Polisin kör eden alışkanlığı

Bilirkişi raporunda Burak Ünveren’in gözünü yitirmesine neden olan iki polisten birinin gaz kapsüllerini hedef alarak ateşlemeyi alışkanlık haline getirdiği belirtildi.

Canan Coşkun/Cumhuriyet

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tüm Gezi dosyalarını elinden aldığı bilirkişilik makamı Ulusal Kriminal Büro’nun raporu, Gezi Direnişindeki polis şiddetini bir kez daha gözler önüne serdi. Yıldız Teknik Üniversitesi araştırma görevlisi Burak Ünveren’i biber gazı kapsülüyle vurarak gözünü yitirmesine neden olduğu öne sürülen iki polisten birinin gaz kapsüllerini yere paralel bir şekilde, insanları hedef alarak ateşlediği belirtildi.

Ulusal Kriminal Büro’nun raporunda, Ünveren’in 1 Haziran 2013 günü Beşiktaş’taki olaylar sırasında yaralandığı belirtilerek olaylar sırasında “nişan alarak paralel sıkma alışkanlığında bir memur” olarak tanımlanan bir polisin ZET ile gaz kapsülü attığı belirtildi. Atışı yapan ZET’çi polis ise yaklaşık 180 cm boylarında, atletik yapılı ve saçları alın kısmından her iki yana oldukça seyrekleşmiş olarak tasvir edildi. Raporda, şahit ifadeleri ve mağdur beyanına göre ifade edildiğinde, olayı yapan ZET’çi polis memurunun Alkım Kitabevi önünde bekleşen ZET’çilerden kasksız olan, yere paralel sıkan memur olduğunun değerlendirilebileceğine işaret edildi. Konuşlandıkları Alkım Kitabevi önünde kamera kadrajına girdiği kadarıyla sadece 2 ZET polisinin atış yaptığı kaydedildi.

 

Soruşturmalar kapatılacak mı?

Gezi Direnişi’ndeki polis şiddetine ilişkin soruşturmayı yürüten Memur Suçları Bürosu, direniş dönemine ilişkin bilirkişi raporu düzenlenmesi için Ulusal Kriminal Büro’ya gönderilen tüm dosyaları gerekçesiz bir şekilde geri aldı.

Büronun hazırladığı birçok rapor, emniyetin başta Berkin Elvan olmak üzere soruşturmaları ciddiye almadığını ortaya koymuştu. Savcılığın son hamlesiyle de soruşturmaların üstünün kapatılmak istendiği kuşkusu akıllara geldi.