Referandum'da süre kısaldı
Anayasa değişikliklerinin halk oylamasına sunulma süresini 120 günden 60 güne indiren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
cumhuriyet.com.trAnayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkındaki Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'a göre, Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulmasında öngörülen süre, 120 günden 60 güne inecek. Yurt dışında yaşayan yurttaşların halk oylamasında oy kullanacakları süre ise 40 günden 20 güne çekilecek.
Genel Kurul'da gerginlik
TBMM Genel Kurulu'nda, referandum süresini 120 günden, 60 güne indiren yasa teklifinin görüşmeleri sırasında milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Devlet Bakanı Egemen Bağış ile CHP'li milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Bağış, "Gelin beraber uzlaşalım. Gelin Türkiye'ye yakışır Anayasa'yı beraber yapalım. Ben Sayın Baykal'a Konya'da Şebi Aruz töreninde dedim ki, 'Siz bir Anayasa hazırlayın sizin taslağınız üzerinden yapalım, Sayın Baykal bana hala cevap veremedi. Bana cevap veremeyen Sayın Baykal tarihe nasıl cevap verecek. Onu merak ediyorum. Bir Anayasa değişikliğine ihtiyaç duyduğumuz ortadadır" dedi.
Bağış, CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek'in, "Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, Anayasa değişikliği ile ilgili görüşlerine katılıp katılmadığına" ilişkin sorusuna yanıt verirken kısa süreli bakan ve CHP'li milletvekilleri arasında sözlü tartışma yaşandı.
Bağış, Türkiye'nin bugün bir darbe ruhu içeren Anayasa ile yönetilmesinin doğru olmadığını söyleyenlerin olduğunu, ama bunu bu dönem değil, "gelecek dönem Meclis yapsın" diyen muhalefet partilerini eleştirdi.
Bağış, muhalefet partilerinin "AKP Yargıyı siyasallaştırmak istiyor" şeklindeki sözlerini sert dille eleştirdi. Bağış şöyle dedi:
"Siz bize ve kendinize güvenmiyor olabilirsiniz, ama biz milletin verdiği yetkiye güveniyoruz. Biz Türkiye'de bağımsız olduğu kadar tarafsız olduğundan da endişe etmeyeceğimiz bir yargı için sizlerle işbirliği yapmaya hazırız. Yargının yetkilerini daraltmak gibi bir niyetimiz yoktur. Tam aksine bütün vatandaşlarımızın güvenebileceği, artık vicdanla cüzdan arasında sıkışıp sıkışmadığı tartışılmayan bir yargı için hep beraber çalışmamız gerektiğini düşünüyoruz."
Bağış, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, Anayasa değişiklikleri ile ilgili sözlerine vurgu yaparak, "Sayın Anayasa Mahkemesi Başkanımız, Türkiye'nin Anayasası'nın değişmesi gerektiğini vurguluyor. Sayın Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın söyledikleri arasında; Ülkenin ciddi Anayasa reformuna ihtiyacı yok mu, var. Türkiye bir hukuk ve demokrasi devleti olma hedefine er geç varacaktır. Avrupa'nın zamanında yaşadığı rönesans ve reformu şimdi biz yaşıyoruz, tabii bedeller ödüyoruz" dedi.
Sayın Baykal tarihe nasıl hesap verecek
Kılıç'ın, "Artık siyasetin kendi içinde samimiyetle sorunları çözmeyi ve Türkiye için bir şeyler yapmayı öğrenmesi lazım" şeklindeki sözlerini anımsatan Bağış şöyle dedi:
"Bu mesaj bana olduğu kadar sizedir. Anayasa Mahkemesi Başkanımız AHİM'de Türkiye'yi rahatlatacak bireysel başvuru hakkının önünün açılmasıyla ilgili adım atılmalı demiş. Kapatma dedikodusu sadece demokrasiye ve ekonomiye zarar verir demiş. İşinize gelen yeri okumayın. 'Böyle bir uzlaşma ortamı var mı' sorusunu ben size soruyorum. Gelin beraber uzlaşalım. Gelin Türkiye'ye yakışır Anayasa'yı beraber yapalım. Ben Sayın Baykal'a Konya'da Şebi Aruz töreninde dedim ki, 'Siz bir Anayasa hazırlayın sizin taslağınız üzerinden yapalım, Sayın Baykal bana hala cevap veremedi. Bana cevap veremeyen Sayın Baykal tarihe nasıl cevap verecek. Onu merak ediyorum. Bir Anayasa değişikliğine ihtiyaç duyduğumuz ortadadır."
