Sağlıkçılar yorgunluktan hastalık bekler oldu!
Koronavirüs salgını sürecinde hastanelerin Covid-19 servislerinde çalışan hemşireler, tükenme noktasına geldiklerini belirterek, çalışma koşullarının zorluğuna dikkat çekti. Yorgunluktan hastalık bekler duruma gelen hemşireler, koronavirüse yakalanıp 14 gün boyunca dinlenmek istediklerini bile söyledi.
cumhuriyet.com.trHastanelerin Kovid-19 servisleri ile yoğun bakım servislerinde çalışan sağlık emekçileri, Covid-19 salgınıyla mücadelede tükenme noktasına geldiklerini ve psikolojik olarak yıprandıklarını belirtti.
"HER GÜN BİR ARKADAŞIMIZ POZİTİF ÇIKIYOR"
BirGün’den İsmail Arı'ya konuşan hemşireler, “Her gün bir arkadaşımızın test sonucu pozitif çıkıyor. 24 saat aralıksız ve gözümüzü kırpmadan nöbetler tutuyoruz. Covid-19 hastaları günde iki kere ilaç almaya hastaneye geliyor ve belki de toplu taşıma kullanıyorlar” dedi. Hemişreler arasında bu süreçte çok yorulduğu için Covid-19'a yakalanıp 14 gün dinlenmek istediğini söyleyen de var ve bir ateşin ortasına atıldığını düşünen de.
"TEST SONUCU ÇIKANA KADAR ÇALIŞMAYA ZORLADILAR"
“Her gün beraber çalıştığımız bir arkadaşımızın test sonucu pozitif çıkıyor ve bunun bize büyük bir psikolojik etkisi oluyor” diyen Urfa’daki Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde çalışan bir hemşire, “Günlerimiz berbat geçiyor ve bizler için büyük bir belirsizlik var. Tek sefer kullanıp atmamız gereken tulumu tekrar tekrar giymek zorunda kalıyoruz. Covid-19 yoğun bakım servisinde bir düzen ve koordinasyon yok. Dün beraber çalıştığım arkadaşımın test sonucu pozitif çıktı. Arkadaşımızı test yapması için gönderdik, test yaptırdı, tüm semptomları vardı ama test sonucu çıkana kadar çalışmaya devam etmesi için zorladılar” ifadelerini kullandı.
"POZİTİF OLAYIM VE 14 GÜN DİNLENEYİM DİYORUM"
Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Covid-19 yoğun bakım servisine eklenen 20 yatağın 24 saat geçmeden dolduğunu anlatan hemşire, “Beraber çalıştığım bir arkadaşım dayanamadığını ve istifa edeceğini söyledi. Ben pozitif olayım da 14 gün dinleneyim diye düşünüyorum, maalesef. Önceki gün 24 saat boyunca nöbetteydim ve bir dakika bile gözümü kapatamadım. Sürekli 24 saat nöbetlerimiz oluyor. Sürekli arkadaşlarımızın testi pozitif çıkıyor ve bu durumda da pozitif olan arkadaşların nöbetleri diğer arkadaşlara dağılıyor. Birkaç arkadaşımız daha pozitif çıkarsa sanırım yeterli sayıda sağlık emekçisi olmaması nedeniyle bizler yoğun bakımda yatıp kalkmak zorunda kalacağız. Bazen yeni arkadaşları Covid-19 yoğun bakım servisinde görevlendiriyorlar ama Covid-19 servisinde nasıl çalışılacağına dair eğitim verilmemiş. Bu şekilde çalışmaya geliyorlar ve hastaneler şifa yuvası olmaktan ziyade salgını yayar bir hale geliyor” dedi.
