, tekme ve sol kaşına yumruk attı, anahtarları almak için elini ısırdı, boynu ve ellerini çizdi. Ancak anahtar MİT mensuplarına verilmedi ve konvoy yoluna devam etti.

‘Aracı boz’ talimatı: Konvoy ilerlerken, TIR şoförü TIR’ın bozulduğunu beyan etti. Şoför TIR’ı tamir ederken, jandarma MİT mensuplarının şoförlere “Aracı boz” talimatı verdiğini tespit etti ve konvoyun aynı hızla yola devamını sağladı. Yapılan aramadan sonra TIR, 16.20’de MİT mensuplarına tespit edildi.

‘Seninle işimiz daha bitmedi’: TIR’ların MİT personeline teslimi sırasında, MİT personeli ile jandarma arasındaki sataşma bitmedi. Bir MİT personeli, bir jandarma personeline “Sen bunun hesabını vereceksin. Seninle işimiz daha bitmedi, sana gününü göstereceğim” dedi.

İnfilak riski: İkinci TIR’da ise 90-100 cm uzunluğunda, 20-25 cm çapında 90-100 adet top mermisi ve hemen yanında üzerinde Arapça yazıların bulunduğu koliler bulundu. Mühimmatın düzgün istiflenmediği ve gelişigüzel koyulduğu ve infilak etme riskinin bulunduğu değerlendirildi.

Esenboğa’da yabancı uçaktan yüklendi: TIR şoförü, ifadesinde, “Bu yükler TIR’lara 19 Ocak günü saat 02.30 gibi Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan ülkesini bilmediğim yabancı uyruklu bir uçaktan yüklendi” dedi.

İlk sevkıyat değil: Şoförün ifadeleri benzer silah sevkıyatının daha önce de yapıldığını gösterdi. Şoför, ifadesinde “Yükümüzü Reyhanlı’ya götürüyoruz. Reyhanlı’da Audi’deki iki kişiye TIR’ları teslim ediyoruz. Bizi otele yerleştiriyorlar. TIR’lar yurtdışına gidiyor. Daha önce de birkaç defa bu tarz yükleri taşıdık. Devlet işi yapıyorduk. Ankara’da MİT’e ait bir yere akşamdan TIR’larımızı bırakıyorduk. Bize saat 07.00’de gelin diyorlardı. Aynı şekilde yük getiriyorduk. Yükün MİT’e ait olduğunu biliyorum. Devletin işi olduğu için rahat rahat geldik. İlk kez havaalanından yük aldık ve yükleme esnasında ilk kez aracımızın başındaydık” dedi.