Bağış'ın Baykal ile ilgili sözleri CHP'ilerin tepki göstermesine neden oldu. CHP'li milletvekilleri ile Bağış arasında kısa bir gerginlik yaşandı. Ardından Bağış konuşmasını sürdürdü.
Bağış, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa Alevi vatandaşlarımızla aynı sofrayı paylaşan bir Başbakanımız olmasından onur duyuyorum. Atatürk'ten bu yana ilk defa bir Cemevine giden Cumhurbaşkanı'na oy vermiş olmaktan onur duyuyorum. Alevi vatandaşlarımızı yıllardır istismar edenlerin, bugün burada onlara destek olmaya çalışan, onlara kulak vermeye onlarla empati kurmaya çalışan iktidara Alevi vatandaşlarımızın üzerinden istismar yapmalarını son derece ayıplıyorum" dedi.
Bağış, referandum ile ilgili görüşlerini de şöyle açıkladı:
"Biz Türkiye'ye güveniyoruz, siz de güvenin. Türkiye, rahmetli Menderes'in başvuru yapmasından tam 47 yıl sonra AB'yi bize tarih vermeye mecbur bıraktı. Biz Türkiye olarak üzerimize düşeni yaparsak AB üyesi bir iki ülkenin itirazı olmasına rağmen diğer ülkeler mutlaka ikna edeceklerdir. Bugün AB kendi ekonomi krizini, enerji krizini, yabancı göçle mücadele, uyuşturucuyla mücadele sürecini Türkiye'nin katkısı olmadan bir noktaya getiremeyecektir."
Anayasa Mahkemesi'nin yapısı 'vesayete' imkan tanıyor
AKP Ankara milletvekili ve Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya yaptığı konuşmada, 82 Anayasasının "protez" bir Anayasa olduğunu, mutlaka değiştirilmesini savundu. CHP'nin dile getirdiği AKP'nin, Anayasa değişikliği yapamayacağına ilişkin görüşlerini eleştiren İyimaya, "Bu şehir hurafesidir. Kelime ve cümlenin en hafif anlamıyla saygısızlıktır. 12 Eylül'de siyasi partileri kapatan felsefe ile şu anda AKP'yi odak tespitine mahkum edip, Anayasa değiştiremeyeceğini savunan felsefe aynıdır" dedi.
Anayasa yapma yetkisinin partilerde değil milletvekillerinde olduğunu hatırlatan İyimaya, Anayasa Mahkemesi'nin yapısının "vesayet"e imkan tanıdığını, HSYK'nin da Danıştay ve Yargıtay Temsilcileri Yüksek Kurulu olduğunu savundu. Yargıyı en fazla bozan faktörün "koruyucu misyon" olduğunu vurgulayan İyimaya şöyle devam etti:
"Zor zamanlarda yargının gerçek,demokratik tavrı ortaya çıkar. Bu kararda referans hukuka dayanıyorsa orada yargı bağımsızdır. 367 kararı alınırken referans hukuk muydu?Hayır.Referans ideoloji,vesayet iradesi,iktidar kullanma olursa yargı bağımsızlığı yara alır.Reform kaçınılmazdır. Dünya değiştirerek dönüyor.Bunun dışına çıkamayız. Zamanın gereklerini yerine getiremeyenler,tarih denilen zamana göçmek zorunda kalırlar."
Teklifin ana hükmü kabul edildi
Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulması için öngörülen süreyi 120 günden 60 güne indiren kanun teklifinin birinci maddesi kabul edildi. Kabul edilen maddeye göre, Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulması öngörülen süre, 120 günden 60 güne inecek. Yurt dışında yaşayan yurttaşların halk oylamasında oy kullanacakları süre ise 40 günden 20 güne çekildi.
