Rıdvan Dilmen: “Olimpiyatlar için bahanemiz kalmadı”
Olimpiyatlar konusunda Türkiye’nin herhangi bir altyapı sorunu olmadığını söyleyen Futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen, “Olimpiyatlarda uluslararası anlamda yeterli başarıyı elde edemedik. Tesisleşmemiz büyüdü, bahanemiz kalmadı” dedi.
İHAOlimpiyatlar konusunda Türkiye’nin herhangi bir altyapı sorunu olmadığını söyleyen Futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen, “Olimpiyatlarda uluslararası anlamda yeterli başarıyı elde edemedik. Tesisleşmemiz büyüdü, bahanemiz kalmadı” dedi.
Eski Fenerbahçeli oyuncu ve futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen, Bahçeşehir Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘Spor Aracılığıyla Çeşitlilik ve Kapsayıcılık’ isimli zoom toplantısına katıldı. Online toplantıya Dilmen’in yanı sıra, Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü Sosyal Gelişim Programı Direktörü Mr. Alex Mejia, İspanyol Olimpiyat Komitesi Pazarlama ve Sürdürülebilirlik Direktörü Mr. Manuel Parga, Uluslararası Spor Güvenliği Merkezi İcra Kurulu Başkanı Mr. Massimiliano Montanari, Bahçeşehir Koleji ve Uğur Okulları İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, BAU Global Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Köse ve Türkiye Tenis Federasyonu Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Gülberk Gültekin Salman katıldı. Sporda dünya barışının önemine vurgu yapıldığı programda, Rıdvan Dilmen, Türkiye’nin spora bakış açısını değerlendirerek önemli açıklamalarda bulundu.
RIDVAN DİLMEN: “ÜLKE OLARAK HERHANGİ BİR BAHANEMİZ KALMADI”
Dünyada özellikle son 18 yıldır olağanüstü tesisleşme olduğunun altını çizen Dilmen, “Tabii ki biz uluslararası anlamda, Cumhuriyet dönemine geçtikten sonra hali hazırda aslında yeterli bir başarıyı elde edemedik. Ben futbolculuk yıllarımda hep özenirdim. Almanya’ya, Fransa’ya İspanya’ya gittiğimde vs. Şimdi baktığımızda Türkiye’de hemen hemen bütün yerlerde, sportif anlamda olağanüstü tesisleşme oldu. Özellikle statlarımız, salonlarımız, yüzme havuzlarımız gibi. Yani bizim ülke olarak bahanemiz kalmadı. Karşılığını alamamamıza rağmen devletimiz, sportif anlamda büyük yatırımlar yaptı. Burada bizim gençlerimize en önemlisi de eğitmenlerimize büyük görev düşüyor. Bahçeşehir Üniversitesi’nin bu misyonu, çok önemli bir misyondur. Umarım 2021’de düzenlenecek Avrupa Futbol Şampiyonası iyi bir sınav olur. 2022 FIFA Dünya Kupası da iyi bir sınav olur. Spor barışın öncüsü olmalı. En önemli konunun eğitim olduğunu düşünüyorum. Öte yandan, din konusu da çok önemli. Hepimizin dini kutsaldır, saygı duymalıyız. Statlarımızda mescit, kilise ve sinagoglarımız var. Hiçbir dini ayırt etmeden barış içerisinde yaşamamız lazım” şeklinde konuştu.
Uluslararası anlamda sporda birçok ırkçılığın olduğunu ifade eden Rıdvan Dilmen, şunları söyledi; “Türkiye’de gurur duyabileceğimiz en önemli konulardan bir tanesi, ırkçılığın olmamasıdır. Bazı toplumlarda bu var, inşallah onlarda bunu yener. Türkiye’de sportif anlamda hiçbir ırkçılık olayıyla biz karşılaşmadık. Belki küçük örnekler olabilir. İki kez Yunanistan’a karşı oynama fırsatı buldum 2 maçta da formalarımızı değiştirdik. Euroleague’te de Efes, Fenerbahçe, Olympiakos, Panathinaikos gibi takımlar maçlar yapacaklar. Spor, barış içindir. Ben cezadan yana bir insan değilim. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün sporcu sözü ‘Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’ bu kültürde büyümeye çalışıyoruz.”
“Spor, birlikte yaşama kültürünü, farklılıklara saygı duymayı bizlere en çok öğreten alanlardan biri”
Toplantının konuşmacılarından biri de, Bahçeşehir Koleji & Uğur Okulları İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel’di. Yücel, sporda çeşitliliğin olduğunu, ama bu çeşitliliğe ilginin olmadığını söyledi. Yücel, “Birçok spor dalı var. Ancak bazen sanki futboldan başka hiçbir şey yokmuş gibi bakılıyor. Burada da özellikle ne olursa, kadın ve engelli sporculara oluyor. Sponsor bulmakta zorlanıyorlar. Medyada yer bulamıyorlar. Maçlarına çok az seyirci gidip, slogan atıp, destek oluyor... Sanmıyorum ki bu sadece ülkemizde böyle olsun. Dünyanın pek çok yerinde durum maalesef böyle...” dedi.
Geçtiğimiz dönem Beşiktaş’ta Asbaşkanlık görevi yürüten ve Bahçeşehir Koleji Basketbol Takımı’nın da kurucusu olarak spor dünyasında yöneticilik yapan Hüseyin Yücel, “Örneğin, iki ülke, birbirine ambargolar koyuyor, çatıştılar, çatışacaklar deniliyor. Ama bir gün bir bakıyorsunuz, aynı iki ülkenin milli takımları çıkmış sahada maç yapıyor. İşte bu, sporun öğretici, iyileştirici, birleştirici yanı. Spor, tıpkı sanat gibi, birlikte yaşama kültürünü, farklılıklara saygı duymayı bizlere en çok öğreten alanlardan biri” diyerek de sporun, öğretici ve birleştirici gücüne de dikkat çekti.