Rum tarafı önerileri kabul etmiyor

Kıbrıs Rum yönetimimin, Kıbrıs sorununun çözümümü amaçlayan müzakerelerde, Kıbrıs Türk tarafının 10 Eylül Perşembe günü yapılan görüşmede, ''federal yürütme'' konusunda yaptığı yeni önerileri, ''siyasal istikrarsızlık tehlikesi içerdiği'' gerekçesiyle kabul etmediği bildirildi.

cumhuriyet.com.tr

Kıbrıs Türk tarafının, müzakerelerin 2. turunun ilk görüşmesinde ''yürütme'' konusunda yaptığı yeni öneriler, Kıbrıs Rum basını ve KKTC'deki Havadis gazetesinde yayımlandı.

Buna göre Kıbrıs Türk tarafı, ''Başkan ve başkan yardımcısının olacağı bir başkanlık sistemini kabul etti ve Annan Planı'nda öngörüldüğü gibi İsviçre tipi başkanlık konseyine ilişkin önceki talebini kısmen terketti. Başkan ve başkan yardımcısının iki toplum vatandaşlarınca doğrudan seçilmesi yerine senato tarafından seçilmesini ve senato düzeyinde en az 3 tur seçim yapılması'' önerisinde bulundu.

Rum Fileleftheros gazetesi, Kıbrıs Türk tarafının müzakere masasına koyduğu ''yürütme'' ile ilgili yeni önerisinin, öncekinden farklı olmasına karşın Rum tarafınca kabul edilemeyeceğini bildirdi.

 

Türk tarafının önerileri

Türk tarafı, yürütmeyle ilgili sunduğu öneride, ortak oy pusulasıyla seçime gidilmesini önerdi. Türk tarafı, kurulacak ortak devletin başkanı ve başkan yardımcısının belirlenmesiyle ilgili, ''başkan ve başkan yardımcısını, ait oldukları toplumlar seçer'' biçimindeki klasik düşüncesini değiştirererek, 1 Türk ve 1 Rum'un yer alacağı ''ortak seçim pusulası'' önerdi.

Havadis gazetesinde yayımlanan Türk tarafının önerisine göre, ortak oy pusulasında yer alacak 1 Kıbrıslı Türk ve 1 Kıbrıslı Rum, başkan ve başkan yardımcısı adayları, seçilmek için Türk ve Rum senatörlerin yüzde 50 desteğini almaları gerekiyor.
Kıbrıs Türk tarafının yürütme konusundaki yeni önerisi şöyle:
''Seçim Yöntemi:
1. Başkanlık üyelerini (başkan ve başkan yardımcısı) senato seçecek.
2. Başkanlık üyeliğine aday olabilmek için senatör olmak şart. Böylece, başkanlık konseyi üyeleri halkın onayını da almış olacaktır.
3. Başkanlık üyeliği için bir Türk ve bir Rum aday ortak oy pusulasıyla (single ticket) seçime katılacaklardır.
4. Seçimin birinci turunda, ortak listeler arasında her iki toplumdan gelen senatörlerin ayrı ayrı yüzde 50'sinin desteğini almış olan liste seçimi kazanacaktır.
5. İlk turda hiçbir liste bu çoğunluğu elde edemezse ikinci tura geçilecektir.
6. İkinci turda yine ortak listeler yarışacak ve listelerden herhangi biri her iki toplumdan gelen senatörlerin ayrı ayrı yüzde 50'sinin desteğini alırsa, o liste seçimi kazanacaktır. İlk turun sonuçlarını değerlendiren siyasi partiler ikinci turda farklı ortak listeler oluşturabileceklerdir.
7. İkinci turda da hiçbir liste seçimi kazanamazsa, üçüncü tura, ikinci turda en yüksek oyu alan iki liste kalacaktır.
8. Üçüncü turda iki listeden herhangi biri her iki toplumdan gelen senatörlerin ayrı ayrı yüzde ellisinin desteğini alırsa seçimi kazanmış olacaktır.
10. Üçüncü turda da sonuç alınamazsa, iki yöntemden biri uygulanabilir:
a) Bakanlıkların toplumlar arasındaki paylaşımı dikkate alınarak, her bir siyasi parti senatoda sahip olduğu senatör sayısı oranında bakanlık kazanacaktır. Başkanlık üyeleri en büyük iki partinin başkanları olacaktır. Başkan ve başkan yardımcılığı bu iki partinin liderleri arasında rotasyona tabi olacaktır (her biri altı ay).
b) Her iki toplumda en çok oyu almış olan iki partinin başkanları başkanlık üyesi olarak atanacak ve hükümeti bunlar kuracaktır. Başkan ve başkan yardımcılığı bu iki partinin liderleri arasında rotasyona tabi olacaktır (her biri altı ay).
Her iki durumda da, oluşacak koalisyon bir seçim hükümeti olacak ve bir yıl sonra erken seçime gidilecektir. Bu sebeple, senatörlerin ilk dört turda bir liste üzerinde uzlaşarak erken seçim ihtimalini ortadan kaldırmak isteyecekleri düşünülebilir.
Ayrıca, her durumda bir hükümet kurulacağından, toplumlardan herhangi birinin seçimi bloke etme ihtimali de ortadan kalkmış olacaktır.
11. Başkanlık kurulu üyeleri kendi bakanlarını senato dışından atayacaklardır.''

 

Rum tarafı kabul etmiyor

Filelefheros gazetesi, ''Türk tarafının, dönüşümlü başkanlığı güvence altına alan ve başkan ve başkan yardımcısının seçilmesini senatoya havale eden'' yeni önerisinde ''boşluklar da bulunduğunu ve siyasal istikrarsızlık ve anarşi doğmasının ön koşullarını yarattığını'' ileri sürdü.

Türk tarafı, dönüşümlü başkanlık konusunda; başkanlığı 4 yıl Rum ve 2 yıl Türk temsilcinin yürütmesi yerine, ya 3 yıl Rum, 2 yıl Türk, ya da 4 yıl Rum, 3 yıl Türk olmasını öneriyor. Kıbrıs Rum tarafı bu öneriyi kabul etmiyor, ancak görüşülmesi için daha zaman bulunduğunu düşünüyor.

Kıbrıs Rum tarafı da ortak liste ve oylama felsefesini değiştirmeksizin, başkan ve başkan yardımcısının doğrudan halk tarafından seçilmesine ilişkin yeni öneri sundu. Rum önerisinin ağırlıklı oyla ilgili olduğunu yazan gazete, önceki öneride ağırlıklı oy yüzde 30 civarlarındayken, yeni öneride bu oranın yüzde 40'a yükseltildiğini bildirdi.

 

İlk turda federal görüş ayrılığı vardı

Kıbrıs müzakerelerinin ilk turunda, ''Yönetim ve Güç Paylaşımı'' başlığı altında görüşülen ''federal yürütme'', bu başlık altında ele alınan konularda, hiçbir yakınlaşma sağlanamayan tek konu oldu.

Rum tarafı burada, başkan ve başkan yardımcısının tek liste üzerinden ve ağırlıklı oyla doğrudan halk tarafından seçilmesini öngören bir başkanlık sistemi önerirken, Kıbrıs Türk tarafı ise üyelerinin senato tarafından ve tek liste üzerinden ayrı ayrı çoğunlukla seçileceği, İsviçre modelindeki gibi bir başkanlık konseyi sistemi önermişti.