Sakine Akdağ: Batman'da 1,5 yaşındaki bebeğin hastanede ölümünde ihmal iddialarıyla ilgili olarak aile ve yetkililer ne diyor?
Geçen hafta Batman'daki bir özel hastanede yaşamını yitiren 1,5 yaşındaki Sakine Akdağ'ın ailesi hastaneyi ihmal ile suçlarken Batman Valiliği ve Sağlık Müdürlüğü ortak bir açıklamayla iddiaları reddetti.
BBC Türkçe1,5 yaşındaki Sakine Akdağ, 28 Kasım gecesi Batman’da özel bir hastanede hayatını kaybetti. Akdağ'ın ölüm nedeni hastane raporuna "Bulaşıcı hastalık (doğal ölüm)" olarak kaydedildi.
Ancak bebeğin ailesi Sakine'nin ölümünde ihmal olduğunu iddia ederek Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile İl Sağlık Müdürlüğü hakkında dava açmaya hazırlanıyor.
Akdağ ailesi, tüm belirtileri göstermesine rağmen, Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde bebeğe PSR testinin çok geç yapıldığını, entübe edilmesi için yedi saat bekletildiğini, bebeğin çok geç entübe edildiği için kurtarılamadığını öne sürüyor.
Batman Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğü ise ortak bir açıklama yayımlayarak iddiaları reddetti.
Açıklamada, bebeğin takipli "Tuberoskleroz" hastası olduğu, epilepsi nedeniyle kalp ve beyin tutulumunun olduğu belirtiliyor. Çocuk hastanesinde uzman hekimin gerekli tetkikleri yaptığı, hastanın izole bir şekilde yoğun bakıma alındığı, başhekim eşliğinde tedavisinin başladığı kaydedildikten sonra şu satırlara yer veriliyor:
''İleri tetkik ve tedavi için 3. basamak yoğun bakımı ihtiyacı çıkması üzerine hastamıza PSR testi yapılmıştı. Haberlerde hastanın bekletildiği iddia edilen sürenin PSR testinin sonuçlanması için gereken süre olduğu anlaşılmaktadır. Oysa bu süreç içinde hastamız yoğun bakım servisinde tedavi edilmiştir.
"Hastamızın test sonucunun pozitif çıkması üzerine covit hastalarına ayrılmış özel bir hastanede bulunan yoğun bakım servisine çocuk uzmanı eşliğinde transfer edilmiş, 3 günlük takip ve tedavinin ardından tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştır. Hastanın yoğun bakım için bekletildiği ve bu sebeple hayatını kaybettiği iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.’’
Ailenin iddiaları neler?
BBC Türkçe’ye konuşan bebeğin halası Safiye Akdağ yaşadıkları süreci anlattı.
Safiye Akdağ; yeğeninde yüksek ateş ve halsizlik nedeniyle başlayan şikayetler üzerine ilk defa 19 Kasım'da Sakine'yi aile hekimine götürdüklerini, doktorun ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaç verdiğini, iyileşme olmayınca 22 Kasım’da Sakine'yi Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne götürdüklerini söyledi.
Akdağ, hastanede doktorun üç iğne verdiğini, iğneler bitince bebeği kontrole getirmelerini söylediğini de ekledi. Bir gün sonra bebeğin nefes almakta zorlanması ve yemeden, içmeden kesilmesi üzerine gece acile kaldırıldıldığını söyleyen Safiye Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Orada ciğerinin toparlandığını söyleyerek eve göndermişler. Sabaha kadar bebeğin durumu daha da kötüleşince annesi, iğneleri yazan çocuk hastanesindeki doktora götürüyor, ‘Çocuğum iyi değil, gözünü açamıyor nefes alamıyor’ diyerek doktora yalvarıyor.
Bebeğin tomografisi çekiliyor. Durumun ağır olduğunu görünce, saat beş gibi onu yoğun bakıma alıyorlar. Aynı hastaneye üçüncü defa götürülen yeğenime daha o gün PSR testi de yapılıyor. Doktor orada 'Çocuk entübe olabilir, farklı bir hastaneye nakletmemiz gerekebilir' demiş."
