Şamil Tayyar ve Burhan Kuzu Cumhurbaşkanı’na “diktatör” mü dedi
AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın, ve Erdoğan’ın başdanışmanı Burhan Kuzu’nun, Özal döneminde “Başkanlık sistemi” için “diktatörlük” benzetmesi yaptığı ortaya çıktı.
cumhuriyet.com.tr“Başkanlık anayasası”nın oylanacağı referandum yaklaşırken, AKP’lilerin arşivleri de ortaya çıkmaya devam ediyor. halkweb.com isimli sitede yer alan haberde AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın, ve Erdoğan’ın başdanışmanı Burhan Kuzu’nun, Özal döneminde “Başkanlık sistemi” için “diktatörlük” benzetmesi yaptığına dair haber yer aldı. Haberin içerigi ise şöyle:
30 Ocak 2017 PAYLAŞ TWEET
“Başkanlık anayasası”nın oylanacağı referandum yaklaşırken, AKP’lilerin arşivleri de ortaya çıkmaya devam ediyor.
Tartışmalar sürerken, bugünün ateşli “Reis” savunucularından olan AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın, ve Erdoğan’ın başdanışmanı Burhan Kuzu’nun, Özal döneminde “Başkanlık sistemi” için “diktatörlük” benzetmesi yaptığı ortaya çıktı.
Bilindiği gibi bugün başkanlığı savunan AKP’liler, hep Turgut Özal’ın açıklamalarını hatırlatarak “Özal da başkanlığı istemişti” tezini savundu. Ancak bizzat kendilerinin, Özal için de “diktatörlük” hatırlatması yaptığı ortaya çıktı.
Tarih 19 Haziran 1990…
Gazeteci kökenli olan AKP milletvekili Şamil Tayyar, Turgut Özal’ın “başkanlık” talebiyle ilgili Milliyet gazetesinde bir haber kaleme aldı. Hukukçuların konuyla ilgili görüşlerine yer veren Tayyar, haberinde “Özal diktatörlüğü mü” başlığını kulandı.
Tayyar o haberinde “Başkent siyasi çevrelerinde başkanlık sisteminin ‘Özal Diktatörlüğü’ne yol açacağı öne sürülürken, Özal’ın ‘Gerekirse halkoylamasına giderim’ sözüyle meclisi hiçe saydığı iddia edildi.” ifadelerini kullandı.
PARTİDEN ELİNİ ÇEKMELİ
Özal’ın başlattığı model tartışmasının, ANAP içinde de tartışmalara yol açtığını hatırlatan Tayyar, “ANAP’lılar Cumhurbaşkanı Özal’ın artık hükümet ve partiden elini çekmesi gerektiğini belirttiler” diye yazdı.
Özal’ın “ben de alternatif formülleri uygulamaya koyarım. Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi için halkoylamasına giderim” açıklamasını da hatırlatan Tayyar, bu açıklamanın tepkilere yol açtığını belirterek şöyle devam etti: “Bu açıklamayla Özal’ın TBMM’yi devre dışı bırakarak milletvekillerinin oylarını cebinde görme anlayışıyla hareket ettiği görüşü siyasi kulislere yayıldı”
BURHAN KUZU NE DEMİŞTİ
Tayyar’ın haberinde o dönem başkanlığa karşı çıkan bazı hukukçuların açıklamalarına da yer verildi. Bu hukukçulardan biri de, o dönem İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Kürsüsü Öğretim Üyesi olan “Doç. Dr. Burhan Kuzu’ydu.
Bugünün ateşli “başkanlık” savunucularından olan Kuzu, “Bugünkü yetkilerle cumhurbaşkanının buna hak ve yetkisi yoktur. Buna rağmen böyle bir beyanda bulunması biraz garip gözüküyor. Fakat başka güvendiği bir şey varsa bilemem” demişti.
Kuzu ayrıca ABD örneğini vererek “Bizde böyle bir sistemin olması için anayasada birkaç değişiklik yapmak da yetmez. Çok köklü değişiklikler olması gerekir” diye eklemişti. Ve bugün… “birkaç değişiklik”le Türkiye yönetim şeklini değiştirmeye hazırlanıyor.
İŞTE ŞAMİL TAYYAR’IN O HABERİNDE KULLANDIĞI İFADELER:
“Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın tartışmaya açtığı “Başkanlık Sistemi”, siyaset ve hukuk çevrelerinde geniş tartışmalara yol açtı.
Başkent siyasi çevrelerinde başkanlık sisteminin ‘Özal Diktatörlüğü’ne yol açacağı öne sürülürken, Özal’ın ‘Gerekirse halkoylamasına giderim’ sözüyle meclisi hiçe saydığı iddia edildi.
Özal’ın başlattığı model tartışması ANAP içinde de çalkantılara yol açarken, ANAP’lılar Cumhurbaşkanı Özal’ın artık hükümet ve partiden elini çekmesi gerektiğini belirttiler.
Hukukçular da ‘Özal diktatörlüğü’nden endişelerini dile getirdiler. Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı, ‘Başkanlık sistemi anayasamıza uygun değildir. Diktatörlüğe yol açar. Özal da bu yola eğilimlidir’ derken Prof. Dr. Metin Günday, ‘Özal’ın istediği başkanlık değil başkancı sistem. Yani Güney Kore ve Filipin modeli. Marcos modeli’ şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın muhalefete kızarak, ‘Gerekirse ben de alternatif formülleri uygulamaya koyarım. Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi için halkoylamasına giderim’ yolundaki açıklaması tepkilere yol açtı.
Bu açıklamayla Özal’ın TBMM’yi devre dışı bırakarak milletvekillerinin oylarını cebinde görme anlayışıyla hareket ettiği görüşü siyasi kulislere yayıldı.
TBMM Başkanı Kaya Erdem’in ‘Demokrasi bir kişinin veya zümrenin hakimiyeti için var olan sistem değildir’ şeklindeki açıklaması da ‘Meclis’in Özal’a öfkesi’ olarak değerlendirildi.
ANAP içinde de Özal’ın açıklamalarına karşı çıkanlar ‘Kaya Erdem hislerimize tercüman oldu. Erdem, Özal’a tam anlamıyla cevap vermiştir. Hiç kimse milletvekillerinin oylarını cebinde görme hakkına sahip değildir. Eğer bir Anayasa değişikliği söz konusu ise buna Meclis karar verir’ dediler…”
İşte Burhan Kuzu’nun o dönem yaptığı “başkanlık” değerlendirmesi:
“Doç. Dr. Burhan Kuzu (İÜ Huku Fakültesi Anayasa Kürsüsü Öğretim Üyesi): Böyle bir teklifi Cumhurbaşkanı yapamaz. Buna yetkisi yok bir kere. Anayasa değişikliği teklifi Meclis’ten gelir. Bugünkü yetkilerle cumhurbaşkanının buna hak ve yetkisi yoktur. Buna rağmen böyle bir beyanda bulunması biraz garip gözüküyor. Fakat başka güvendiği bir şey varsa bilemem. Gayri resmi yollardan yaparım diyorsa, bu da tarafsızlık ilkesine uymaz. Bir defa başkanlık sistemi bizim anayasamıza uymaz. Amerika’da uygulanan bu sistemde başkan tarafsız değildir. Resmen partilidir. Aynı zamanda halk tarafından seçilir. Bizde böyle bir sistemin olması için anayasada birkaç değişiklik yapmak da yetmez. Çok köklü değişiklikler olması gerekir.”