Seçim beyannamelerine çevreci bakış
Doğa Derneği uzmanları, 4 siyasi partinin seçim beyannamelerini 23 başlık altında değerlendirerek, seçim sonrasında çevre konusundan hangi sorunların öne çıkacağını, hangilerinin gözardı edilmeye devam edeceğini belirledi.
cumhuriyet.com.trDoğa Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'deki 305 Önemli Doğa Alanının yüzde 91'inin, bir ya da daha fazla tehditle karşı karşıya olduğu belirtildi.
Bu alanları tehdit eden unsurlar incelendiğinde, doğaya en çok su politikaları ve bu çerçevede yapılan hidroelektrik santraller, büyük barajlar, tarım alanlarını genişletme, sulama ve kurutma çalışmalarının zarar verdiğinin görüldüğü ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Ancak, partilerin seçim beyannamelerinde, kentsel yeşil alan, içme suyu kalitesi, iklim değişikliği ve sanayi atıkları gibi şehirdeki nüfusun önemsediği konuların öne çıkarıldığı, doğanın esas sorunu olan barajlar, hidroelektrik santralleri, kuruyan göller, doğa ve tarım uyuşmazlığı, biyogüvenlik ve korunan alanlar gibi çok temel sorunların ise yeterince önemsenmediği göze çarpıyor.''
Açıklamada, ''AKP'nin doğayı kaynak olarak görmekten öteye gidemediği, CHP'nin özellikle nükleer enerji konusunda net bir tavır takınmadığı, MHP'nin nükleeri, HES'leri, maden üretimini hızlandıracaklarına dair söylemlerinin dikkat çekici olduğu, nükleere, HES'lere kesin bir dille sadece Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğunun karşı çıktığı'' vurgulandı.
Doğa Derneği Genel Müdürü Engin Yılmaz da konuyla ilgili şu görüşleri bildirdi:
''Görünen şu ki; hangi parti kazanırsa kazansın çevre ve doğa gelecek dönemde de kaybedecek. Bir sorun ancak kökte yatan nedenlere el atıldığında çözülebilir. Doğanın sorunlarına bütüncül yaklaşılmadığı takdirde temel sorunları çözmemiz ve doğayla uyum içinde yaşamamız mümkün görünmüyor.''