'Sendikal haklar sağlanmadan müzakereler açılmaz'

AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle, Türkiye'de örütlenme, grev ve toplu pazarlık hakları AB ve ilgili ILO standartlarına getirilmeden sosyal politika ve istihdam konusundaki müzakerelerin açılmayacağını bildirdi.

cumhuriyet.com.tr

TEKEL işçilerinin havuzda başlayıp çadırda devam eden, daha sonra sokaklara taşan eylemi Avrupa Parlamentosu'nda da ses getirmişti. AP'de verilen bir soru önergesinde, "AB Komisyonu, Tekel işçilerine karşı gösterilen baskıcı hareketin hedefinin onları terörize etmek ve siyasi etkinliklerini engellemek olduğu ve Türk işçileri ve vatandaşlarının temel demokratik haklarını pervasız biçimde ihlal ettiği görüşünde değil mi?" denildi. Avrupa Parlamentosu'nun Portekiz kökenli sol kanat Üyesi, Joao Ferreira AB Komisyonu'nun yanıtlaması istemiyle parlamento başkanlığına verdiği yazılı soru önergesinde Avrupa Birliği'nin Türk hükümetini ülkenin "demokratikleştirilmesindeki" ilerleme karşısında kutladığını, hemen ardından Tekel işçilerinin, hükümetin fabrikayı kapatma kararı sonrasında işlerini koruma çabasına girdiklerini belirtmişti.

İşçilerin şiddetli polis baskısının hedefi olduğunu kaydeden Ferreira, önergesinde "İşçilere saldırıların listesi, göstericilere karşı su topu ve biber gazı kullanılması gibi copla yapılan saldırılar ve barikatları da kapsayarak, bazı işçilerin yaralanmasına neden olarak arttı ve ciddi hale geldi" dedi. Tekgıda-İş sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel'in eylemlerden önce bir süre gözaltına alındığına da değinen Ferreira, "Komisyon, Tekel işçilerine karşı gösterilen baskıcı hareketin hedefinin onları terörize etmek ve siyasi etkinliklerini engellemek olduğuna ve Türk işçileri ve vatandaşlarının temel demokratik haklarının pervasız biçimde ihlalini oluşturduğuna inanmıyor mu?" diye sormuştu.

Füle: Haklar sağlanmadan sosyal müzakereler açılmaz

AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ise önergeye verdiği yanıtta, Tekel işçilerinin devam eden eylemini yakından izlediklerini ve anlaşmazlık konusunda uygun bir çözüme ulaşılmasını umduklarını belirtti. Füle, "İşçilerin iş yerlerinde bilgi edinme ve müzakere hakları, AB'nin temel haklara ilişkin Sözleşmesi tarafından tanınan temel bir haktır. AB mevzuatı bilgi edinme ve müzakerelerin işçilerin temsilcileri aracılığıyla yapılmasını göz önüne almaktadır. Bu mevzuat hükümleri, işçiler ve işverenleri arasında, şirket düzeyinde gerçekleştirilecek değişikliklerin önceden daha iyi görülüp ona göre davranılması ve olası toplu işten çıkarmaların olumsuz etkilerini sınırlamak amacıyla daha güçlü bir diyalogu aramaktadır" dedi.

AB Komisyonu'nun Türkiye'yi, mevzuatını bu direktiflerin ilke ve içerikleriyle uyumlu hale getirmeye teşvik ettiğini belirten Füle, uygulamayı Türkiye'nin katılım sürecinin bir parçası olarak yakından izleyeceklerini açıkladı. Stefan Füle yanıtında, "Ayrıca genel prensip olarak AB, Türkiye'nin sendikalaşma özgürlüğüne saygı göstermesini ve AB standartları ve ilgili ILO sözleşmeleriyle uyumlu biçimde gözetilen, özellikle de örgütlenme, grev ve toplu pazarlıkta tam sendikal hakları sağlamasını ummaktadır. Bu Türkiye'nin, AB Sosyal politika ve istihdamla ilgili müzakereleri açmadan önce yerine getirmesi gereken koşullardan biridir" dedi.