"MESLEĞİMDEN NEFRET ETMEYE BAŞLADIM"
Covid-19 yoğun bakım servisinde çalışırken koronavirüse yakalandığını belirten ve Denizli’deki Merkezefendi Devlet Hastanesi’nin Covid-19 yoğun bakım servisinde çalışan bir hemşire ise, “Ne kadar titiz davransak da ne yazık ki virüs bana da bulaştı. Yoğun bakımlarda durumu ağır olan hastalar bulunduğu için iş yükümüz çok fazla. Burada çalışmak çok stresli, her an virüse yakalanma ihtimalini düşüyorsunuz. Hastaların sağlığı çok önemli ve hastalara ani müdahale edilmesi gereken durumlarda çok donanımlı koruyucu ekipmanlarınız olmadan hemen yoğun bakıma girip müdahale etmeniz gerekiyor. Tükenmişlik sendromu yaşıyoruz ve bende panik ataklar gelişmeye başladı. Artık boğuluyormuşum gibi hissediyorum. Mesleğimden hiç bu kadar nefret etmemiştim ve emeğimizin de karşılığını alamıyoruz. Mesleğimi çok seviyordum ama bu dönem nefret etmeye başladım” diye konuştu.
"BAKANLIK SAĞLAYAMIYOR"
Malatya’daki İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’nde çalışan bir başka hemşire ise 22 yıldır hemşirelik yaptığını beş aydır da Covid servisinde çalıştığını belirterek, “Salgının başında bir Covid servisi açmıştık ama şimdi servis sayımız üçe yükseldi. İki tane de sanal servisimiz var. Normal Covid servislerinde hastalar yatarak tedavi görüyor. Sanal Covid-19 servisi dediğimiz şeyde de evde tedavi edilmesi istenen Covid-19 hastaları sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa hastaneye gelerek ilaçlarını alıyor ve gidiyor. Sağlık Bakanlığı yeterli sayıda ilaç temin edemediği için hastalar her gün ilaçlarını hastaneden almak zorundalar. Aslında bu hastaların evde karantinada olmaları lazım ve ilaçların hastalara götürülmesi lazım ama bakanlık bunu sağlayamıyor. Bu nedenden dolayı da belki de otobüsle gelen insanlar var, sonuçta insanların ekonomik durumunu bilemeyiz” dedi.
"ALTI AYDA SADECE BİR DEFA TEST YAPTILAR"
Covid servislerine refakatçi alındığını da belirten İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’nde çalışan hemşire, “Fiziksel ihtiyaçlarını karşılayacak durumları olmayan Covid hastaları için refakatçi alınıyor. Çünkü, bazı hastaların öz bakımına yetişemiyoruz. Benim çalıştığım serviste sadece iki hemşireyiz. Bir hasta bakıcısı ile bir de temizlik görevlisi var. Hastalar bazen üst üste zillere basarak, yemek için veya lavaboya gitmek için bizden yardım istiyor ama biz de yetişemiyoruz” diye konuştu.
“Çaresiz hissediyorum ve sanki biz bir ateşin ortasına atıldık” diyen hemşire sözlerini şöyle tamamladı: “Çalıştığım serviste arkadaşım Covid’e yakalandı diğer servislerden ve yoğun bakım servisinden Covid’e yakalanan oldu. Beraber çalıştığım arkadaşların üçte biri Covid’e yakalandı. Hatta sekreterler ve laboratuvarda çalışan bir arkadaşımız bile yakalandı. Bana altı ayda sadece bir defa test yaptılar ve ısrarlarımıza rağmen test yapmıyorlar.
"BİR FİLYASYON EKİBİ GÜNDE 15 SAAT ÇALIŞIYOR"
Filyasyon ekibinde çalışan ve filyasyon ekiplerinin durumuna dikkat çeken Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Kayseri Şubesi Eş Başkanı Şeref Bolat, “Kayseri’de, filyasyon ekibinde çalışan arkadaşlarımız sabah 9’da yollara düşüyor ve gece 12- 1’e kadar çalışıyor. Filyasyon ekibi sabah yola çıktığında kullanılan sistemde 5 -6 hasta oluyor ama akşama kadar o sisteme sürekli yeni girişler yapıldığı için gecenin sonunda 30- 35 hastaya gidilmiş oluyor. Bir filyasyon ekibi günde ortalama 100 kilometre yol yapıyor. Filyasyon için yeterli personel yok. Filyasyon ekiplerinin yemek molası verecek zamanları dahi olmuyor. Bir filyasyon ekibi bir günde 12 ile 15 saat arasında çalışabiliyor” diye konuştu.