Prof. Dr. Barış Doster ABD'deki gelişmeleri değerlendirdi
ABD'de Kongre Binası'nın basılmasıyla birlikte yaşanan kargaşayı Cumhuriyet Gazetesi yazarı Prof. Dr. Barış Doster değerlendirdi. Doster, "Yıllardır hegemonyası aşınan, rakip ve hasımlarının yükselişini engelleyemeyen ABD’de toplumsal, siyasal, kültürel, sınıfsal kutuplaşmanın ne denli büyük olduğu görüldü" dedi.
cumhuriyet.com.trABD’de, Joe Biden’ın başkanlık koltuğuna oturmasına iki hafta kala, büyük kargaşa çıktı. Hem de ne kargaşa… Ülke tarihinde görülmemiş olaylar yaşandı. Donald Trump destekçileri, Trump’ın yaptığı miting sonrası, Kongre Binası'nı bastı. Polisle çatıştı. Dört kişinin yaşamını yitirdiği gösterilerde, iç savaşta köleliği savunanları simgeleyen Konfederasyon bayrağı taşındı.
Ku Klux Klan örgütünü çağrıştıran büyük bir haç, bahçeye dikildi. Cam – çerçeve kırıldı. Büyük salon işgal edildi. Başkan Yardımcısı Mike Pence, güvenlik gerekçesiyle salondan çıkarıldı.
Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin odası basıldı. Bilgisayarı açıldı. Elektronik posta hesabına girildi. Yazışmaları paylaşıldı. Başkentte sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
PEKİ, BUNDAN SONRA NE OLACAK? BİRLİKTE TARTIŞALIM…
Birincisi, yıllardır hegemonyası aşınan, rakip ve hasımlarının yükselişini engelleyemeyen ABD’de toplumsal, siyasal, kültürel, sınıfsal kutuplaşmanın ne denli büyük olduğu görüldü. Halkın ne kadar gergin, ülkedeki fay hatlarının ne kadar çok, çeşitli ve derin olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bundan sonra ABD’nin işi daha da zor.
İkincisi, Trump; büyük kumar oynadı. Kaybetti. Hem parti yöneticilerinin desteği daha da azaldı hem taraftarları nezdinde itibarı büyük yara aldı. 2024 yılında partisinin başkan adayı olmak istiyordu. Artık imkânsız. 20 Ocak tarihine kadar, azil söz konusu olmaz ama ABD müesses nizamı, Trump’ın üzerini kesinlikle çizdi.
Üçüncüsü, zaten düşük profilli bir siyasetçi olan Joe Biden’in, başkan olduktan sonra işi, sanılandan daha zor olacak. Toplumdaki kutuplaşmayı durdurması, yaraları sarması, bütünlüğü tesis etmesi kısa vadede hayli güç.
ABD’NİN TOPARLANMASI KISA VADEDE ZOR
Dördüncüsü, ABD’de başkanlık seçimlerinde uygulanan sistemin karmaşıklığı, seçmenlerin oyundan çok delegelerin oyuna dayalı seçim sistemi, zaten işin uzmanları tarafından yıllardır eleştiriliyordu. Bu tartışma, bundan sonra daha fazla yapılacak.
Beşincisi, Trump’ın hırslı, hınçlı, hırçın tavrı; gerçeklerden kopuk çıkışları; yenilgiyi kabul edecek olgunluktan yoksun karakteri; ahlaki değerlerindeki zayıflık; siyasal anlamda ilkeli davranmaktan, tutarlı olmaktan uzak yapısı; anayasa ve yasalara saygı duymayan sorunlu kişiliği biliniyordu. Ama böyle bir çılgınlık yapabileceğini kimse beklemiyordu.
Altıncısı, ABD’de yaşananlar, sadece bu ülke için değil, dünya için de derslerle dolu. Anayasanın, yasaların, kurumsal yapının, demokratik değerlerin, hukuka saygının, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığının, siyasal kültürün ve değerlerin ne kadar önemli olduğu bir kez daha görüldü.
Sözün özü, 20. yüzyılda, sadece Latin Amerika’da desteklediği darbelerin ve darbe girişimlerinin sayısı bini bulan emperyalist ABD’nin yaşadıkları, bu ülkenin zayıfladığının kanıtı. Sorunlarını kısa sürede çözmesi de olanaksız.