Rıdvan Dilmen'den ilginç yorum: "G.Saray'da hımhımlık bitti"

NTV ve NTVSpor'da yayınlanan "%100 Futbol" programının yorumcusu olan Rıdvan Dilmen, Galatasaray'ın, Türk Telekom Arena'da Eskişehirspor'u 4-0 mağlup ettiği karşılaşmanın ardından tespitlerde bulundu.

İşte Dilmen'in tespitleri...

Galatasaray, maçtan önce net favoriydi. Rakibin, kadro yapısının zayıflığı ve bugüne kadar ortaya koydukları oyun ortadaydı. Hem Benfica hem de Fenerbahçe gibi iki baskılı maçın ardından bu maça çıktılar. Şahane bir maç oldu Galatasaray için.

DİNLENMELERİ GEREKİYORDU
Oyuncuların dinlenmesi gerekiyordu. Sneijder'in cezası da çok iyi bir maça denk geldi. Tek taraflı maç olmasını bekliyorduk. Öyle de geçti. İkinci yarı karşılıklı goller bekliyordum ama Galatasaray buna izin vermedi.

BENFICA, FİNAL MAÇI
Hamza Hamzaoğlu için zorlu periyot yine başlayacak. Salı akşamı final gibi maça, Benfica deplasmanına gidecek. O yüzden bu maçta rotasyona gitmesi çok doğruydu. Maç da tam istediği gitti. Oyun içinde de skorun da verdiği etkiyle rotasyona devam etti. Benfica deplasmanı çok zorlu geçecek.

İKİNCİ YARI FORMALİTE
İkinci yarıyla ilgili çok fazla konuşacak bir şey yok. Galatasaray, müsaade ettiği sürece Eskişehirspor pozisyona girdi. İkinci yarıdaki oyunu Eskişehirspor ve İsmail Kartal'ı yanıltmasın. O pozisyonlara, skor 3-0 olmasaydı giremezlerdi.

TRABZON MAÇI KIRILMA MAÇIYDI
34 haftalık periyotlarda takımlar 4,5 tane kırılma maçı oynarlar. Trabzonspor deplasmanında kötü bir oyun vardı ev Trabzonspor'un 5 puan farkı vardı. Kaybetselerdi Trabzonspor ile 8 puan fark olacaktı.

HIMHIMLIK BİTTİ G.SARAY'DA
Sadece Trabzonspor galibiyeti yetmezdi Hamza Hamzaoğlu'na. Üst üste maçlar kazandı, Benfica'yı yendi, Fenerbahçe deplasmanında kaybetmedi... Sezon başındaki hımhımlık kalmadı Galatasaray'da...

FAIR PLAY'İ 0-0'KEN YAPMALARI LAZIM
Galatasaray, azıcık sıktı 3-0 yaptı. Galatasaray, rotasyona rağmen ev sahibi avantajını kullanarak sahadan galip ayrıldı. Oynamayan oyuncuların da morallenmesi gerekiyordu. Fair Play'i severim ama 3-0'ken yapılınca sevmiyorum. 0-0 olunca yapmayacaklarını biliyoruz. Nankörlük yapmayalım tabii bunları söylerken...

PODOLSKI'DE LÖW ETKİSİ
Joachim Löw, İsmail Kartal'ın da iyi arkadaşıdır. Muhtemelen maçtan sonra görüşeceklerdir. Podolski de Löw'ün gelişiyle biraz daha canlı oynamaya çalıştı. Yarın da büyük ihtimalle Gomez'i izleyecektir.

POZİSYON PENALTI DEĞİL
Selçuk İnan'ın pozisyonu penaltı değil. Penaltıyı yaptıran oyuncu, müdahale etmekten vazgeçmişti zaten. Hakemlerimiz, kötü demiyorum artık, rezalet ötesi...

G.SARAY'IN ÖZELLİĞİ
Her takımın bir özelliği var. Galatasaray hücum takımı. Galatasaray, her iki yarının 15'er, 20'şer dakikalık bölümünde hep hücum yapan baskı yapan taraf ama o sürenin sonrasında geride kalınca pozisyonlar da veriyorlar.

HAKARET OLMADIKÇA ELEŞTİRİ OLUR
Hamza Hoca'ya eleştiriler 1., 2. haftalarda başlamıştı. Tabii ki hakaret olmadığı sürece eleştiri olacaktır ama takım ardından toparlandı. Oyuncular sorumluluk almaya başladı. Geçen hafta derbide kaybetseler demoralize olacaklardı. Bu maça da rotasyon yapmazlardı.

CITY, DENAYER'İ BIRAKMAZ
Jem Paul iyi oynadı. Pas alışverişleri iyiydi. Kısa alanda oynanan oyunda özellikle iyi göründü. Canlı bir oyuncu. Manchester City, Denayer'i kiralık bırakmaz. Çok iyi oyuncu. Semih, bu senenin başında biraz sallandı, biraz geriye doğru düştü ve formayı Hakan'a kaybetti. Hamza Hoca'nın yerinde olsam, "Eyvah bugün Hakan yok" demem. Semih var çünkü.