‘Saçlarını kokluyorum ama düşlerimde’

Otizmli oğlu Poyraz Ali’den 3 ayı aşkın süredir ayrı olan anne Zeynep Bakır, çaresizliğini Silivri’den gönderdiği mektubun satırlarına döktü...

Hilal Köse

Atipik otizimli Poyraz Ali’nin annesi Zeynep Bakır’ın Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne sevk talebi yine reddedildi. Gerekçe ise Bakırköy’ün doluluğu... Silivri 9 No’lu Cezaevi Müdürü, Bakır’a “Dilekçeni yaz, sevkin yapılacak” demişti. Ret kararı üzerine ise “Yanlışlık olmuş, yine yaz” demiş. Bakır’ın ise sabrı tükenmek üzere. Çünkü, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ dahil hiçbir sorumlu sözünü tutmadı. Oğlundan da üç ay 10 gündür ayrı. Bakır, “Burada olmama sebep olan Emniyet Müdürü, polisler, savcı ve hâkimler burada şu anda. Hatta arada bir şekilde karşılaşıyoruz...” diyor.

‘Annesiz kalıverdi’

Bakır, Silivri’den gazetemize gönderdiği mektupta, “Biliyorsunuz, neredeyse üç yıldır, otizimli oğlumla kalıyordum. Üç yıllık iyi kötü bir düzenimiz vardı. Kreş, rehabilitasyon, oyuncak, beslenme gibi temel ihityaçların karşılanmasında bir yol almıştık. Kendimi bir anda Silivri Hapishanesi’nde buldum. Çocuğum birden annesiz kalıverdi. Oysa, hem yaşı hem de özel durumu nedeniyle bana öyle çok ihtiyacı var ki...” diye yazdı.

Bakır, sürgün sebebinin tutuklu ve hükümlülerin hak arama eylemleri olduğunu dile getirdi. Hiçbir eyleme katılmadığını, soruşturmaların da lehine sonuçlandığını anlattı. Silivri Cezaevi müdürünün yönlendirmesiyle, Adalet Bakanlığı’na dilekçe yazdığını belirterek “Bakırköy, Poyraz Ali için alternatifi olmayan bir yerdi. Yıllardır aynı kreşte oynadığı, alışıp sevdiği arkadaşları vardı. Özel eğitimcileri, psikoloğu... Misal bu hapishanede oyuncak yasak... Bir yanlışlık olduğunu umarak bu yanlışlığın düzeltilmesini istedim. Yanıt alamadım. Aile Mahkemesi talebimi reddetti” dedi.

‘Sebep olanlar burada’

Bakır, “Burada olmama sebep olan Emniyet Müdürü, polisler, savcı ve hâkimler burada şu anda. Hatta arada bir şekilde karşılaşıyoruz... Dosyamda tek bir yasadışı şey yokken ben hâlâ onların kanısıyla burdayım. Çocuğumla sınanıyorum. Siyasi kimliğimden kaynaklı, çocuğumla olmayacak durumlara sürükleniyoruz” dedi.

‘Poyraz Ali yollar bulurdu’

Anne Zeynep Bakır, oğluna özlemini ise şöyle anlattı: “Bazen sabahları kalktığımda oğlumun saçlarını koklarken buluyorum kendimi. Sonra anlıyorum ki bu bir düş. Oğlumla haftada bir telefonla konuşabiliyorum. Bana ‘anne yanına gelmek istiyorum’ diyor. Ne diyeceğimi bilmiyorum. Bakırköy’deyken oğlumu sabah kreşe, öğleden sonra da rehabilitasyona götürürdüm asker ve gardiyanlarla. Hücremize döndüğümüzde ben yorulmuş olurdum, o ise masanın üzerine hayvanlarını dizip oynamaya başlardı. Ona süt koyardım, kendime de kahve. Sonra fincanı ters çevirirdim. Poyraz Ali, telvelere bakıp şekiller bulmayı severdi. Fincanda neler neler bulmazdı. Tavşanlar, bulutlar, kuşlar, yollar... Evet yollar. Ama şu an bir yol bulamıyorum. Oğlumu bu durumdan kurtarmak için ne gerekiyorsa yaptım. Anayasa Mahkemesi’nde iki başvurum var. Ne var ki, oğlumun bunların sonuçlanmasını bekleyecek zamanı yok. Denetimli serbestlik isterken, şimdi ‘lütfen beni ve oğlumu Bakırköy Hapishanesi’ne tıkın’ diyorum resmen. Adalet Bakanı Bekir Bey bu mektubumu okusa ne der acaba? Kaygılıyım. Oğlumu çok özledim ancak özledim diye her deliğe sokacak değilim.”