Şampiyonluk gitti derken!
Kayıpların telafisinin artık pek de mümkün olmadığı Süper Lig'de Galatasaray ile Trabzonspor'un mücadelesi son ana kadara devam etti
Arif KızılyalınDüşünsenize 90 dakika bitmiş, uzatmalar tükenmiş, son düdük çalmak üzere.
Tam o sırada bir frikik. Trabzon barajı ve kaleci istim üstünde. Gol olmama şansı daha yüksek.
Topun başına Ömer-Marcao-Taylan geliyor. Çalışılmış bir serbest vuruş ve kaleciden dönen topun Emre Akbaba aracılığı ile ağlara gidişi.
"Şampiyonluk gitti" derken yeniden hayata dönüş.
Aslında 2 puan kaybettiler, ama bu lig o kadar garip bir lig ki, 1 puan kazandılar, umutlarını kalan haftalara taşıdılar.
Elbette uzatma golü defoları örtmemeli.
Çünkü artık her maçını final havasında oynamak zorundalar ama nerede!.
Saman alevi gibiler. Örneğin geçen hafta sonu Göztepe karşısında şampiyonluk adayı gibi oynamışlardı.
3 gün sonra ise ayakları topa gitmedi. Böyle olunca da Trabzonspor 2 puanı aldı götürdü!
Bir ilk 45 dakika vardı evlere şenlik!
Galatasaray mı şampiyonluk hesabı içinde Trabzonspor mu belli değildi.
Oyun şablonları yoktu desek yanılmış olmayız!. Şablonları da yoktu, disiplinleri de, istekleri de, hatta ruhları da!
Kabul 6-7 eksikleri var; golcüleri hasta-sakat, son dakikada da Onyekuru devre dışı kaldı, ama bir takımın oyun planı olur.
Sonuçta siz Çatladıkapı Çırçırspor değilsiniz ki, alternatifleri olan bir takımsınız!
Ne bileyim 10 numara mevkiindeki isim araya top atar. 8 numaradaki çapraz koşu yapar, 9 numara topu ayağında tutar değil mi?
Böyle birşey göremedik. Geçen hafta Falcao-Mustafa yokluğunda Halil yedek kalmış, Babel ileri uca geçmiş, Feghouli 10 numara, Fernandes 8 numara başlamıştı.
Ancak karman çorman oldular. O onu yerine kaydı, öteki pozisyonunu kaybetti..
İleride basması gereken Galatasaray'ken Trabzon rakip alanı daha iyi parselledi. Sanırım Abdullah Avcı da şaşırmıştır, Galatasaray'ın gönülsüz oyunu karşısında.
Doğru dürüst top kullanabilen Taylan da geriye oynayınca durdular. İlk yarıda 2. bölgede kaptırılan her top Trabzonspor'a yaradı. Daha 35. saniyede pozisyon buldular, topları direkten döndü. Bu bölümde sadece Emre Kılınç'ın sıradan bir gol girişimi vardı. Bir ara Babel çizgiye geldi, Fernandes-Feghouli yer değişti yine çözüm olmadı. Gönülsüz oynadılar koca bir yarı...
Fatih Terim de ancak devre arasında müdahale etti. Nazlı Feghouli'nin yerine Halil'i aldı, genç golcüyü ileri yolladı, Babel'i çizgiye çekti. Tam sistem oturacak derken bu kez Fernandes sakatlandı. Onun yerine giren Emre Akbaba biraz istekli olunca takım toparlanır gibi oldu, atak üretkenliği sağladı, atacağı golü yedi!
Luyindama'nın indirdiği bölgede Galatasaraylı olmaması ve Le'nin çok rahat bir vuruş yapması ilginçti!
Ardından son kozlarını oynadı Galatasaray, Arda ile Ömer'i soktu oyuna!
Maç bitti derken de gol geldi.
Belki de Galatasaray'ı hayatta tutan goldü.
Ancak kalan haftalarda yönetimden teknik kadroya, futbolculardan menajerlere ve scout ekibine kadar herkes şapkasını önüne koyup oynamalı.
Çünkü bu kayıpların artık telafisi hiç yok! Üstelik bu uzatma golü şampiyonluğu değilse bile şampiyonlar ligini getirebilir.