Safiye Akdağ, o saat itibarıyla hem kendi çabaları hem de hastanenin ve 112 servisinin girişimleriyle, bebeğin entübe edilebileceği başka bir hastane arayışına geçtiklerini söyledi.
‘"Bölge illeri dahil birçok hastaneyi aradık, ama hiçbirinde yer bulamadık. Test sonucu da gece 10.30 civarında pozitif çıktı. Saturasyonu 40’a, kalp ritmi 80’e düşünce doktor 'Ben artık müdahale etmek zorundayım' diyerek gece 12:08’de bir cihaz ile akciğer yolunu açıyor. Eğer entübe işlemi buysa, bebeğe yapılan ilk müdahale o oluyor. Ve eğer bu entübe işlemi ise neden çocuğu o saate kadar beklettiler, madem entübe edebiliyordunuz, neden farklı hastane arayışına gittiniz?" diye soruyor.
'Hastanızın tedavisi için bir başka hastanın iyileşmesini ya da ölmesini bekliyorsunuz'
Safiye Akdağ, Özel Dünya Hastanesi’nde bir başka hastanın hayatını kaybetmesi üzerine, yoğun bakımda Sakine için yer bulabildiklerini söyledi.
''Canhıraş şekilde bölgedeki tüm hastaneleri arayıp yer arayışına girdik ama maalesef yer yoktu. Haber bekledik ve bu durumun en kötü yönlerinden biri de kendi hastanızın tedavisi için bir başka hastanın iyileşmesini ya da ölmesini bekliyorsunuz…’’
Safiye Akdağ, yapılan açıklamalarda bebeğin epilepsi hastası olduğu vurgusunun öne çıkarıldığını, bebeğin bu hastalıktan değil, Covid-19 hastalığığı nedeniyle öldüğünü belirterek şunları söyledi:
'"Açıklamada neden epilepsi hastalığından söz edilmiş anlamadık. Covid'in kalp ve beyni tuttuğunu söylüyor eğer öyleyse ciğerlerindeki lezyonlara da epilepsi mi neden oldu? Sakine, epilepsi hastalığı nedeniyle evde çok hassas ve ilgiyle tedavi ediliyordu, o güne kadar gayet sağlıklı bir çocuktu. Düne kadar bebekler korona olmaz diyorlardı ama maalesef biz yeğenimizi bu nedenle kaybettik. Bir haftada yedi defa hastaneye götür getir, bebek enfekte oldu."
Sakine bebeğin ölümü meclis gündemine taşındı
HDP Batman Milletvekili Feleknas Uca, 1,5 yaşındaki Sakine Sakine Akdağ'ın ölümünü meclis gündemine taşıdı ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması talebiyle bir soru önergesi sundu.
Bebeğin Batman’daki hastanelerin yoğun bakım servislerinde yer olmadığı için geç müdahale sonucu yaşamını yitirdiği iddialarını hatırlatan Uca, "İddialar doğru ise sorumlular ile ilgili idari işlem yapılacak mı?" diye sordu.
Uca ayrıca, bebeğin solunum sıkıntısı, ateşi ve kronik hastalıklarının olduğu bilindiği halde tomografisinin neden çok geç çekildiğinin ve Covid-19 testinin neden üç gün sonra yapıldığının da yanıtlanmasını istedi.
Uca, Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde solunum cihazı eksikliğine dikkat çekti ve "Hayati öneme sahip bir cihazın hastanede eksik olmasının nedeni nedir?" diye de sordu.
Batman’daki hastanelerde, test sonucu pozitif çıkan Covid-19 hastalarının tedavi edilmesi için kapasite ve donanım kapasitelerinin açıklanmasını isteyen Uca, bu hastanelerdeki ekipman ve sağlık personeli eksikliğini gidermeye yönelik ne gibi çalışmaların yapılacağı sorusunu da gündeme getirdi.