Salgınla birlikte market çalışanlarına yönelik sömürü arttı

Tez-Koop-İş Sendikası’nın anketine göre, marketlerde çalışan emekçilerin iş yükü arttı. Ücretleri ise artmak bir yana daha da azaldı. Yıllık 270 saat olan mesailer 500 saate ulaştı.

Mustafa Çakır

Tez-Koop-İş Sendikası uzmanı Dr. Emirali Karadoğan’ın anketi, market işçilerinin salgın döneminde nasıl sömürüldüklerini ortaya koydu. Buna göre, işçiler hiçbir koruma olmayan ortamlarda uzun süre çalıştırıldı. İş yüklerindeki artışa rağmen ücretleri sabit kaldı. Az sayıda personele daha fazla iş yaptırıldı. Karadoğan’ın yaptığı anketten yansıyanlar şöyle:

- Market çalışanlarının yaklaşık yüzde 80’i, alınan önlemlerin yetersiz olduğunu düşünüyor.

- Katılımcıların yüzde 53’ü işyerinde sosyal mesafe ve kalabalık kontrolünün ihlal edildiğini bildirdi. Kişisel koruyucu donanımın yetersiz olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 16 olarak öne çıktı. Koruyucu gözlük ve siperliklerin yetersiz olduğunu belirtenlerin oranı da yüzde 21 oldu.

EK ÜCRET BEKLİYORLAR

- Sosyal mesafe ve önlem düzeyi ilişkisinde “durum oldukça kötü” diyenlerin oranı yüzde 60, “zayıf” diyenlerin oranı yüzde 27.

- İşverenler salgın süresince çalışmaları nedeniyle işçilere herhangi bir destek vermedi. Ankete katılanların yüzde 66’sı hiçbir destek alamadıklarını bildirdi.

- Hiçbir katkı alamayan işçilerin işyerlerindeki önlem düzeyleri de oldukça kötü. Katılımcıların yüzde 85’i alınan önlemlerin “zayıf ve kötü” olduğunu bildirdi.

- İşçilerin yüzde 41’i ek ücret beklediklerini dile getirdi.

- İşçiler salgın nedeniyle evde kalması ya da rapor alması durumunda da ücretin tam ödenmesine dair güvenceye sahip değil. Her 100 işçiden sadece 2’si bu güvenceye sahip. Yüzde 59’u böyle bir güvenceye sahip olmadığını bildirdi.

‘BİR DE FIRÇA YİYORUZ’

- Market işçilerinin yüzde 16’sı mağazadaki bir çalışana Covid-19 teşhisi konulduğunu bildirdi.

- Covid-19 teşhisi konulan işçilerin çalıştığı işyerlerindeki önlem düzeyine bakıldığında ise “oldukça kötü” diyenlerin oranı yüzde 61. Zayıf diyenlerin oranı da yüzde 27.

- Market içerisinde sosyal mesafeye uyulmadığı yapılan mülakatlarda da dile getirildi. Görüşlerden bazıları şöyle: “Maskesiz gelenleri uyarın deniyor; ama içeri almayın denmiyor. Biz vardiyada 2 kişi çalışıyoruz. Mal geldiğinde bir kişi onlarla uğraşıyor, birini de kapıya koyamıyoruz ki. Kimseyi takip edemiyoruz. Mağazalara müşteri sınırı getirildiğinde müşterilerden fırça yiyoruz. Banka ve postane gibi yerlerde sıraya girip bekleyen müşteri, markete gelince aynı sabrı ve saygıyı market çalışanına göstermiyor. Müşteriler çok agresif. İçlerinde işini kaybedenler var. Bu iyice gerilimi artırıyor. Bazı müşteriler burnumuzun dibine giriyor. Zaten personel yetersiz bir de müşteriyi denetlemeye yetişemiyoruz”.

500 SAAT FAZLA MESAİ

- Market işçilerinin yoğun iş yüküne karşın, yeterli koruma önlemleri alınmadan çalıştırılması, mülakat yapılan işçiler tarafından sıklıkla dile getirildi. Bazı görüşler şöyle: “Bu süreçte iş yükümüz çok arttı. Müşteriler kıtlık olacakmış gibi alışveriş yapıyor. Biz müşteri azalır derken daha da arttı. Normal zamanlarda 5 kişi ile çalışıyorduk. Bu yoğunlukta yeni personel de almadılar. Virüs sürecinde işin artmasıyla uğraşırken bir de evlere servis hizmeti başladı. Aynı personelle bir de evlere servis yapmak zorunda bırakıldık. Halbuki bu, görev tanımımızda yok. Personel yetişmediği için fazla mesai yaptırılıyor. Yıllık 270 saat değil, neredeyse 500 saat fazla mesai yapıyoruz. Bazı mağazalarda 5 gün boyunca aynı kişiler 11 saat full çalıştı.”