Gazetemizi hedef alan Soylu'ya vekillerden tepki: 'Türk demokrasisine saldırıdır'

Gazetemizin, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından hedef gösterilmesiyle ilgili olarak konuşan milletvekilleri, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tarihi ile özdeş olan Cumhuriyet gazetesini suçlamak Türk demokrasisini suçlamaktır" dedi.

Zeynep Çam

Soylu'nun gazetemizi terörle ilişkilendirip hedef göstermesinin ardından İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ve CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, gazetemize desteklerini göstererek, açıklamalarda bulundular.

"Sedat Peker, Türkiye'deyken ve çeşitli insanları tehdit ederken de ciddiye almamıştık" diyen İYİ Parti'li Çıray, "Şimdi de bir organize suç örgütü başı olarak görüyoruz. Ancak ortaya attığı iddialar en azından eğer bir iftira ise iftira edilen kişilerin savcılık soruşturmasıyla ve mecliste bir araştırma yapılmasıyla aklanması gerekir. Bu iddialar ister doğru olsun, ister yalan olsun. Geçmişte devletin koruma polisi verdiği bir kişi bu iddialarda bulunuyorsa basın o iddiaları yazmak ile görevlidir. Basının görevi halkın haber alma özgürlüğünü sağlamaktır" dedi.

"CUMHURİYET GAZETESİNİN HİKAYESİ KUVAYİ MİLLİYE HİKAYESİDİR"

"Cumhuriyet gazetesinin hikayesi Kuvayi Milliye hikayesidir" ifadelerini kullanan Çıray, "Cumhuriyet gazetesinin şu anda kaptan köşkünde bulunan şahıs, Türkiye'de Atatürkçülüğün ve Kuvayı Milliyeciliğin en büyük savunucusu ve aynı zamanda milliyetçiliği vatanseverliği ile kendisinin yıllar boyunca ispat etmiş, devlette bakanlık gibi önemli görevler yapmış Sayın Alev Coşkun'dur. Dolayısıyla ne Cumhuriyet gazetesinin kurumsallığı ve çalışanlarıyla böyle bir iddia kabul edilemez. Teröristlerle ilişki kabul edilemez. Bunun hukuk önünde hesabı sorulacağını söylemiş Sayın Bakan. Cumhuriyet gazetesinin başından sonuna kadar hukuk önünde hesap veremeyecek hiçbir insan olduğuna inanmıyorum" diye konuştu.

"CUMHURİYET GAZETESİNİ SUÇLAMAK TÜRK DEMOKRASİSİNİ SUÇLAMAKTIR"

Soylu'nun söylemlerinin kin ve nefret barındırdığına dikkat çeken CHP'li Tanal, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tarihi ile özdeş olan Cumhuriyet gazetesini suçlamak Türk demokrasisini suçlamaktır, Türk hukukunu suçlamaktır. Cumhuriyet gazetesi ilk kuruluşundan bugüne kadar demokrasi, hukuk devleti, özgürlük ve liyakat dışında hiçbir şeye ödün vermemiştir" ifadelerini kullandı.

Bugüne kadar Cumhuriyet gazetesinin yazarları hep terörün kurbanı olduğunu belirten Tanal, şunları kaydetti:

"Türkiye'de terörün tek kurbanı olan gazete Cumhuriyet gazetesidir. Muammer Aksoyları, Bahriye Uçokları, Uğur Mumcuları, Ahmet Taner Kışlaları... Bu kişilerin hepsi Cumhuriyet gazetesinin yazarları idi. Şu anda gerçekten Türkiye'de terör ile mücadele deniyorsa akıllara ilk gelecek olan Cumhuriyet gazetesidir. Cumhuriyet gazetesi demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, temel hak ve özgürlüklere, eşitliklere, demokrasiye taraftır." 

Tanal son olarak, "Bu bir iftiradır. Her şey leke kaldırır, Cumhuriyet gazetesi leke kaldırmaz. Cumhuriyet gazetesi yalnız değildir, cumhuriyet gazetesinin okuru Cumhuriyet'i yalnız bırakmayacaktır" diye konuştu.

"ÇAMUR AT İZİ KALSIN POLİTİKASIYLA DEVLET BAKANLIĞI YAPILMAZ"

CHP'li Alban ise, İçişleri Bakanı olarak Soylu'nun ülkenin huzurunu sağlamak zorunda olduğunu değinerek, "Cumhuriyet gazetesi şanlı tarihiyle, tüzel kişiliğiyle, tarafsız yazıları ve yazarlarıyla köklü bir gazetedir. Doğru gördüğü gerçekleri yazmıştır her zaman. Cumhuriyet gazetesi, hiçbir terör örgütü ile bağlantısı olmayan tarafsız bir yayın kuruluşudur. Soylu, Cumhuriyet gazetesini PKK ile ilişkilendireceğine kendi etrafındakilere baksın. Onlar kimlerle ilişkililer onları ortaya çıkarsınlar. İçişleri Bakanı'nın asıl görevi budur. Çamur at izi kalsın politikası ile devletin bakanlığı yapılmaz. Cumhuriyet gazetesi yalnız değildir, sahipsiz değildir."