RTÜK Başkanı: Haber bülteni bitince pelte gibi olup, içiniz kararıyor

(RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, "Ana haber bültenlerine bir bakıyorsunuz kaza, cinayet, kadına şiddet, çocuk istismarı, kadın cinayeti inanın haber bülteni bitince pelte gibi olup, içiniz kararıyor'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

RADYO, Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, ''Televizyondaki haberlere bakıyorsunuz 10 dakika kadar süren tek bir haberler var. Örneğin trenin altında kalıp parçalanmış bir kadın cesedi. Eviriliyor, çeviriyor aynı görüntüler ha bire veriliyor. Ana haber bültenlerine bir bakıyorsunuz kaza, cinayet, kadına şiddet, çocuk istismarı, kadın cinayeti inanın haber bülteni bitince pelte gibi olup, içiniz kararıyor'' dedi

RTÜK Başkanı Prof. Dr. İhsan Yerlikaya Kayseri'de, 'İstismar, Şiddetin Önlenmesinde İletişimin Toplumdaki Yeri' konulu toplantıya katıldı. Valilik, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) ve Emniyet Müdürlüğü'nce düzenlenen etkinliğe Vali Vekili Mehmet Emin Avcı, ERÜ rektörü Prof. Dr. Muhammet Güven, Emniyet Müdür Yardımcısı Sefa Sarıkaya ve protokol mensupları, öğretim görevlileri, iletişim fakültesi öğrencileri katıldı. Burada konuşan Prof. Dr. Yerlikaya, sözlerine kendisinin ERÜ İletişim Fakültesi'nin kurucu dekanı olduğunu hatırlatarak başladı. Bu yüzden heyecanlı olduğunu belirten Prof. Dr. Yerlikaya, "Kadın çocuk ve gençler şiddetten korunmalı. Aile, okul, üniversite ve STK'ların bu konuda yükü omuzlarındadır. Şiddetin önlenmesinde medyaya önemli görevler düşüyor. Medya haberlerde daha hassas olmalı. İstismara ve şiddete uğrayan çocukların, ailelerinin, olay yerinin ve yaşadıkları çevreden kesinlikle söz etmemelidir ama maalesef reyting kaygısıyla iş çığrından çıkıyor. Medyadaki arkadaşlarıma sürekli reytingöz olmayın diye sesleniyorum. Reytingözü, paragöz benzetmesi gibi kullanıyorum. İletişim fakültelerinde mezun olanlar tıptaki Hipokrat yemini gibi mezun olurken, etik değerlere saygılı olmaları açısından bu yemini yapmalıdır'' dedi.

''DİZİLERİN KALİTESİ İYİ, İÇERİĞİ KÖTÜ''

RTÜK Başkanı Yerlikaya, şöyle devam etti:

''Dizilerimiz çok kaliteli ve 100'e yakın ülkeye satılıyor. Biz dizilerimizin kalitesinden değil, içeriklerinden şikayetçiyiz. Çünkü bu dizler, yurt dışında bizi yani ülkemizi tanıtıyor. O açıdan çok önemli. Dizilerimizin 100 ülkeye satılmış olması yapımcılara ayrı bir hassasiyet getiriyor. Televizyondaki haberlere bir bakıyorsunuz 10 dakika kadar süren haberler var. Örneğin trenin altında kalıp parçalanmış bir kadın cesedi. Eviriliyor, çeviriliyor aynı görüntüler ha bire veriliyor. Bir haber 1 dakika bilemediniz 3 dakika olur. Ekrana baktığınızda 10 dakika süren haberde , her seferinde içiniz parçalanıyor. Tabii bunlar reyting kaygısıyla yapılıyor. Ana haber bültenlerine bir bakıyorsunuz kaza, cinayet, kadına şiddet, çocuk istismarı, kadın cinayeti inanın haber bülteni bitince pelte gibi olup, içiniz kararıyor. Avrupa'daki ülkelere bakın Hollanda'ya, Almanya'ya bakın suç oranları bizden yüksek ama oradaki haber bültenlerinde böyle görüntüler yok. Bir intihar, tecavüz olayı günlerce veriliyor ama onlar vermiyor. 2017 yılında mahkemeler kararıyla 46 adet yayın yasağı verildi. 2018'de ise, şu ana kadar sayı 35 dolayında bunun 11'i çocuklarla ilgili, 4'ü cinayet kalanı kadınlarla ilgili. ''

'SOSYAL MEDYA İLE İŞİMİZ YOK'

İnternet üzerinden yapılan radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayınlarla ilgili düzenlemeleri 2-3 ay içinde tamamlayacaklarını, sosyal medyaya ilişkin bir tasarruflarının olmadığını ve bu konuda aldığı yaratıldığını belirten RTÜK Başkanı Yerlikaya, ''İnternet üzerinden yapılan yayınlarla ilgili bildiğiniz gibi yasa Meclis'ten geçti. 6 aylık bir çalışmayı gerektirirken, yoğun çaba sonucu inşallah 2-3 ay içinde yönetmelik bitecek. Biz kesinlikle sansürcü değiliz. RTÜK yayın yapıldıktan sonra inceler ve yayıncıya mahkeme yolu açıktır. Yeni yasayla sadece internet ortamında radyo ve televizyon yayınları ile isteğe bağlı yayınların denetimi söz konusudur. Sosyal medya ile bizim bir işimiz yok. Çocuklarla ilgili yayınlara gelince onların obeziteye teşvik eden yiyecek ve içeceklerin Sağlık Bakanlığı'ndan alınan listeyle çocuk filmleri oynatan kanallarda reklam olarak yayınlanması yasaklandı. Bu tür yiyecekler kırmızı, mavi ve gri olarak 3 kategoride sınıflandırıldı. Buna göre reklamlar yayınlanacak. Çocuklarına TV'de çizgi film açıp 7 saat film seyrettiren anneler bile var'' diye konuştu.