Şeytan bunun neresinde

Erdem Yener’in Yeşilçam filmlerinde akıllarda yer eden şarkıları yeniden yorumladığı projesinin 4. şarkısı yayımlandı. Yener’le yeni şarkısının ilk söyleşisini yaptık.

ORHUN ATMIŞ

Sanatçı Erdem Yener’in “Film Olmuş Şarkılar” projesinin 4. şarkısı “Şeytan Bunun Neresinde” yayımlandı. Yeşilçam’a damgasını vuran şarkılardan bir seçkiyi albümleştirecek olan sanatçı, her ay yeni bir şarkıyı kendi müzik yapım şirketi Pop Rock Mahsülleri Ofisi (PRMO) etiketiyle dinleyiciye sunuyor. Yener, bugüne kadar “Bana Yalan Söylediler”, “Adaletin Bu mu Dünya” ve “Bağrı Yanık Dostlara” şarkılarını yeniden yorumladı. Oyunculuğuyla da beğeni toplayan Yener, her şarkıya bir de kısa film tadında klipler çekiyor. Erdem Yener ayrıca kendi film şirketi Yener Film’in özgün filmler, diziler ya da formatlar üretmek üzere çalıştığını belirtiyor. Sanatçıya projelerini sorduk.

Her ay bir şarkı bir klip zor değil mi? Her ay şarkı yayımlamak yerine albümde toplamak daha rahat olmaz mıydı?
Tabii ki daha rahat olurdu. Ama günün sonunda onu hazırlamak da bir süreydi. Aslında bir an evvel başlamak istedim. Proje de zaman içerisinde yapı değiştirdi. Birçok farklı şey düşündük. Çünkü o kadar geniş çaplı ele alınabilecek bir proje ki aslında. Dolayısıyla biz her alanını ayrı çalıştık, yani film versiyonunu, albüm versiyonunu, müzik versiyonunu ayrı çalıştık. Çalışmaya da devam ediyoruz. Her ay çıkarma fikri aslında bir pazarlama yöntemi. Bir albüm çıkarıp her ay ayrı ayrı şarkılarından konuşmak pek mümkün olmuyor... Kıymetli bir proje, daha önceden bu başlık altında bu şarkıların toplandığı herhangi bir şey yok. Dolayısıyla biz de istedik ki her şarkı için ayrı ayrı konuşabilelim. Onları da doğru anlatabilelim, hemen geçmeyelim istedik. Dijital dünyada da karşılığı pozitif oldu. Biz de dedik ki, “Her ay 1 şarkı 1 video, bonuslarla da beraber fiziki albüm.”

‘Bugün de biz soruyoruz’

Yeşilçam’ın politik bir tarafı var, sansüre uğramış filmler var. Sizin söyleyeceğiniz şarkılar arasında bu politik filmlere dair şarkılar da olacak mı?

Politika özelinde bir seçkimiz yok. “Şeytan Bunun Neresinde”nin geçmişi bütün bu süreçten çok çok eski. Bir şiir ve ozanı 1846’da yaşamını yitirmiş. Şarkı ya da türkü özelinde böyle bir şey barındırmıyor ama Türk sinemasında bir sürü filmin başına gelmiş şeyleri Metin Erksan’ın “Karanlık Dünya” filmi de yaşamış. Şarkının 160 yıl sonra da güncelliğini koruyor olması çok acayip bir şey. Zamanında kadı bağlama çalmayı yasaklamış, bunun üzerine de Âşık Dertli de demiş ki, “Şeytan bunun neresinde?” Yıl olmuş 2019, Van’da festival yasaklıyorlar. Bugün de biz soruyoruz, “Şeytan bunun neresinde?”

“Bağrı Yanık Dostlara”nın klibinde de bir “Bohemian Rhapsody” göndermesi var galiba...
Aslında hiç öyle düşünmedim. Öyle de kadrajlanabilirmiş aslında, eğlenceli de olurmuş. Bir performans videosu çekmek istiyordum zaten. Sağ olsun, birlikte çaldığım arkadaşlarım da pek eğlenecelidirler. Yine bir yerinden eski günlere de dokunduğumuz bir performans videosu çekelim deyince de arkamızdaki projeksiyona yansıyan Arzu Film kataloğundan bir takım seçkilerle böyle bir şey yaptık. Gönderme değil ama öyle de kabul etsen olur... Her türlü severim yani.

‘Öncelik para kazanmak değil’

Sanatın içinde kalarak para kazanabiliyor musunuz? 
Bu ülkede sanat yaparak para kazanmış insan sayısı kaç tanedir ben bilemiyorum. Sadece sanat yaparak para kazanmak bizim gibi ülkelerde biraz zor. Dolayısıyla herkesin bir b planı, hatta c planı olmasını anlayışla karşılıyorum. Tabii ki genelde böyle şeyler yapan insanların amacı para kazanmak değil de bir şey bırakmak oluyor. Bu da tabii biraz kanlı bir süreç, bunu yaparken bir yandan da ayakta kalmanız gerekiyor. Böyle bir motivasyonda hiçbir zaman öncelik para kazanmak olmuyor. Bir şey yapıyorsunuz ve para kazanmayı da umuyorsunuz.

Dijital platformların para kazanmaya etkisi nasıl oldu?
Bu proje benim kendi plak şirketimden çıkardığım bir proje. Yapımcı sıfatıyla da ilk işimiz. Dolayısıyla biz de süreci biraz öğrenmeye gayret ediyoruz. Sorduğunuz soruya sağlıklı bir yanıt vermek için benim bir iki senemi daha böyle geçirmem gerekir. Yani bunun doğru bir yol olup olmadığını, en azından hayatımı idame ettirecek bir geri dönüş sağlayıp sağlamadığını öğrenmek için daha çok erken. 

Ülkedeki sansür mekanizması yüzünden yapımcılık da oldukça zor değil mi?
Yani bu ülkede son dönemde kısaca her şey çok zor. Film dünyası, TV dünyası da müzik dünyası da bundan nasibini aldı. Bu zincirleme bir reaksiyon. Bütün bunların hepsi birbirine bağlı şeyler. Günün sonunda her şey insanların nefes almasını sağlaması için yapılan şeyler. Benim aylarımı vererek yaptığım bir şarkı, sonuç olarak dinleyicinin bir günde dinlediği yüzlerce şarkıdan sadece biri. Bir renk olmak için çalışıyor oluyorsun 7/24. Film de öyle. Hafta sonu dışarı çıkan birisinin gelip senin filmini izlemesini umuyorsun bir kez. Bütün sistemin negatif etkilenmesi diğerine de sıçrıyor. Bu zincirleme reaksiyonda içinde bulunduğumuz durum bu.