Sezai Temelli'den kayyım çıkışı
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit ve milletvekilleri ile birlikte, 7 gün süren sokağa çıkma yasağı sırasında hak ihlallerinin yaşandığı iddia edilen Diyarbakır'ın Lice ilçesine gitti.
Mahmut Oral / CumhuriyetTemelli ve beraberindekiler, Lice'de, HDP ilçe binasına geçti. Burada konuşan Temelli, Diyarbakır merkezli operasyonlar ve yargılamaları hatırlatarak “Yargı, siyaset vesayet altında karar veriyor. Bu hükümlerin vicdanlarda da toplumda da karşılığı yoktur. Türkiye’de yaşayan herkesi sürece duyarlı olmaya davet ediyoruz. Bu AKP’nin seçim kampanyasıdır. Bu kampanya şiddete ve zulme dayalıdır. Bu kampanya HDP ve Kürt düşmanlığına dayalıdır. Bütün çıplaklığı ile bir kez daha açığa çıkmıştır. Şiddet ve işkence ile operasyon gerçekleştirilmiştir. Bunların hesabını soracağız. Devletin kolluk güçleri bir kamu görevlisidir. Bunu unutmuş, sarayın emrine girerek, terör estiriyorlar. Kamu görevlisi iktidarın söylediği her şeyi yapmak zorunda değildir. Suç içeriyorsa eğer iktidar gidince adalet yakanıza yapışacaktır. Biz sizin yakanıza yapışacağız" dedi.
Lice’de ilan edilen sokağa çıkma yasakları ve askeri operasyonların tarih boyunca sürekliliğine işaret eden Temelli "Büyük bir suç da Lice’de işleniyor. 1925’ten beri bu suç işleniyor. Bir asırdır bu suç işleniyor. İnsanlar katlediliyor. Yine böyle bir tablo ile karşı karşıyayız. Lice asla siyasi iradesini teslim etmeyecektir. Bu iktidar bu iradeyi kırmak dışında bir şey peşinde değil. Seçim çalışmalarını da getirip buna bağlıyor" dedi.
Yerel seçimlere yönelik hazırlıkları ve iddialarına ilişkin de değerlendirme yapan Temelli "AKP tarafından atanan kayyımlar, halkın iradesine saldırıdır. İnsanlar yaşadıkları ve var oldukları yerde, kendi düşünceleri ve talepleri ile yönetim şekillendirirler. Kendimizi de kentimizi de biz yöneteceğiz dedik. Kayyım ile bizden bunu aldıklarını sanıyorlar. Aldıkları sadece belediye binalarıdır. Bu binaları da Mart ayında geri alacağız. Önündeki betonları da kaldıracağız. Belediyelere yine halk hakim olacaktır. Halk kentini bizzat yönetecektir. Kayyımların buralara verdiği hiçbir şey yok. Gittikleri her yeri betona gömerek, doğayı insanı katlederek var olacaklarını sanıyorlar. Bu ülkeyi bu utançtan biz kurtaracağız. Bütün ülkenin demokrasi ve özgürlük anlayışına ve barış talebine atanmıştır. Kayyımlara karşı mücadele barış ve demokrasi mücadelesidir. Gelin birlikte başaralım. Ülkenin demokrasi kanallarını tıkayanlara karşı yan yana mücadelemizi yükseltelim. Önümüzdeki yerel yönetim seçimlerini barış ve demokrasi mücadelesine çevirelim. Bütün Türkiye’de bunu başaralım. HDP güç birliğine güç katmaya bütün seçmenleri ve örgütleriyle hazırdır. Faşizme karşı mücadele veriyorsak, ancak omuz omuza verilir. Ülkenin orta yerinde başkonsoloslukları önünde cinayetler işlenmekte ve ses çıkmamakta. Ülkenin ekonomisi çökmüştür. Siyaseti kriz içindedir. Bütün bunlara karşı biz toplum olarak birlikte mücadele vererek, tüm bunları aşabiliriz" dedi.
Heyet, partililer ve yurttaşlardan ilçenin kırsal kesimlerinde askeri operasyonlar sırasında yaşandığı öne sürülen hak ihlallerine ilişkin bilgi aldı.