Sen kapat diyorsam bir sebebi var...

.

Alper İzbul / Aksak Dünya

Uzun zamandır kullandığım bir cep telefonum var. En az 3-4 yıldır aynı telefon. Aldığım zamanın iyilerindendi ama tabii teknolojinin gelişme hızı karşısında artık bocalıyor. Yine de benim gibi malına çok da düşkün olmayan birine çok iyi dayandı. Defalarca kafa üstü yere düştü, suyun içine balıklama daldı... Ama hâlâ çalışıyor işte.

Çalışıyor da nasıl çalışıyor, o da başka bir soru tabii. Mesela arama yaptığım andan itibaren ekran karardığı ve arıza nedeniyle arama bitene kadar geri gelmediği için bazen arama bitmiyor. Çünkü ekran görünmediğinden telefonu kapatamıyorum. Karşı taraf biraz dikkatsiz biriyse ve telefon nasıl olsa kapanır diyerek cebine ya da çantasına koyduysa al başına belayı.

KARŞIMDAKİ MEŞGULSE SIKINTI

Bir ara karşı taraf belki duyar diye “Alooo, alooo, açık kaldı telefon, kapayamıyorum” diye bağırmışlığım, karşıdakine sesimi duyurmaya çalışmışlığım var. Ama başarıya ulaşamadım tabii. Bu gibi durumlar için son zamanlarda bulduğum teknik biraz da şansa dayanıyor. Ekranın bazı noktalarına parmakla baskı uygulayınca görüntü anlık da olsa geri gelebiliyor. Ama bu konuda belli bir nokta yok, tamamen denk gelmesi ile ilgili. Bir de görüntü geri geldiğinde sadece 1-2 saniyelik zamanın var. O arada “kapat” ikonuna bastın bastın, yoksa yine ekranın orasını burasını denk gelene kadar parmaklamaya devam. Ancak en sevmediğim durum karşı taraf meşgulse ortaya çıkıyor. Karşı tarafın meşgul olduğunu duya duya ve ona, “Bak ben arıyorum haa, sen açana kadar kapatmayacağım” dercesine sapık gibi çaldırıyorsun telefonu. Kapatamıyorsun çünkü. Bana yapılsa sinir olurum. Hatta biriyle konuşurken sanki çok önemli bir şey varmış gibi meşgul olduğumu bile bile çaldırıp sonunda “Ne oldu acaba diye” geri aradığımda “Eee ne haber” diyen tanıdıklarım var. Hoş değil tabii. Yapmasınlar böyle. Ben de yapıyorum ama benimki mecburiyet.

TELEFON SAPIĞI DEĞİLİM ASLINDA...

Bir de son zamanlarda bu kapanmama durumuna karşı konuştuğum kişiye “Sen kapat” diyorum ki bu bazen son derece ciddi bir konuşmanın sonunda da olabiliyor. Mesela işle ilgili bir konuda samimi de olmadığın biriyle konuşuyorsun, konuşmanın sonunda da “Siz kapatın” diyorsun. Hâlâ karşıma “Yaaa şapşiiik, sen kapat” diyen biri çıkmadı neyse ki. “Siz kapatın” deyince biraz şaşırma yaşanıyor tabii ki karşı tarafta ama eğer beni tanıyorsa “Vardır bir bildiği” deyip kapatan olduğu gibi içinden “Deli galiba” diyen de oluyordur eminim. Neyse, artık buradan okuyan arkadaşlar durumu biliyor. Numaram varsa ve ararsanız ona göre davranın. Sizi aradığımda meşgulseniz kapatmama nedenim ya da konuştuktan sonra “Sen kapat” demem telefon sapığı olmamdan ileri gelmiyor. Tamamen teknik sıkıntılardan kaynaklanıyor. Dur bakalım, belki bir ara uygun bir şey bulursam değiştiririm telefonu. Ama acelesi yok. Böyle de idare eder. Sonuçta zor da olsa çözüm var.