'Sadece internet için değil, ülke için kaygılıyım'
Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı'ya göre internet yasasında yapılması planlanan değişiklik en başta temel hak ve özgürlüklerin engellenmesi anlamına geliyor.
Özlem Yüzak/CumhuriyetTürkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, bu sözleri söylerken hayli öfkeli. 6 Ocak’ta bir torba yasanın içine sokularak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nun gündemine gelen internet suçlarına ilişkin yeni düzenlemeye ilişkin görüşlerini bir grup gazeteci ile paylaşıyor. 2007 yılında yürürlüğe girmişti 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun”.
Eczacıbaşı, “2007’de yürürlüğe girdiğinden beri, bu yasanın, ülkemizin bilgi toplumu niteliği kazanmasına engel olacağını ifade ettik. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de 2012 yılında, yasanın ‘ifade özgürlüğüne aykırı’ olduğu kararına vardı. Yasanın bu hatalarının giderilmesi için çağrılarımızı sürdürürken ve internetin denetiminde insan haklarına saygı beklerken, bugün tam tersini üzüntüyle görüyoruz” diyor.
Hiç beklenmedik şekilde ve konu ile ilgili hiçbir birime hiçbir STK’ye danışılmadan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın torba kanun teklifi içine sokulan düzenleme internet yayınlarına çok ciddi yaptırımlar getiriyor. Teklife göre, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) “özel hayatın gizliliğinin ihlali” gerekçesiyle hâkim yetkisi tanınıyor. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı da, “gecikmesinde sakınca var” gerekçesiyle doğrudan internet içeriğine erişim engellemesi yapabilecek. Örneğin bireylere mahkemeye başvurup istemediği ya da kişisel haklarına saldırdığını düşündüğü internet sitesini kapatma hakkı veriyor, oysa şikâyeti doğrudan iletebiliyorsun; istersen uyar- kaldır mekanizması ile kendin engelleyebiliyorsun. Avrupa Birliği ve gelişmiş ülkelerde uygulama bu şekilde.
Kim nereye tıkladı saklanacak
Önceliği 10 yıldır bekleyen kişisel verilerin korunma yasasına vermeleri gerekirken tam tersi bir uygulama ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyen Eczacıbaşı, “Kişisel veriler 2 yıl boyunca saklanacak. Dolayısıyla internette kim, neye tıklarsa bu bilgi kayıt altında olacak. Kötüye kullanma olabilir. Üstelik böyle olması halinde hak iddia edebileceğimiz bir mevzuat bile yok” diyerek şunları ekliyor: “Zaten AB Veri Koruması Hukukuna göre Türkiye veri transferi ve veri işleme konusunda güvensiz ülkeler düzeyinde. Şimdi yeni yasaklarla bu daha da kötüleşecek. Devlet istediği kadar teşvik versin, örneğin bir Google gelip Türkiye’de yatırım yapmaz. Sadece sektör için değil, ülke için kaygılıyım.”