Sayın Topbaş'a Açık Mektup
cumhuriyet.com.trTaksim Meydanı’nın yeniden düzenlenmesine yönelik uygulama girişimleriyle ilgili düşüncelerimi izninizle sunmak istiyorum:
- Taksim Meydanı’nın bu haliyle kalmasından yana değilim.
- İstanbul’un, belki de meydan diye tanımlayacağımız en büyük alanlarından biri. Ancak, çoğu kez belirttiğim gibi burası maalesef kötü planlanması ve tasarımından dolayı meydandan ziyade kentsel bir boşluk niteliğinde...
- Bugün Taksim bir trafik kaosunun yaşandığı alan olup yayalar için bir eziyet yeridir. Defalarca tasarlanan, ancak uygulanmayan projelerin alanı olan bu kentsel boşluğu daha yaşanabilir kılmak kaçınılmazdır.
- Yukarıda sıralanan olumsuzluklara rağmen Taksim alanı Cumhuriyet tarihimizin önemli bir simgesel mekânı olup İstanbul’un kentsel kimliğinin vazgeçilmez bir parçasıdır...
- İstanbul’un bu kadar önemli bir kentsel mekânına İstanbulluların sahip çıkması, ayrıca bu alanla ilgili yerel yönetimin de çözüm arayışları içinde olmasının, kentlilik bilincinin en önemli göstergesi olduğunu bir kez daha belirtmek isterim. Vatandaşın kentlilik konusunda aldığı bu yol önemli ve takdir edilecek bir davranışın sağlıklı ürünüdür. Kuşkusuz, her zaman olduğu gibi olayı saptıran, günlük politikalara alet eden kişiler olabilir. Sizin gibi deneyim sahibi politikacılara bu ayrıntıyı dile getirmemle belki haddimi aşmaktayım. Ancak, katılımcı bir demokrasinin yaklaşımı çerçevesinde, Taksim’in yeniden düzenlenmesi gerçekleştirilirken daha bilimsel, daha toplumcu bir yol izlenirse, hem yöneticiler hem de İstanbul halkı için daha çok yararlı olur.
Bir kentlinin, önemli bir kentsel düzenlemede katkı koyma istemi, kanımca demokrasinin ülkemizde de yeşerdiğinin bir göstergesidir.
Yanlış ve doğrularımla uzun yıllar koruma kurullarında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde, üniversitelerde görev yaptım, sizlerin döneminde de uzun yıllar hizmet vermeye çalıştım, ne olur bu Taksim Meydanı’nın yeniden düzenlenmesi projesini bir kez daha gözden geçirin. (*)
Sonunda, hepimiz dünyanın en güzel kenti için çalışıyor, onu daha iyi yaşanabilir kılmanın yollarını arıyoruz.
En derin saygılarımla.
* Not: Bu yazımı lütfen 40 yıl öğretim üyeliği yapmış bir kişinin politik erki elinde tutan kişilere yalvarması olarak algılamayın... Dostluğun ve kentlileşmenin bir göstergesi olarak değerlendirin lütfen.
1/1000 Beyoğlu Koruma İmar Planı’nda imzam vardır. Taksim’in yayalaştırmasıyla ilgili en ufak bir tereddüdüm yoktur. Ancak, 1/1000 Taksim ve Gezi Parkı’nın düzenlenmesiyle ilgili uygulama projelerini kuruldan ayrıldığım için medyadaki haberlerden öğrenmeye çalışıyorum. Kışlanın rekonstrüksiyonun gerçekleştirilmesinin 2863 ve 3194 sayılı yasalar kapsamında ele alınması gerektiğini bir kez daha anımsatmak isterim.
Prof. Dr. Mete TAPAN