Sabiha Gökçen'deki Pegasus kazası: Yanıt aranan sorular

Pegasus Hava Yolları'na ait İzmir-İstanbul seferi yapan PC2193 sefer sayılı Boeing 737 tipi uçak, Çarşamba günü 17.05'te İzmir Adnan Menderes Havalimanı'ndan kalktı. Uçak saat 18.19'da Sabiha Gökçen Havalimanı'na inerken pistten çıktı. Kaza sonrası ortaya atılan iddiaları inceledik.

BBC Türkçe
Getty Images

Pegasus Hava yolları'na ait İzmir-İstanbul seferi yapan PC2193 sefer sayılı Boeing 737 tipi uçak, Çarşamba günü 17.05'te İzmir Adnan Menderes Havalimanı'ndan kalktı. Uçak saat 18.19'da Sabiha Gökçen Havalimanı'na inerken pistten çıktı.

Kazada üç kişi hayatını kaybederken, 180 kişi de yaralandı. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, kazazedeler arasında 12 ülkeden 22 yabancı uyruklu yolcu bulunduğunu söyledi.

Ulaştırma Bakanı Mehmet Cahit Turhan, kaza için ''Sert iniş yapan uçak kırıma uğradı" dedi.

Ajansların yayınladığı kule - pilot konuşmalarında kulenin olumsuz hava koşullarından bahsettiği, önceki iki uçağın pisti pas geçtiği, kulenin piste iniş yönünü değiştirmeyi planladığı yer alıyordu.

Peki bu olay neden yaşandı? Bu konuda hem TV yayınlarında hem de sosyal medyada dile getirilen çeşitli iddialar ve spekülasyonlar var. Kazanın nedenlerine ilişkin nihai sonuç soruşturma sonunda yayımlanacak raporla anlaşılacak.

BBC Türkçe, olayla ilgili ortaya atılan iddiaları inceledi:

1- Pegasus pilotları üzerinde baskı iddiası

Kazanın ardından bazı yorumlarda Pegasus'un rötarların önüne geçmek ve giderleri azaltmak için pilotlarına pisti pas geçmemeleri yönünde baskı yaptığı öne sürüldü.

14 Ocak 2018'de Trabzon'da ve 7 Ocak 2020'de de yine Sabiha Gökçen'de Pegasus uçaklarının pistten çıkmış olması, bu yönde yorum yapanların gerekçeleri arasındaydı.

Bu durum, pilotları uygun olmayan hava şartlarında bir inişe zorlamış olabilir mi?

Pegasus Genel Müdürü Mehmet Tevfik Nane bu iddiayı reddediyor:

"Tüm pilotlarımız risk almamaları, risk görüyorsa pas geçmeleri, gerektiğinde yedek meydanda devam etmeleri için teşvik edilirler."

Nane, bugün yaptığı basın açıklamasında basından soru almadı. BBC Türkçe, Pegasus'a yönelttiği sorulara yanıt alamadı.

2- 'Yorgun pist' açıklaması

Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan, kazadan iki gün önce yaptığı 2019 değerlendirme toplantısında Sabiha Gökçen Havalimanı'nın durumuna dair açıklamalarda bulunmuştu.

"Sabiha Gökçen'in trafiği giderek artıyor. Ancak Sabiha Gökçen'de bir pistimiz var. Bu pistimiz çok yoruldu. Uçuşların olmadığı saatlerde, hemen hemen her gece piste bakım yapılıyor" diyen Turhan, yeni pistin açılmasının ardından eski pistin de bakıma alınacağını söylemişti.

Sosyal medyada da Sabiha Gökçen'deki pistin fiziksel açıdan iyi bir durumda olmadığına dair yorumlar yapıldı.

Sabiha Gökçen'in ikinci pistinin bu yıl sonu biteceği söyleniyor. Bu, ilk açıklanan tarihten 10 yıllık bir gecikme anlamına geliyor.

İkinci pistin yapılacağına dair haberler 2010 öncesinde yayımlanmaya başlamış ve pistin bitiş tarihi olarak 2012 yılı belirtilmişti.

VATAN
2009'da yayınlanan gazetelerde ikinci pistin 2011'de açılacağı yer alıyordu

Bakan Turhan'ın pistin yorgunluğuna dair sözleriyle neyi kast ettiğini, bunun kazaya bir etki etme ihtimalinin olup olmadığını Ulaştırma Bakanlığı'na sorduk.

Haberimizin yayına girdiği saate kadar bakanlıktan konuyla ilgili bir yanıt alamadık.

İkinci pistin neden bitirilemediği ve ikinci pistin bitmiş olması durumunda böyle bir olayın önlenmesinin mümkün olup olmadığı konusunda bakanlık ve Sabiha Gökçen Meydan Otoritesi olan Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri AŞ'ye (HEAŞ) yönelttiğimiz sorular da yanıtsız kaldı.

3- Pistin sonundaki güvenlik alanı tavsiye edilenden küçük mü?

Hava taşımacılığı güvenliğini inceleyen Aviation Safety adlı Twitter hesabı, pistin sonunda Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü'nün minimum şartlarını karşıladığı fakat tavsiye edilen büyüklükten daha kısa olduğuna yönelik bir paylaşımda bulundu.

Uydu görüntüleri incelendiğinde, piste deniz yönüne doğru inen uçaklar için pist sonunda daha geniş bir alan bırakıldığı, deniz yönünden inen uçaklar için ise daha küçük bir alan kaldığı görülüyor.

Pistin sonunda daha geniş bir alan olması durumunda uçağın tepeden aşağı, yola doğru düşmeyeceği ve böylece daha az hasara yol açacağına dair yorumlar var.

Bu iddiaları yönelttiğimiz Ulaştırma Bakanlığı ve HEAŞ'tan bir yanıt alamadık.

4- İstanbul Havalimanı nedeniyle iniş yönleri kısıtlandı mı?

Bazı yorumcular da İstanbul Havalimanı'nın açılmasından sonra, o havalimanının trafiğini etkilememek için rüzgar ters de olsa Sabiha Gökçen'e inişlerin deniz tarafından yapıldığı yorumları vardı.

Fakat flightradar24 sitesinden kaza gününün verileri incelendiğinde çok sayıda uçağın diğer taraftan iniş yaptığı görülüyor.


Bütün bu iddialar henüz bir spekülasyonun ötesine geçemiyor.

Gerçeğin ortaya çıkması ise ancak kaza raporunun açıklanması ve soruşturmanın tamamlanmasından sonra mümkün olacak.