Madde üzerinde BDP grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, TBMM'nin ''12 Eylül darbe anayasası'' yüzünden adeta devre dışı olduğunu öne sürdü. Yeni anayasa ihtiyacına işaret eden Uras, ''Bu Meclisin mevcut anayasaya bağlılık yemini ettiği gerekçesiyle 12 Eylül anayasasını değiştiremeyeceği görüşü tamamen mugalatadır'' dedi. ''12 Eylül darbe anayasasından kurtulunmalıdır'' diyen Uras, uzlaşma sağlamadığı için yeni anayasa yapılamadığını, bu nedenle kısmi değişikliklerin kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Uras, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolunun açılması, askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmesi, YAŞ kararlarına yargı yolu açılması, siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması, anayasal yurttaşlık tanımının yeniden yapılması, yüzde 10 seçim barajının indirilmesi konularında değişiklik yapılmasını önerdi.
MHP Grubu adına konuşan Mersin milletvekili Behiç Çelik, yeni bir toplum sözleşmesine ihtiyaç olduğunu, ancak ''sicili bozuk olanların ve gerilimi tırmandıran zihniyetin bu değişikliği yapamayacağını'' öne sürdü. Çelik, ''Anayasa değişikliği yıpranmış bir iktidarın yapacağı bir iş değil. Bu, 24. döneme bırakılmalıdır'' dedi. Tepkiyle anayasa değişikliğine gitmenin milletin hayrına olmadığını ifade eden Çelik, ''Anayasa değişikliği için uzlaşma şarttır. Böyle bir ortam var mı? Anayasa değişikliğini bu iktidarın yapması mümkün değildir'' diye konuştu.
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da iktidarın HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirecek düzenlemelerin yanına ''toplumun hoşuna gidecek havuçları'' koyarak ''torba referanduma'' gideceğini iddia etti. Referandumunun istisnai bir kurum olduğunu belirten Kart, ''çoğunluk istiyor'' diye azınlığın temel hak ve ögürlüklerinin referandum yoluyla kısıtlanamayacağını dile getirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, parti kapatmalarında TBMM'nin onayının alınması gerektiğini belirttiğini ifade eden Kart, ''Partileri diğer partiler kapatmaz, kapatamaz. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin CHP'yi, CHP'nin de Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kapatması... Böyle bir şey düşünülebilir mi?'' dedi.
Şahsı adına konuşan AKP Giresun Milletvekili Hasan Sönmez, ''torba referandum'' tabirini yadırgadığını belirterek, bunu ''talihsiz bir açıklama olarak'' nitelendirdi. Sönmez, ne düşündüğünü halka sormanın yadırganacak bir şey olmadığını söyledi.
Madde üzerinde milletvekillerinin sorularına yanıt veren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, yurt dışında yaşayan vatandaşların büyük bölümünün Almanya'da yaşadığına dikkati çekti. Alman makamlarının orada yaşayan vatandaşların mektup yoluyla oy kullanmasını önerdiğini ifade eden Bağış, bunun, Türkiye'nin mevcut anayasasına aykırı olduğunu vurguladı.
Yurt dışındaki yurttaşların oy kullanabilmesinin en büyük arzuları olduğunu dile getiren Bağış, ''Burada el ele verip, anayasayı değiştirerek mektupla oy kullanmayı sağlamamız lazım'' dedi.
Parti kapatma konusunda Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın bugün bir gazetede yer alan açıklamasından alıntılar yapan Bağış, ''Parti kapatma için Meclisin onayının alınması bir alternatif olabilir. Ama bunları burada sizlerle birlikte değerlendireceğiz'' dedi.
Uzlaşma için çaba gösterdiklerini ancak ''istemezük'' tavrıyla karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Bağış, ''O zaman da milletin vekillerine değil kendisine gideriz düşüncesine geliyoruz. Halbuki milleti bu kadar yormadan, burada kendi aramızda bu işi halledebiliriz. Aklın yolu bir'' diye konuştu.
Bağış, bugüne kadar AB ile müzakereye başlayıp bitiremeyen ülkenin olmadığına işaret ederek, ''Türkiye'nin bu konuda yaşadığı sorunları aşacağından hiç şüphe duymuyorum'' dedi.
Genel Kurulda, teklifin yürürlük maddeleri görüşülüyor.